YENİDÜZEN 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesinde ‘kadına yönelik şiddet’ dosyasını yeniden açıyor, şiddet mağduru bir kadının hayat hikayesini sayfalarına taşıyor… 31 yaşında, 5 çocuk annesi bir kadın... Şiddet mağduru... Önce yengesi, sonra ilk eşi, sonra ikinci eşi ve onun ailesi ona şiddet uygulamış. İki aydır çocuklarıyla birlikte eşinden ayrı yaşıyor, düzenli bir geliri yok...
“31 yaşındayım. 13 senedir Kıbrıs’tayım. 5 çocuğum var. En büyüğü, ilk eşimden 11 yaşındaki kızım, SOS’te. İkinci eşimden de 7 yaşında ve 6 yaşında iki oğlum, 4 yaşında bir kızım ve 13 aylık bir oğlum var. 13 aylık oğlumun kalbi delik, iyi bakılması gerektiği söylendi, ama nasıl?”
“Lefke’de amcamın yanında kalıyordum, yengem beni istemezdi. Bağırırdı, ezerdi, bir defasında hortumla beni dövdü ve tuvalete kapattı. Onu hiç unutamam. Ben de yaşlı, başlı demeyip kurtulmak için (ilk eşimle) evlendim. Sonradan öğrendim ki amcam beni verirken karşılığında 5 milyar para almış”
“Yaşadığımız şartları uygun görmedikleri için (büyük) kızımı aldılar. Bir süre Çağlayan’da Çocuk Esirgeme’nin yuvasında kaldı sonra SOS’e verildi. Kızımı normalde görebiliyorum ama 4-5 aydır gidemiyorum, durumum kötü. Kızım yanıma gelmek istiyor, ama SOS’te çok iyi bakılıyor, benim yapamayacaklarımı orada yapıyorlar”
“İkinci eşimle tanıştım, severek evlendim ama yüzüm yine gülmedi. Eşimden değil de annesi, babası, kızkardeşlerinden çok çektim... 5 sene önce Sığınma Evi’ne geldiğimde beni eşimin kızkardeşi dövmüştü, 3 aylık hamileydim üstelik. Sudan bir sebepten dolayı”
“2 aydır evimi ayırdım, eşimden ayrı yaşıyorum. Hakaretlerinden usandım. En azından kavga yok, ‘beni dövecekler mi’ endişesi yaşamıyorum. Çocuklarımla birlikte yaşıyorum ama yettiremiyorum. Bakkala borcum 800 TL oldu, bakkal 8 Mart’a kadar bana gün verdi. Başıma ağrılar giriyor, nereden bulacağım?”
“(Hayattan beklentim) Çocuklarıma bakmak, onların geleceği, onları kimseye muhtaç etmemek. Benim eşyaya ihtiyacım yok, en büyük sıkıntım bakkala olan borcum. Tefeciye gitmek bile aklıma geliyor. Ev sahibim anlayışlıdır, ona da iki aylık kira borcum var. Çocuklarıma bakabilmek için çalışmam lazım, iş arıyorum”
Ödül AŞIK ÜLKER
31 yaşında, 5 çocuk annesi bir kadın... Babası ölünce annesi yeniden evlenmiş, üvey babası onu istememiş. Amcasının yanına göndermişler, yengesi istememiş, ona şiddet uygulamış, bağırmış, hortumla dövmüş. Amcası onu kendisinden 25 yaş büyük bir adamla “evlendirmiş”, nikah yok, amca “karşılığında” da 5 bin TL almış. İlk eşi de şiddet uygulamış ona, bir yaşında kızıyla ondan ayrılmış, kızına bakabilmek için tuvalet temizlemiş ama bir sene sonra Sosyal Hizmetler Dairesi kızını SOS’e vermiş. Kızı şu anda 11 yaşında ve SOS’in koruması altında...
İkinci eşiyle “severek” evlenmiş, “ama yüzüm yine gülmedi. Eşimden değil de annesi, babası, kızkardeşlerinden çok çektim” diyor. Eşinin ailesiyle aynı evde yaşamışlar, kayınvalidesi, kayınpederi, görümceleri, eltileri, hepsi ona şiddet uygulamış. Dördüncü çocuğuna 3 aylık hamileyken görümcesi karnına vurmuş, dişini kırmış. Komşular polisi arayınca Sığınma Evi’ne yerleştirilmiş, orada 4 ay kalmış. “Eşim sonradan pişman oldu, Sığınma Evi’ne geldi, benimle konuştu, beni ikna etti ve onunla eve gittim” diyor. “Ben evliliğim boyunca, 8 senede eşimden üç defa dayak yedim. O da ailesinin yüzünden, hep doldururlardı” diyor. 2 aydır önce kayınpederinin kendisini dövmesi üzerine “yeter” deyip, çocuklarıyla birlikte eşinden ve onun ailesinden ayrı yaşamaya başlamış. Eşinin hakaretlerinden de “usandığını” anlatıyor.
