681 MİLYON TL KARŞILIKSIZ

Nisan ve Mayıs ayını kapsayan iki aylık süreçte bankalarda binlerce çek ödenemediği için iade edildi.  Bankalara giden 203 bin 92 adet çekten 34 bin 896'sı, yani para miktarı olarak 3 Milyar TL’nin 681 Milyon TL’si ödenemedi, karşılıksız çıktı.

Fehime ALASYA

Salgının ekonomiye etkileri bankalardaki karşılıksız çekler ve ötelenen kredilere de yansıdı.

Hükümetin ekonomi paketinde vatandaşı rahatlatacak bazı banka uygulamalarının piyasaya olumlu yansımasına karşın bankalarda binlerce çek ödenemediği için iade edildi. Nisan ve Mayıs ayını kapsayan iki aylık süreçte bankalara giden 203 bin 92 adet çekten 34 bin 896 adeti iade edildi. Bunun para miktarı olarak karşılığında 3 Milyar TL’lik çeklerin 681 Milyon TL’sinin ödenemediği kayıtlara geçti.

Vatandaşın, mevcut kredilerinin çok büyük bölümünde ‘ötelemeye’ gittiğini ifade eden banka yöneticileri, yeni kredi taleplerine de az miktarda başvuru olduğunu belirtti. Piyasadaki ekonomik daralmasıyla vatandaşın mevcut kredisini ödeyemeyecek duruma geldiğini belirten banka yetkilileri, kredi ötelemenin bir nebze de olsa piyasayı rahatlattığını savundu.

203 bin 92 adet çekin 34 bin 896’sı ödenmedi

Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği kayıtlarına yansıyan verilerde 30 Mart ile 27 Mayıs tarihine dek, tüm para cinslerinden, takasa giden toplam 203 bin 92 adet çek oldu.  Bu rakam içinden ödenmeyen çek sayısı ise 34 bin 896 adet.  Takasa giden toplam 203 bin 92 adet çekin %18’i ödenmedi.

Ödenmeyen 34 bin 896 adet çekin para miktarı karşılığı ise 681 Milyon TL olarak banka sektöründeki verilere yansıdı.

Söz konusu 681 Milyon TL içinde yabancılaştırılmış çek cinslerinin de TL’ye çevrilen karşılığı yer buldu.

203 bin 92 adet çekin miktarı ise 3 Milyar TL civarında hesaplandı. 3 Milyar TL’nin 681 Milyon TL’sini kapsayan ve ödenmeyen 34 bin 896 adet çek iade edildi.

Salgın sonrası iki aylık devrede takasa giden çeklerin 5’te 1’i ödenmedi. Süreç içinde yapılan kredi destekleri ve bazı fonlardan çıkan ödemelerle iade edilen bazı çeklerin ödenmeye başladığı da belirtildi.

 

ÇEKLERDEKİ İADE ORANLARI 8 KAT ARTTI: Geçen yıl bu dönemlerdeki iade oranları %1,5’in altında iken geride bıraktığımız 3 aylık dönemde ortalama iade oranının yaklaşık 8 kat artarak %17 seviyesine çıktı.

Yazılan her 100 adet çekin 13 adedinin karşılıksız çıktığı, yine yazılan her 100 liralık çekin 17 liralık kısmının karşılıksız çıktığı görüldü.

Geçen yıldan bu yıla çeklerdeki iade oranları 8 kat arttı

KKTC Bankalar arası Çek Takas Odası 16-27 Mart tarihleri arasında kapalı kalmasının ardından açıldığı ilk gün ağırlıklı iç ticarette kullanılan TL çeklerdeki iade oranı %37.28 oldu.

Sonraki günlerde ise, özellikle tekrardan işletmelerin açıldığı tarihten sonra iade oranları azalmaya başladığı belirtildi. %37.28’lerde seyreden iade oranı, şu anda %2.87’ye kadar geriledi.

Yine 27 Mart – 30 Haziran arasında Takas Odasının çalıştığı 65 günden 33 güne ait sonuçlara örnekleme olarak Türk Lirası ve Yabancı Para düzenlenen tüm çekler için bakıldığında; yazılan her 100 adet çekin 13 adedinin karşılıksız çıktığı, yine yazılan her 100 liralık çekin 17 liralık kısmının karşılıksız çıktığı görüldü.

