Siz de gördünüz, belki de dünyanın en güzel sahillerinden birinde, Karpaz’da “kaçak” yapılar yükseliyor.
Tam bir “GECEKONDU” mantığı ile...
Peki ne oluyor?
HİÇ !.. (Ne olur yanılalım !..)
***
Bu yapılar için devletin herhangi bir kurumundan onay ya da izin alındı mı?
Sanmıyorum!..
Eğer “onay” verilmişse, çok daha ACIDIR fotoğraf!..
***
Bizdeki bilgi bu “KAÇAK YAPILAŞMA”nın ONAYSIZ olduğu yönünde...
O halde....
- Şehir Planlama Dairesi, onay almayan bir gelişmeyi ihbar etmeyerek suça ortak oluyor.
- Eski Eserler Dairesi, “Milli Park” olması nedeniyle izinsiz inşaatı durdurmadığı için suça ortak oluyor.
- Çevre Dairesi, “özel çevre koruma alanı” olması nedeniyle suça ortak oluyor.
- Orman Dairesi orman arazisinde izinsiz yapılaşmayı durdurmadığı için suçlu oluyor.
- Belediye de suça ortak aslında. Planlama onayı, imar izni almadan inşaat yapılamayacağına göre !..
***
Ya da biz yanılıyoruz...
Aslında, herkesin bilgisi de onayı da var...
Veya...
Tüm çevreler, bu “çarpıklığın” giderilmesi için çalışıyor canla başka, biz duymuyoruz sadece....
Hiçbiri değilse eğer, bu ülkenin “çivisi çıkmış” zaten, ne olacak yani Karpaz sahilindeki “çarpık” yapı, ha bir eksik, ha bir fazla...
Baksanıza, Lefkoşa’da tüm kaldırımlar işgal altında neredeyse, kime büfe olmuş, kimi restoranlara bahçe!..
Girne’de “ana caddeye” kadar bahçe duvarı örmüş adam....
Hem bizzat Başbakan’ın, bakanların yasaları hiç saydığı bir ülke burası...
Dünyanın en güzel sahilinde kaçak yapılaşma olmuş; gün gele tatile gider, püfür püfür esen kıyıda, dalgaların sesini de dinleyerek tatil yaparız nasılsa...
Sonra...
“Sineklerden” şikayetçi oluruz en fazla...
“Amma da sokuyorlar ha” (!)