Ülkenin önde gelen İş insanlarından Işın Cemil Ramadan, alınan vergilerin nasıl kullanıldığının halkla paylaşılması ve ekonominin iyileştirilmesi için devletin yeni bir yapılandırmaya gitmesi gerektiğini vurguladı.
Dila ŞİMŞEK
Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı 2018’e dair en çok vergi ödeyen şahıslar listesinin yedinci sırasında yer alan önemli iş insanı Işın Ramadan Cemil, işletmenin kurulduğu zamandan bugüne kadar vergilerini düzenli ödediğini vurgulayarak, ülke ekonomisine dair görüşlerini de paylaştı.
1943’te babasının Limasol’da kurduğu Ramadan Cemil şirketinin direktörlüğünü sürdüren Işın Cemil, 2018 yılında 6 Milyon 670 Bin 909 TL gelir beyan ederek, 865 Bin 988 TL vergi ödedi.
Işın Ramadan Cemil, vergi ödemenin bir zorunluluk olduğunu, aksi durumda bunun cezai yaptırımları olduğuna işaret ederek, “Kimisi ‘Ben yaptım oldu’ diye düşünerek kaçamak yapabiliyor. Bu gibi durumlarda devlet sadece yasa düzenleyeceğine, bunun takibini de yapmalı ve kişi fark etmeksizin gereken yaptırım neyse uygulanmalı” dedi.
Kimi insanların ‘devlete karşı kırgın olduğunu’ dile getiren Cemil, alınan vergilerin nerede kullanıldığının şeffaf olması gerektiğine çağrı yaptı.
Cemil, verginin miktarının değil, ödenmiş olmasının önemli olduğunu ifade etti, “Kişinin dürüst ve güvenilir olması, taşıyacağı en önemli özelliktir” dedi.
Işın Cemil, 1976’da babasının vefatıyla, Hasan Cemil ile birlikte şirketin direktörlüğünü üstlenmişti. 1999’da kardeşi Hasan Cemil’in vefatıyla, aile şirketinin direktörlüğünü devraldı.
“Alınan vergi, gamsızlık ve tekrarlanmış harcamalarla çok yanlış kullanılabiliyor”
“Gamsızlık ve tekrarlanmış harcamalar yüzünden alınan vergi yanlış kullanılabiliyor”
Işın Ramadan Cemil, “Şirketimiz, kurulduğu günden bugüne kadar tüm vergilerini ödeyen bir kuruluştur. Özellikle son yıllarda, Vergi Dairesi ödemeleri deklare etmeye başladı ve bu listede hep ilk onda yer alıyoruz. Görevini yapanlar listesinde yer almamız bizim için tabii ki çok güzel bir duygu. Ama eminim ki, görevini yerine getiren birçok firma vardır” diye konuştu.
Verilen verginin, hazineye alındıktan sonra ‘nereye’ kullanıldığının önemli olduğuna vurgu yapan Cemil, kimi zaman bu gelirin doğru kullanıldığını, kimi zaman ise yanlış harcamaların yapıldığını söyledi.
“Genelde gamsızlık ve tekrarlanmış harcamalar yüzünden alınan vergi yanlış kullanılabiliyor. Bunu yollarda, köprülerde ve diğer hizmetlerde görebiliyoruz. Örneğin yeni bir okulumuzun olmadığına inanamıyoruz. Programsızlık yüzünden, yüksek gelir elde eden çok kişi var ancak devletimiz bu ‘zenginlikten’ mahrum kalabiliyor” dedi.
“Bağımlı bir ekonomimizin olması ve devletin üzerindeki ‘kamu personeli yükü’ ekonomimizi kötü etkiliyor”
Ülke ekonomisi hakkında değerlendirmelerde bulunan Işın Cemil, “Bağımlı bir ekonomimizin olması ve devletin üzerindeki ‘kamu personeli yükü’ ekonomimizi kötü etkiliyor. Düşüncesizce bir hayli personel alınması, çoğu personelin işlev göstermediği halde maaşını alabilmesi de büyük bir olumsuzluktur. Çok üzücü ki, belli bir yaşa gelmiş, ancak çok iyi bilgi dağarcığı olan kişiler de zamanlarını sadece gazete okuyarak geçirebiliyor. Aslında bu konuda söylenecek öyle çok şey var ki…” şeklinde konuştu.
