Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı dün ziyaretlerine Mağusa’da devam etti. Öğleden önce Mağusa Surlariçi’ni gezerek esnaf ve yurttaşlarla sohbet eden Akıncı, öğleden sonra da Küçük Sanayi Bölgesi ve Maraş bölgesinde toplantılar yaptı, yurttaşlarla bir araya geldi. Akıncı ziyaretleri sırasında yurttaşların gerek Kıbrıs konusu gerekse toplumsal konulardaki sorularını da yanıtladı, esnaf ve yurttaşın çeşitli konularda aktardığı sorunlarını dinledi.
Akıncı Maraş bölgesine yaptığı sohbetlerde kapalı Maraş konusu da gündeme geldi.
Kıbrıs sorununun her iki toplumun isteği ve çözüme ihtiyaç duyması halinde çözülebileceğine işaret eden Akıncı, Belediye Başkanlığı görevini sürdürürken güney Kıbrıs’la ilk anlaşmayı yaptığını anlatarak bu anlaşma çerçevesinde hayata geçirilen kanalizasyon projesi örneğini verdi. Söz konusu projenin her iki tarafın ihtiyacından doğduğunu ve taraflardan birinin bozmaya kalkması halinde her iki tarafın da zarar göreceğine işaret eden Akıncı, “Sadece bizim değil, diğer tarafın da çözümü istemesi gerek. Ben bunun için çaba harcayacağım” diye konuştu. Akıncı, seçilmesi durumunda uluslararası toplumun da karşılarında çözümden yana olduğu gibi Kıbrıs Türk halkının haklarını da sonuna kadar koruyacak bir liderin bulunduğunun bilincinde olacaklarının altını çizdi ve “Çözüm yerinin müzakere masası olduğu daha bir anlaşılır olacak” dedi..
Doğalgaz konusunda ortaya çıkan bulgulara da işaret eden Akıncı, “Rumların yönetimindeki Kıbrıs cumhuriyetinin yürüttüğü son araştırmalar doğal gaz konusunda yeterli bulgulara henüz rastlanmadığını gösteriyor. Ancak henüz araştırma yapılmamış bölgeler de var. Ayrıca Afrodit parselinde bulunan doğal gaz miktarı Avrupa için çok az olsa da, bir uzmanlar ile yaptığım görüşmede aldığım bilgiye göre, Kıbrıs’ın bütününün 120 yıllık enerji ihtiyacını karşılayabilecek kapasitede. Güney Kıbrıs’ın bozulan ekonomisi için de çözüm bir çıkış olabilir. 70 milyonluk Türkiye pazarı onların ekonomisi için de büyük önem taşıyor” dedi. Doğal gaz yanında Türkiye’den gelecek suyun da her iki toplumun yararına kullanılabileceğine işaret eden Akıncı, “zenginliklerimizi kavga vesilesi yapmak yerine, aklın yolunu seçerek her iki toplumun yararına olacak şekilde paylaşmayı bilmeliyiz” diye konuştu.