Hakaretleri, sözlü şiddeti, psikolojik şiddeti normalleştirmiş, şiddet olarak görmüyor. “Hakareti şiddet görmüyorum. Şiddet benim gözümde dayaktır. Hakareti güzel bir söz söylenince unutuyorum ama dayağı unutamıyorum, izlerini gördükçe hatırlıyorum” diyor.
Şu anda düzenli bir geliri yok. “Sağolsunlar, Sosyal Riskleri Önleme Vakfı yardımcı oluyor” diyor ve ekliyor “13 aylık oğlumu komşuya bırakıp iş çıkarsa temizliğe gidiyorum. Geçenlerde gittim, cam-pancur sildim, 70 TL verdiler. Oğluma bez ve mama aldım, o para da bitti. Ne yapacağımı şaşırmış durumdayım.”
Evliliğini bu kadar yıl çocukları için sürdürdüğünü anlatarak, hayattan beklentisini “Çocuklarıma bakmak, onların geleceği, onları kimseye muhtaç etmemek” diye özetliyor.
“Çocuklarıma bakabilmek için çalışmam lazım, iş arıyorum” diyen şiddet mağduru genç kadın, “2 aydır evimi ayırdım, eşimden ayrı yaşıyorum. Hakaretlerinden usandım. En azından kavga yok, ‘beni dövecekler mi’ endişesi yaşamıyorum. Çocuklarımla birlikte yaşıyorum ama yettiremiyorum. Bakkala borcum 800 TL oldu, bakkal 8 Mart’a kadar bana gün verdi. Başıma ağrılar giriyor, nereden bulacağım?” diye haykırıp, kendisine uzatılacak yardım elinin bekliyor...
“13 aylık oğlumun kalbi delik”
• Soru: Kendinizi tanıtır mısınız?
• X: 31 yaşındayım. 13 senedir Kıbrıs’tayım. 5 çocuğum var. En büyüğü, ilk eşimden 11 yaşındaki kızım, SOS’te. İkinci eşimden de 7 yaşında ve 6 yaşında iki oğlum, 4 yaşında bir kızım ve 13 aylık bir oğlum var. 13 aylık oğlumun kalbi delik, iyi bakılması gerektiği söylendi, ama nasıl?
“Tuvaletleri temizleyerek kızıma baktım”
• Soru: İlk ne zaman şiddete maruz kaldınız?
• X: İlk eşimde. Benden 25 yaş büyüktü. O zaten çok içki içerdi, sızardı, arkadaşları masada kalırdı, evden ben kovardım. 5 sene evli kaldık, kızım bir yaşındayken ayrıldık. Kızım bir sene de bende kaldı. Bir sene Girne Kapısı’ndaki tuvaletleri temizleyerek kızıma baktım. Yardım için Sosyal Hizmetler Dairesi’ne başvurmuştum, kızıma kreş ayarladılar. İki yaşına kadar kızıma bu şekilde baktım. Sonrasında yaşadığımız şartları uygun görmedikleri için kızımı aldılar. Bir süre Çağlayan’da Çocuk Esirgeme’nin yuvasında kaldı sonra SOS’e verildi. Kızımı normalde görebiliyorum ama 4-5 aydır gidemiyorum, durumum kötü. Ona durumu anlattım, “anne telefonla da konuşsak olur” diyor. Kızım yanıma gelmek istiyor, ama durumum kötü. SOS’te çok iyi bakılıyor, benim yapamayacaklarımı orada yapıyorlar.
“Yengemden kurtulmak için evlendim”
Birinci eşim beni kandırdı, “seni vatandaş yapacağım” dedi ama yapmadı. Nikah da yapmadı, “yapacağım” diye oyaladı. O zaman küçüktüm, cahillik. Yengemden kurtulmak için evlendim. 5 senenin sonunda benden ayrıldı, eski eşine geri döndü. Ölünce de maaşı o eşine kaldı. Ama yatıp kalkıp “mezarında dönmesin” diyorum. Ayaklarını da yıkadım, içki masasını da hazırladım ama kıymetimi bilmedi.
