Afiyet olsun!

Cenk Mutluyakalı

 

Kıbrıs’ın kendi “lira”sı vardı.
Unuttunuz mu?
Hatta gümüş ve bakır parası...

*  *  *

Muzaffer Gürkan, Hüseyin Sencer takma adıyla Yenidüzen’de “Şilinler Önde, İngilizler Arkada” başlıklı yazısında anlatmıştı:
“Kıbrıs’ın idaresini Osmanlı’dan teslim almak için İngiltere’yi temsilen Amiral Lord John Hay ve beraberindekiler 1878 yılının 12 Temmuz günü Larnaka’dan yola çıkarlar. Katırlar torba torba Viktoria şilinleri taşır. Aylardır memurların maaşları ödenmemiştir. Bu davranış halkın İngilizleri iyi karşılamasını sağlar. Amiral John Hay idareyi Vali Besim Paşa’dan aldıktan sonra herkese maaşı Viktoria yarım şilinleri ile ödenmeye başlanır.”

*  *  *

Şilinler önde yürür, ahali arkadan koşar.
Adada “parayı verenin düdüğü çaldığı” gerçeği öyle Türklükle falan ilgili değildir!
O dönem “et” İngiliz, “tırnak” Kıbrıslıdır!
İngilizler böylece 1879’da Kıbrıs’a mahsus gümüş ve bakır para da çıkarır.
Kıbrıs Merkez Bankası’nın kuruluşu 1963.
Savaşa yani 1974’e kadar Kıbrıslı Türkler Kıbrıs Lirası kullanır.
“Kıbrıs Cumhuriyeti”
nden ayrılsak da Kıbrıs Lirası’ndan ayrılmayız hemen!
Ve hatta Türkiye’den gönderilen para önce “Kıbrıs Merkez Bankası”na gider ve ardından “Kıbrıs Lirası” olarak aktarılır, İş Bankası’na…

*  *  *

Bir Kıbrıs Lirasının otuz altı Türk Lirası olarak hesaplanması sonradandır.
Halbuki “Kırk lira”ya denk gelir.
Bir gecede onca lira iç edilir!
“Hile hurda” işleri de böyle başlar.

*  *  *

Para değişirken de kararı Kıbrıslı Türkler vermez.
Yemek masası kurulur, Türkiye konuşur.
TC Kıbrıs Koordinasyon Bakanı Ziya Müezzinoğlu, Kıbrıs Lirası’nın terk edilmesi ve TL’ye geçilmesi kararını şöyle açıklar:
“Bu kararla Rum ekonomisi çökecek!”

*  *  *

Kıbrıs Cumhuriyeti 1 Ocak 2008'den itibaren üye olduğu Avrupa Birliği'nin para birimi Euro'ya geçmiştir, malum…

*  *  *

Velhasıl...
Öyle ikide bir “TL”ye köpüreceğinize, çözümün “çözüm” olduğunu görünüz önce!

Bu gece de yemek varmış.
Afiyetler herkese (!)