Lefkoşa Belediyesi’nde ötelenen kriz, yeniden başlıyor.
Yeni ayda maaşların ödenmesi için Başkan vekili Celal Cin yeniden avans talep etti.
Ancak bu talebin Maliye Bakanlığı tarafından reddedildiği ifade ediliyor.
Bununla birlikte belediye, karşılıksız çek yazmaktan çek yasağına girebilir.
Lefkoşa Belediyesi’nde seçim sürecine girilse de bu krizin nasıl çözüleceği ve kurumun nasıl yüzdürüleceği hala bir muamma.
CTP ve TDP’nin geçtiğimiz gün meclise sundukları belediye meclis seçimi ile başkanlık seçimlerinin birleştirilmesini öngören tasarının ivediliği, oy birliği ile onaylandı.
Ancak seçimler birleştirilse de bugün belediye meclisinde UBP 8 sandalyeye sahip. Yani muhalefet partileri, 8-0 ile girecek seçime.
Muhtemelen meclis çoğunluğunu sağlayacak UBP’nin 1 yıllık süreçte, belediye meclisini kilitleme, alınacak kararlara ket vurma potansiyeli var.
Zaten başkanlık yarışını kaybetme olasılığı oldukça yüksek olan partinin, amiral gemisini belki gelecek seçimde kazanma şansı böyle yükselecek.
1 yıl boyunca icraat yapıp karar üretemeyecek başkanın ardından, “onlar da yapamadı” propagandasıyla, bugünler kolay unutturulabilir.
Yoksa iktidar partisine bağlı 4 kişinin ve bütün muhalefet üyelerinin istifa ettiği belediye meclisinde böylesi bir kriz ortamında diğer 8 kişi neden koltukta oturmaya devam eder?
Ama nedense, defalarca istifayı gündeme getiren UBP’li Meriç Erülkü dahil, bu 8 üye istifa etmiyor ve sanki bir başka görev için hazır bekliyor.
Gelecek olan yeni başkanın ve onun üzerinden kazanacak muhalefet partisinin yıpratılması görevi.
Bu son derece sinsi ve böylesi bir krizin sorumlusuyken, samimiyetten son derece uzak bir tuzak aslında.
Hem seçim bekleyen muhalefet partilerine hem de Lefkoşalılara kurulmuş bir tuzak.
Muhalefet partilerinin ayrı ya da ortak aday çıkarsalar da belediye meclisinin tamamı için seçim yapılmasını zorlamaları şart.
Aksi halde ne bu kriz çözülür ne de Lefkoşalı kurutulur.
En az bir yıl daha büyüyerek bu kriz devam eder.
O yüzden UBP’nin siyasi oyunlarla bu toplumu daha fazla köşeye sıkıştırmasına izin vermemek muhalefet partilerinin görevidir.
Toplum olarak hepimizin sorumluluğudur.
Eğer belediyede bu toplumun tamamını ilgilendiren, etkileyen ve her gün büyüyen bir kriz varsa, seçim kazanarak ya da siyasi oyun kurarak değil, bütünlüklü çözüm planları üreterek çıkılır bu krizden.