“Amcam beni verirken 5 milyar para almış”
• Soru: Nasıl tanıştınız ilk eşinizle?
• X: Babam ben 7 yaşındayken kaza geçirdi, öldü. Annem bir sene olmadan evlendi. Biz iki kardeşiz, üvey babam bizi istemedi. Diğer kardeşim Almanya’da. Ben Lefke’de amcamın yanında kalıyordum, yengem beni istemezdi. Bağırırdı, ezerdi, bir defasında hortumla beni dövdü ve tuvalete kapattı. Onu hiç unutamam. Ben de yaşlı, başlı demeyip kurtulmak için evlendim. Sonradan öğrendim ki amcam beni verirken karşılığında 5 milyar para almış. Bunu öğrendiğimden beri amcamla görüşmüyorum.
“Annem bana sahip çıkmış olsaydı, ben böyle olmazdım”
• Soru: Anne-babadan şiddet gördünüz mü?
• X: Hayır. 4’üncü çocuğuma hamileyken annemin yanına gitmiştim. Annem bana “kızım senin yüzünden huzurum bozuluyor, evine git” dedi. Ben de o günden sonra “annem yok, öldü” dedim, hala daha da benim için ölüdür. O bana sahip çıkmış olsaydı, ben böyle olmazdım, bu kadar ezilmezdim. Hatice ablayı (Düzgün) annem gibi seviyorum, ne zaman arasam bana hep bulundu.
“İkinci eşimle severek evlendim ama yüzüm yine gülmedi”
• Soru: İkinci eşle nasıl tanışıp evlendiniz?
• X: Kızımı SOS’e yerleştirdikten sonra ikinci eşimle tanıştım, severek evlendim ama yüzüm yine gülmedi. Eşimden değil de annesi, babası, kızkardeşlerinden çok çektim. Kayınbabam da, kaynanam da ikinci evlilik yapacağım için beni istemediler. 5 sene önce Sığınma Evi’ne geldiğimde beni eşimin kızkardeşi dövmüştü, 3 aylık hamileydim üstelik. Sudan bir sebepten dolayı. Hepimiz aynı evde yaşıyorduk, kaynana, kayınbaba, görümcelerim, eltilerim...
Üç aylık hamile işten geldim, evi sildim, görümcelerimden biri ayakları çamurlu eve girdi, ben de “girme” dedim, bana laf söyledi, ben de ona laf söyledim. Üstelik o çalışmıyordu, ben hamile halimle işten gelip evi temizliyordum. Kavga büyüdü, karnıma vurdu, dişimi kırdı. Komşular polis çağırdı, polis gelince beni Sığınma Evi’ne getirdi.
Sığınma Evi’nde 4 ay...
• Soru: Sığınma evinde ne kadar kaldınız?
• X: 4 ay kaldım, 7 aylık hamileyken Sığınma Evi’nden ayrıldım. Hatice (Düzgün) abla hiç bir şeyimi eksik bırakmadı, doktorumu, yememi, herşeyi dört dörtlük yaptılar. Ama Sığınma Evi’ne gelen kadınları görüyorum, beleş yatak, beleş yemek bulmuşlar, rahatları yerinde ama hiç bir şeyin ucundan tutumuyorlar. Ben de bunun içindeyim, benim de hatalarım oldu buradayken ama şimdi bana verilen desteğin farkındayım, değerini biliyorum.
• Soru: Bu olaylar yaşanırken eşinizin tutumu ne oldu?
• X: Eşim sonrada pişman oldu, Sığınma Evi’ne geldi, benimle konuştu, ikna etti ve onunla eve gittim.
“8 senede eşimden üç defa dayak yedim”
• Soru: Bahsettiğiniz şiddet olayı ikinci evliliğinizdeki üçüncü hamilelik sırasında yaşandı. Daha önce eşinizden veya ailesinden hiç şiddet gördünüz mü?
• X: Ben evliliğim boyunca, 8 senede eşimden üç defa dayak yedim. O da ailesinin yüzünden, hep doldururlardı. Mahallede görüştüğüm bir komşu vardı, ona gider kahvemi içer eve dönerdim, dışarı çıkmazdım birşey demesinler diye. Kaynanam adımı çıkarmış, çocuğu kreşe ben götürüp getirirdim. Kızıma “annen yolda bir adamla konuştu mu? Babana bir adamla konuştuğunu söyle” dermiş.