Geçen yıl bu dönemlerdeki iade oranlarının %1,5’in altında iken geride bıraktığımız 3 aylık dönemde ortalama iade oranının yaklaşık 8 kat artarak %17 seviyesine çıktı.

Söz konusu iade oranlarına bakarak genel bir değerlendirme yapmanın yanlış olacağına dikkat çeken Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Olgun Önal, işletmelerin önemli bir kısmının tekrardan faaliyet göstermeye başladıktan sonra ödemelerini yapmaya başladıklarının gözlemlendiğini ifade etti.

 

KARTLI ÖDEME HACMİ %37 KÜÇÜLDÜ: Mayıs 2019’a göre Mayıs 2020 aylık kartlı ödeme hacmi 1.12 Milyar TL’den 705 Milyon TL’ye geriledi. Bu kullanımın sektörlerdeki azalış oranlarına göre dağılımında oteller başı çekti. Kartlı satışların arttığı sektörlerde Vergi Ödemeleri ilk sırada yer aldı.

 

 

Kredi kartı kullanımı otel sektöründe düştü, vergi ödemeleri arttı

Bankalar Birliği verilerine yansıyan rakamlarda dikkat çeken bir diğer ayrıntı da kredi kartı kullanımının azaldığı oldu.

Mayıs 2019’a göre Mayıs 2020 aylık kartlı ödeme hacmi 1.12 Milyar TL’den bu rakam %37 küçülerek 705 Milyon TL’ye geriledi.

Bu kullanımın sektörlerdeki kart kullanımının azalış oranlarına göre ise oteller başı çekti. Buna göre; Oteller %99, Seyahat Acenteleri %87, Kuyumcular %94, Restoranlar %70, Benzin İstasyonları %42, Giyim %4, Mobilya %24, Beyaz Eşya Elektronik %33.

Kartlı satışların arttığı sektörler ise; Marketler %14, Mobil Telefon Telekomünikasyon %20, Yapı Malzemeleri %37, Vergi Ödemeleri %146 oldu.

1.5 Milyar TL’lik destek kredisinin 250 Milyon’u kullandırıldı

Destek paketleri ile duyurulan 1.5 Milyar TL’lik faiz destekli kredilerden ise bu güne kadar kullandırılan kredi miktarının 250 Milyon TL civarında olduğu öğrenildi.

 


Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Olgun Önal:

“Çeklerdeki iade oranı yaklaşık 8 kat artarak %17 seviyesine çıktı”

Mevcut kredi ödemelerinde gecikme yaşayan vatandaşlar için de çeşitli kolaylıklar sağlandığını anlatan Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Olgun Önal, “Bildiğiniz üzere, taksit ve faizler için sağlanan 3 aylık erteleme ve öteleme Haziran sonunda sona erdi. Müşterilerimiz kredi faiz ve taksit ödemelerine başladılar. Yaşanan durum nedeniyle gelir kaybı yaşayan ve ödemelerini yapmakta zorlanacak olan müşterilerimiz için Covid 19 Yapılandırma Yaklaşımını yürürlüğe koyduk. Bu yaklaşım ile ihtiyaç duyulan yapılandırma taleplerini değerlendirebiliyoruz.” dedi.

Bu süreci değerlendiren Önal, şöyle devam etti: “Bankalarımız ilk günden başlayarak gecikmeden müşterilerini rahatlatacak önlemleri proaktif bir şekilde uygulamaya koydular. Aldıkları önlemlerin içerikleri, bu önlemlerin uygulamaya konulma zamanı ve tüm bankalarımızın katılımı ile uygulanması açılarından bakıldığında birçok ülkenin bankacılık sisteminin aldığı önlemlerden daha etkili ve hızlı olduklarını rahatlıkla söyleyebiliriz. Uygulamalarımız müşterilerimizin de önemli ölçüde desteğini ve beğenisini aldı, yoğun şekilde faydalanıldı. Uygulamalarımızı hayata geçirirken başta Merkez Bankamız olmak üzere kamu yönetimimiz, Ticaret Odamız, Sanayi Odamız gibi mesleki örgütlerimiz ve müşterilerimizin fikirlerini alarak, onların ihtiyaçlarını gözeterek oluşturmaya özellikle gayret ettik. İlk dönemlerde yürürlüğe koyduğumuz uygulamalar, mevcut likiditelerini kendi ve şirket ihtiyaçları için kullanmalarını sağlamaya yönelikti. Sonraki dönemlerde ise ihtiyaçları için onlara ilave likidite sağlamaya ve mevcut kredi ödemelerinde ne tür iyileştirmeler yapabileceğimize odaklanmaya çalıştık.

