Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik’le (1)
Ne demişti bir yıl önce, Yüksek Mahkeme Başkanı Narin hanım...
- “Ülkeye giriş-çıkışlar ısrarla denetlenmiyor...”
- “Öğrenci olarak adaya gelenlerin bu statüyü devam ettirip ettirmediğine bakılmıyor.”
- “Kamu yönetiminde bilgi eksikliği ve liyakat eksikliği öne çıkıyor.”
- “Kamuda pek çok kişi ehil olmayan görevleri yapıyor.”
- “18 yaşında bir gence 10 saat sürüşle ehliyet veriliyor.”
Ve daha pek çok uyarı yapmıştı.
“Törenle” söylemişti.
Ne oldu ve ne değişti?
* * *
Bu yıl “Adli Yıl” törensiz başladı.
Belki de bu bir “ilk”tir.
Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Şefik’le hem kahve içmek, hem de konuşmak fırsatı buldum böylece...
“Bu koşullarda tören mi yapacağız” demiş, henüz onca altyapı sorunu “parasızlık” nedeniyle beklerken...
Örnek mi?
Güzelyurt, İskele, Girne’yle henüz “fiber bağlantısı” yok. “E-Devlet” diyoruz da bu yarı(m) adada henüz mahkemeler ortak bir dijital alan yaratamamış. “60-70 bin TL gibi bir kaynak şimdi bunun için kullanılacak” dedi, Narin hanım...
* * *
Söz “mali kaynak”tan açılıyor ya, siyasetin durumunu çok iyi özetleyen şu anısını paylaşıyor.
Bütçe görüşmelerinde, iki farklı iktidar döneminde “e-mahkeme”yle ilgili önerileri kabul görmemiş.
Muhalefet “haklısınız” demiş, iktidar oylamada reddetmiş.
Sonra…
O dönemin iktidarı muhalefete gelmiş, muhalefeti de iktidara...
Bir dönem önce “reddeden” iktidar muhalefette “haklısınız” demiş, “haklısınız” diyen muhalefet iktidara gelince bu kez o reddetmiş.
Fıkra gibi değil mi?
* * *
“Yine de hükümetler, her dönemde, bize yardımcı olmuştur” diyor Narin hanım...
Asıl sorun: Bürokrasi duvarı.
* * *
“Yıllar öncesinden bugüne ne değişti” diye soruyorum...
“Ağır Ceza’da on beş yıl önce tek heyettik ve ülkeyi gezerdik” diyor... “Şimdi, Ağır Ceza Heyeti’ni üçe çıkardık. Daha önce iki artı bir yargıç bakıyordu, şimdi, dokuz yargıç Ağır Ceza’ya bakıyor...”
Anladınız mı neler değişiyor?
“Ağır” bir sonuç bu!