• Soru: Şu andaki hayatınızdan biraz bahseder misiniz?
• X: 2 aydır evimi ayırdım, eşimden ayrı yaşıyorum. Hakaretlerinden usandım. En azından kavga yok, “beni dövecekler mi” endişesi yaşamıyorum. Çocuklarımla birlikte yaşıyorum ama yettiremiyorum. Bakkala borcum 800 TL oldu, bakkal 8 Mart’a kadar bana gün verdi. Başıma ağrılar giriyor, nereden bulacağım?
“Hakareti şiddet olarak görmüyorum”
• Soru: “Eşimden şiddet görmedim” diyorsunuz ama üç defa dayak attığını ve hakaretlerinden usandığınızı söylediniz. Dolayısıyla sözlü ve psikolojik şiddet de var...
• X: Hakareti şiddet olarak görmüyorum. Şiddet benim gözümde dayaktır. Hakareti güzel bir söz söylenince unutuyorum ama dayağı unutamıyorum, izlerini gördükçe hatırlıyorum.
“Ne yapacağımı şaşırmış durumdayım”
• Soru: Nasıl geçiniyorsunuz?
• X: Sağolsunlar Sosyal Riskleri Önleme Vakfı yardımcı oluyor. 13 aylık oğlumu komşuya bırakıp iş çıkarsa temizliğe gidiyorum. Geçenlerde gittim, cam-pancur sildim, 70 TL verdiler. Oğluma bez ve mama aldım, o para da bitti. Ne yapacağımı şaşırmış durumdayım. Babaları, ayrı olsak da inkar edemem, geçen gün markete gitti, çocukların ihtiyaçlarını aldı.
• Soru: Bu kadar yıl neden sürdürdünüz evliliğinizi?
• X: Çocuklarım için.
“En son kayınbabam beni dövünce ‘yeter’ dedim”
• Soru: Evden ayrılmaya nasıl karar verdiniz ve bunu nasıl başardınız?
• X: En son kayınbabam beni dövdü, boğazıma sarıldı, sıktı. Ben de onu ayağımla ittim, yere düşürdüm. Kaynanam, görümcem, eltim hepsi üstüme geldi, ortada kaldım. “Kızlarınız var, onlara böyle yapsalar hoşunuza gider mi” dedim, kaynanam “Bizim çocuklarımıza yapamazlar, adamı yırtarız” dedi. Beni sahipsiz gördüler. En son kayınbabam beni dövünce “yeter” dedim. Yan sokakta bir boş ev vardı, orayı kiraladım. Elektriği yoktu, 15-20 gün ışıksız kaldım, mumla yaşadım. Sağolsun Hatice abla (Düzgün) ilgilendi, elektrik bağlandı. Ama çok şükür çocuklarımla beraberim, o da bana yeter.
• Soru: Çocuklarınız nasıl etkilendi şiddet olaylarından?
• X: Onlara “babanız bana şaka yapıyor”, “neneniz şaka yapıyor” diyordum. Büyük oğullarım anlıyor, bana “seni neden dövdüler” diye soruyorlardı. Arkadaşlarına “annemi dedem dövdü, halam dövdü” derlerdi.
“Çocuklarıma bakabilmek için çalışmam lazım”
• Soru: Bundan sonrası için hayattan beklentiniz nedir?
• X: Çocuklarıma bakmak, onların geleceği, onları kimseye muhtaç etmemek. Benim eşyaya ihtiyacım yok, en büyük sıkıntım bakkala olan borcum. Tefeciye gitmek bile aklıma geliyor. Ev sahibim anlayışlıdır, ona da iki aylık kira borcum var. Çocuklarıma bakabilmek için çalışmam lazım, iş arıyorum.
• Soru: Eşinizle, ailesinden ayrı bir evde, herşeye rağmen, yeniden bir araya gelmeye niyetiniz var mı?
• X: Her şeyi zamana bıraktım.
• Soru: Hala bir ihtimal var yani...
• X: O yurtdışına abisinin yanına gitmeyi düşünüyormuş, belki giderse her şey biter. Benden uzak, Allah’a yakın olsun. Eve zorla gelirse, uzaklaştırma alacağımı söyledim kendisine.
• Soru: Tekrar evlenmeyi düşünür müsünüz?
• X: Hayır, tövbe. Evlilik olmaz, kaldıracak gücüm yok.
* Şiddet mağduru kadının kimliğini güvenliği gereği saklıyor, okuyucularımızdan bu konuda anlayış bekliyoruz (YENİDÜZEN)