Mart ortasından bu yana kredi taleplerine baktığımızda ağırlıklı olarak çek ve buna benzer ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmesi, gelir kayıpları nedeniyle oluşan işletme sermayesi açıklarının karşılanması gibi gerekçelerin ağırlıklı olduğunu gözlemledik. Yeni yatırım ya da projelerle ilgili taleplerin yok denecek kadar azaldığını söyleyebiliriz.”

İade çek değerlendirmesi…

Çeklerdeki iade oranlarını da değerlendiren Önal, “Çeklerdeki iade oranı yaklaşık 8 kat artarak %17 seviyesine çıkmıştır. Ancak şunu belirtmekte fayda var. İşletmelerin önemli bir kısmının tekrardan faaliyet göstermeye başladıkları dönemden başlayarak 90 günlük yasal süreleri bile beklemeden ödemelerini yapmaya başladıklarını bankalarımızda yoğun şekilde gözlemledik. Dolayısıyla, sadece iade rakamlarına bakmak bizleri yanlış sonuçlara yönlendirir. Ne kadarının ödendiğini, ödenmeyen ne kadar iade çek stoku olduğunu ve bunların sektörel dağılımını ise göremiyoruz. Çeke dayalı sistemindeki kalıcı hasarın büyüklüğünü ikinci ibraz süreleri dolduğunda çeklerin ödenip ödenmediğine ve çek yasağı hacmine bakarak anlayabileceğiz.

Hem iade hem de çek yasağı rakamlarını izleyerek, hangi sektör ya da sektörlerin ne ölçüde etkilendiğine ilişkin önemli bir veri edebiliriz. Kamu Ekonomi Yönetimimiz tarafından kısa orta ve uzun vadede etkilenen sektörlerin ekonomiye etkilerinin analiz edilmesi, kurgulanacak destek paketlerinin bu ve buna benzer verilere dayandırılması şarttır.” şeklinde konuştu.

Kredi taleplerinin çek ve buna benzer ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmesi, gelir kayıpları nedeniyle oluşan işletme sermayesi açıklarının karşılanması gibi gerekçelerle arttığına dikkat çeken Önal, ülkedeki önlemlerin zamanında ve yerinde alındığına vurgu yaptı.  

“Hep birlikte aldığımız önlemlerin çok daha etkili olduğunu gördük”

“Kamu maliyesinin imkanlarının kısıtlı oluşu, her kriz ya da Ekonomik yüksek stres dönemlerinde, kamu maliyesinin yapmak zorunda olduğu başta transfer harcamaları olmak üzere gelir artırıcı, gider azaltıcı önlemler ile karşılıksız likidite sağlama gibi fonksiyonların maalesef ve haksız bir şekilde bankacılık sisteminden beklenmesine yol açıyor.

Bankacılık sistemi, vergi toplayıp dağıtan bir Maliye Bakanlığı değil, karşılıksız para basma ve dağıtma yetkisine sahip Merkez Bankası değil.

Kamusal fonksiyonları yanında birçok kurala bağlı çalışmak durumunda ticari işletmeler ve öncelikle tasarruf sahiplerinin haklarını koruma sorumluluğunu taşımakta olduğumuz unutuluyor.

İşimizi hem ulusal hem de uluslararası onlarca kural ve düzenlemelere uyarak yapmaya çalıştığımız unutuluyor.

O yüzden, her kriz her artan stres yükselen ekonomik tansiyon dönemlerinde tekrardan bankacılık sisteminin ne olduğunu ve ne olmadığını tekrar tekrar anlatmak zorunda kalıyoruz.

Bu pandemi döneminde de benzeri şeyleri yaşadık.

Hem kamuoyunda hem de katıldığımız toplantılarda haksız eleştirilere uğradık.

Almış olduğumuz, 21 bankamızın oybirliği ve desteği ile uygulamaya koyduğumuz ve gerçekleştirdiğimiz tedbirler, oldukça kuvvetli, hızlı ve doğru finansal tedbirler idi.

