Fehime ALASYA
Son zamanlarda Dipkarpaz özel koruma alanında bulunan işletmelerin yıkım haberleri ile gündeme gelen Karpaz vatandaşları, yıkım işsizlik sorunu ile boğuşurken, üst üste gelen yıkım haberleriyle de bölgeye adeta kilit vurulduğundan yakındı. Eşitlik ve adalet isteyen bölge halkı, “Bu işletmelere izin veren yetkililer neden yargılanmıyor? Diğer yasak inşaatlar neden yıkılmıyor da buraları yıkılıyor?” diye isyan etti.
Yapılan yıkım nedeniyle bölgenin de sessizliğe gömüldüğünden yakınan bölge esnafı ve vatandaşlar, yıkımın yaz ayları içerisinde olmasına ve bu tarz sansasyonel şekilde gelişmesine de tepki gösterdi.
“Her iki taraf da suçludur” diyen bölge halkı, hükümet yetkililerinin işletme sahiplerine onay vermesinin ardından tüm bunların yaşanmasını kınadı.
“Bu insanlara söz verildiği için işletmeler yapıldı. Bu insanlar kendi başına hareket etmedi” diyen vatandaşlar, siyasi rant uğruna işletmelerin kullanıldığını ifade etti.
Bölgedeki işsizlik oranının çok yüksek olduğuna değinen halk, gençlerin bu durumdan çok etkilendiğini savundu.
Yıkımın yapıldığı Altınkumsal bölgesinde çok yıldızlı otel inşası için izin verileceği söylentilerinin hakim olduğu Dipkarpaz’da herkes bu duruma tepkili.
İmar yasasında yapılan değişikliği de değerlendiren vatandaşlar, bölgenin butik işletmeler şeklinde, doğal yapıya zarar verilmeden yapılaşmasından yana hemfikir.
Otel inşaatlarına karşı olduğunu dile getiren Dipkarpazlılar, bu duruma karşın her mücadele için örgütlenmeye hazır olduğunu belirtti.
Karpaz sakinleri ne dedi? Karpaz sakinleri ne dedi? Karpaz sakinleri ne dedi?
Aşur Ölmez: "İzin veren de suçlu. Önce izni verdi sonra yıktı..."
Emirname kişilerin çıkardığı kanun değil midir? Bu bölge birilerine peşkeş çekiliyor. Yapılan yıkımlar da bölgenin birilerine peşkeş çekilmesi için arılan adımlardır. Bugün yıkılan yapılara hem orman dairesi hem de çevre dairesi izin vermişti. İlk önce bu işletmelere izin verenleri yargılamak lazım… İzin veren de suçlu. Önce izni verdi sonra yıktı...
Hamza Güleç: "30 yıldır buradayız, bu duruma tepkimiz ağır olur"
Yıkımın yapıldığı bölgeye 5 yıldızlı otel yapılacağı yönünde duyum aldık. Böyle bir şeye asla izin vermeyiz. 30 yıldır buradayız, bu duruma tepkimiz ağır olur. Bölge halkı olarak toplanıp elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız.
Fırat Borak: “Bölgede büyük oteller yapılmasını istemiyoruz”
Biz Dipkarpaz'da olduğu gibi diğer bölgelerde de eşit hak istiyoruz. Adanın başka yerinde yapılan yasak yapılar neden yıkılmıyor? Bölgede büyük oteller yapılmasını istemiyoruz, eko turizm yapılmalı... İmara açılsın ama bunlarda dikkate alınsın...
Hakan Kırboğa: “Yıkımdan dolayı bizim de zararımız büyük”
Girne'de büyük oteller yıkım kararı alınmıyor ama Dipkarpaz'da bu karar uygulanıyor. Yıkılan işletmelerin 25 yıllık izinleri var. Yıkımdan dolayı bizim de zararımız büyük. Ne turist ne vatandaş gelmeyecek. Yaz sezonunda yıkım yapılması çok yanlış bir karar...
Boran Erkan: “Yıkılan işletmeler 30 yıldır bölgede faaliyette bulunuyor. Şimdi mi yanlış yapı oldukları veya çevreye uymadıkları fark edildi?”
Yıkılan işletmeler 30 yıldır bölgede faaliyette bulunuyor. Şimdi mi yanlış yapı oldukları veya çevreye uymadıkları fark edildi? Bu duruma tepkiliyiz. İnsanlar kendi yerleri yapmak için canla başla uğraştı ama olmadı, izin vermediler. Bu bölgede herkes kendi yağıyla kendi ciğerini kavurmaya çalışıyorken bu tarz olayların da yaşanması, engellercesine hareket edilmesi çok üzücü. Bölge halkı olarak da bilinmelidir ki biz buraya yapılacak yıldızlı otellere, her yerin imara açılmasına şiddetle kaşıyız.
Recep Güngör: “İşlerimiz yıkım nedeniyle düştü, bölgeye gelen giden yok”
Ben iki tarafı da suçlu buluyorum. Bu insanlara söz verildiği için işletmeler yapıldı. Bu insanlar kendi başına hareket etmedi. İşlerimiz yıkım nedeniyle düştü, bölgeye gelen giden yok.
Yıkımın, sezon sonu yapılması gerekiyordu. Bölgeye otel yapılacağı söyleniyor, buna da şiddetle karşıyız.