“‘Ben yaptım oldu’ diyerek çoğu kişi vergi ödemeyip kaçamak yapabiliyor, bir geriye dönük araştırma yapılsa ortaya neler çıkacak…”
“Her şeyden önce bakanlıklar arası koordinasyon yok, yasalar çerçevesinde sil baştan sürdürülebilir bir yapıya gidilse ve yaptırımlar uygulansa çok gelişme kat edeceğiz”
Cemil, ‘kimi şirket veya şahısların vergi ödemediğinin konuşulması’ konusunda ise, “Böyle bir şey düşünülemez, vergi vermek zorunlu bir durumdur ve aksi takdirde cezai yaptırımları olması gerekir. Ancak düzenli bir maliye denetimi gerekiyor. ‘Ben yaptım oldu’ diyerek çoğu kişi kaçamak yapabiliyor, bir geriye dönük araştırma yapılsa ortaya neler çıkacak aslında. Ama bu ancak düzgün ve planlı bir mali denetim ile önlenebilir” dedi.
Bu durumun vergi ödeyenlere de bir haksızlık olduğunu ifade eden Cemil, bu dengesizliğin kırgınlık yarattığını dile getirdi.
“Kimileri ise verginin doğru kullanılmadığını düşündüğü için vermek istemiyor. Devlete karşı bir kırgınlık var. Yeterince yaptırım yok, yeterince kontrol yok… Alınan verginin nerede nasıl kullanıldığı bütünlüklü ve tamamen şeffaf olması gerekiyor. Bunu vatandaşlar göremiyor çünkü çöpümüz toplanmıyor, yollarımız kötü, ama tüm bunlar toparlanabilse insanlar da çok daha olumlu hareket edecek. Her şeyden önce bakanlıklar arası koordinasyon yok, yasalar çerçevesinde sil baştan sürdürülebilir bir yapıya gidilse ve yaptırımlar uygulansa çok gelişme kat edeceğiz” şeklinde açıklamada bulundu.
“Devlet çıkardığı yasaların takibini yapmalı, cezai yaptırımları uygulamalı”
Cemil, toplanan verginin doğru kullanımının ve bunun vatandaşlara yansıtılması durumunda insanların bu kadar ‘üzülerek’ şikayet edeceği bir ülke olunmayacağına işaret ediyor. Bu gibi büyük sorunların beyin göçüne neden olduğunu söyleyen Cemil, “Hastanelerin yetersizliğini görmek, yolların durumu, limanın geldiği halini görüp üzülmek insanları dış ülkelere itiyor. Hala ülkesini severek burada kalıp bir şeyleri değiştirmeye çalışan insanları da takdir ediyorum” dedi.
Devletin yeni bir yapılandırmaya gitmesi gerektiğine vurgu yapan Cemil, sadece yasa çıkarılmasının değil, yasaların takibinin ve yaptırımların uygulanmasının da olması gerektiğini ifade etti.
Cemil, bir anısını anlatarak “Yola su dökmek yasaktı ve bir çalışanımız babamın ofisini yıkamaya kalktı ve tüm sular yola aktı… Babam da o dönemde, belediye meclis üyesiydi ve Rum tarafında Türk temsilciydi. Yani kim olduğu biliniyordu Limasol’da… Fakat Rum belediye zabıtası dükkana geldi ve ceza yazmak istedi. Hiç unutmam, babam da ‘buyurun yazın, cezasını ödeyeceğiz, biz yanlış yaptık haklısınız’ dedi. Ben bunu seyrederek öğrendim. Babam ben oyum veya buyum diyerek ceza ödemekten kaçınmaya çalışmadı. Bunu anlatma sebebim, devletin bu şekilde kişinin kim olduğu fark etmeksizin, kontrollü bir denetimle gereken yaptırımları uygulaması ve o kişinin de hatasını kabul ederek cezasını ödemesi gerektiğini vurgulamaktır” şeklinde konuştu.