Birçok ülkenin finansal sisteminin aldığı, bankaların birbirinden bağımsız ve farklı şekilde uygulamaya koyduğu tedbirler ile karşılaştırdığımızda hep birlikte aldığımız önlemlerin çok daha etkili olduğunu gördük.

Böylelikle, temel likidite sağlama fonksiyonumuza paralel uygulamaları hayata geçirmiş olduk. Piyasanın ve müşterilerimizin ihtiyaçları çerçevesinde faaliyetlerimize devam edeceğiz.”


Capital Bank Genel Müdür Yardımcısı Ercan Ayfer:

“Eski kredilerde yapılandırma arttı, yeni kredilere çok talep olmadı”

Kredisini ödeyemeyen vatandaşının yapılandırmaya gittiğini anlatan Capital Bank Genel Müdür Yardımcısı Ercan Ayfer,“Sosyal hayat normalleşme çabaları içinde ama ekonomik olarak ciddi sıkıntılar var. Bir belirsizlik olması da reel sektördeki finansmanların kredilerle yapıldığını görüyoruz, eski kredilerde yapılandırma arttı, yeni kredilere çok talep olmadı. Mevcut kredisi vardı, ödemekle sıkıntı yaşandı, bunlar ötelendi. Bu alanda talep oldu.  Pandemi döneminde mevcut kredi ödemlerinde gecikmeler oldu ama sağlanan kolaylıklar işe yaradı.” dedi.  

Önümüzdeki dönemde olası ikinci dalga için ekonomik gelişmeler alanında da büyük belirsizlikler olduğunu anlatan Ayfer, birçok sektörün zorda olduğunu anlattı. Ayfer, Ülkedeki öğrenci, piyasadaki talep, eğitim yanında olduğu gibi turizm sektörü de sıkıntılı ondan dolayı tüm reel sektör çalışanları bu durumdan etkileniyor.” dedi.

Alınan birçok kararın karşılıksız çeklerde büyük bir artış olmasının önüne geçtiğini kaydeden Ayfer, şöyle devam etti: “Bazı uygulamalar sıkıntıların önünü kesti, sorun yaşanmadan atlatıldı fakat sorunlar ve problemler ötelendi, ortadan kaybolmadı. Birçok sektör 2, 3 ay gelir elde etmedi, piyasa dönmedi, bizim de ekonomimizi ciddi ölçüde etkiledi. Ekonomik daralma, özellikle Eylül ve Ekim ayında sektörel olarak da daralma olacağı için, devletten, finansman kurumlardan yeni ekonomik paketler üretilmeli. Yine sorunlar ötelenecektir belki ama bu tüm dünyayı etkisi altına alan bir durum. Üretime daha fazla yönelmeli, sürekli ithalat ile yaşayamayız. Üreten toplum her zaman kazanır.”


Nova Bank Genel Müdürü Bülent Berkay:

“Karşılıksız çeklerde çok fazla artış oldu”

Bankaların hala ‘daha fazla nasıl kolaylık yapabilir araştırması içinde’ olduğunu anlatan Nova Bank Genel Müdürü Bülent Berkay, hükümet yetkililerine sunduğu çözüm önerilerinin hiçbir şekilde değerlendirilmediğinden yakındı. 

Bugüne dek faydalı kolaylıklar sağlandığını dile getiren Berkay, bunun yeterli olmadığını savundu.

Berkay, “Geçmiş senelerden gelen yüksek faizleri daha nasıl makul seviyeler çekeriz arayışları içindeyiz. Kredilerimiz de olmuştu, yapılan uygulamalara talep oldu ama böyle zamanlarda çok sürekli çözümler üretilmeli. Başbakan ve yardımcısına bugüne kadar yapılanın dışında sunum ve öneri de götürdük. Henüz geri dönüş almadık, bunlara sıcak bakmadıklarını düşünüyorum.

Devlet yönetimi açısından da bu güne dek hiç yapılmamış veya daha açık, yasalara dayalı çeşitli öneriler gönderdik ama değerlendirilmedi.

38 yıldır bu işin içindeyiz, bilgi ve deneyimlerinizi spesifik şekilde çözüm odaklı, bürokratik engelleri ortadan kaldıracak çözümlerle sunduk ama geri dönüş alamadık.” şeklinde konuştu.   

“Karşılıksız çeklerde çok fazla artış oldu”

Vatandaşın mevcut kredi ödemelerinde sıkıntı yaşadığını anlatan Berkay, karşılıksız çeklerde de çok fazla artış olduğunu belirterek, “insanlar maaş almadı veya kesintili aldı, ödeyemeyenler oldu, gecikmeler oldu. Rakamlar bence bundan sonra daha da artacak. Bu durağanlığın piyasaya etkisi bence bir ay sonra başlayacak.

Karşılıksız çeklerde çok fazla artış oldu. İyi niyetli olanlar ve bu uygulamayı kendi lehine çeviren kötü niyetli işletmeler de oldu.” dedi.


Vakıflar Bank Genel Müdürü Cengiz Erçağ:

“Kredi paketlerine ve ötelemeye talep oldu, karşılıksız çekler çok artmadı”

Kredi paketlerinde ve mevcut kredi ötelemelerine talep olduğunu ifade eden Vakıflar Bank Genel Müdürü Cengiz Erçağ, karşılıksız çeklerdeki artışın alınan bazı tedbirlerle önlendiğini kaydetti.

Özellikle Nisan- ve Mayıs ayında olumsuz etkilenme olduğunu ifade eden Erçağ, vatandaşların temkinli davrandığını belirtti.

Tahsili gecikmiş alacakların ise ötelemesinden ötürü sıkıntı yaratmadığını anlatan Erçağ, süreçle ilgili değerlendirmelerini şöyle paylaştı:

“Bankalar bu süreçte oldukça tecrübeli davrandı. Dünyada da ülkemizde de ekonomik olarak zora düşüleceği belliydi. Ekonominin çarkları henüz çalışma yönünde ivme kazanmadı. Hal böyle iken bankalar da tüm sektörlere ve paydaşlarına yasal zeminde müşterileri tanı prensibinden yararlanarak bire bir girişimler yapmıştır.  Önde gelen sektörler veya paydaşlarına ziyaretler, görüşmeler oldu. Önce borçların vadelerin yapılandırılması ve yeni kredi kullandırılması yönüne gidildi. Bununla birlikte çeşitli kolaylıklar sağlayan kredi paketleri oldu. Bunlara talep oldu çünkü duran ve çalışmadığı süredeki taahhütlerin yerine getirilmesi noktasında banka ile müşteri arasında yaşanan finansal konular değerlendirilip, kişi bazında masaya yatırıldı ve gerekli tüm önlemler alındı. Mevcut kredilerde gecikme olmaması için zaten etkilenen sektörlere taksit erteleme yaptık. Özellikle eğitim ve turizmle ilgili sektörlere borçlarını 2021 yılına erteledik. Bu yıl da yapılacak olan bilinmez süreç için öteleme yaptık. İç turizm için çeşitli paketler düzenleyerek nakit akışı ile ekonomik çarkların dönmesi hedeflendi. Başlarda karşılıksız çıkan çeklerin ötelenmesi gündeme gelmişti, ilk zaman çok ciddi iadeler olmuştu, şu anda piyasa normale döndü gibi görülüyor. Çek yasaklarında çok ciddi bir artış yoktur. Herkes temkinli davrandı.

Bankalar da temkinli davranıyor, şu anda bir krizi yönetiyoruz, evdeki insanlar kendi bütçesini, devlet kendi bütçesini, bankalar da kendini koruyarak bütçesini koruyarak temkinli davranıyor. Bankalar karlarından feragat ediyorlar, zarar noktasında değildirler. Bu yılı gözden çıkardık, sıkıntı 2021’i de aşarsa o zaman yine oturulup yeni kararlar üretmek gerekecek. Bankalar en yüksek seviyede elinden gelen her şeyi yaptı, yapmaya da devam edecek. Kar etme değil, zarar etmeme düşüncesindeyiz.

Kredilere olan talepte artış söz konusudur. Ancak bunu bankalar çok sıkı değerlendiriyor. Eskiden kredi imkanı sağlarken 10 madde mercek altına alınıyorsa şimdi 20 madde, daha temkinliyiz. Tahsili gecikmiş alacakları da öteledik diye sıkıntı yaşanmadı. Nisan ve Mayıs aylarında bir gerileme olmuştu, bunun dışında şimdilik kötü gitmiyoruz.”

 

 

 

Özel Haber Haberleri