Kıbrıslı Rum Lider Nikos Anastasiadis, Rum tarafının tek yanlı ilan ettiği “Münhasır Ekonomik Bölge”de, tehdit saptamadığını açıkladı.
Anastasiadis haftalık Kathimerini’ye verdiği özel söyleşide “Kıbrıs MEB’inde enerji planlarımızın hayata geçmemesi tehdidi saptamadım. Diğerleriyle birlikte, Türkiye’nin itirazı bulunan ve daha önceki hiçbir hükümetin ruhsatlandırılacak parseller arasına koymadığı 6’ncı parsele de ruhsat verdik. Buna biz cesaret ettik ve şu anda orada araştırma yapılıyor” dedi.
Yunanistan ile MEB sınırlarını belirlemek isterken bölgede ipi gerdiğini hissedip hissetmediği sorulan Ansastasiadis “Yunanistan’la diyalog içerisindeyiz. Var olan zorlukların bilincindeyiz. Yapmaya çalıştığımız, koordinatları belirlemek. BM’ye sunmak için uygun zamanın hangisi olduğuna daha sonra bakacağız” ifadesini kullandı.
Anastasiadis’e koordinat belirleme niyetini önceden açıklayıp koordinatları sonra sunmanın diplomatik açıdan doğru mu soruldu. Sözlerine “koordinatları belirlemek egemenlik hakkımızdır” iddiasıyla başlayan Anastasiadis şöyle devam etti:
“Bunca yıldır kimse belirlemedi. Biz belirleyeceğiz dedik. Sorun çıkarmak için değil ama egemenlik haklarımızı kullanmak için. Enerji projelerimiz ve politikamız (hidrokarbon) yatakları değerlendirmekle sınırlı değil. Kıbrıs Cumhuriyeti MEB’inin güvenceye alınmasına da yayılıyor. Koordinat belirleme sunma hakkımızdan feragat ettiğimizi hiç söylemedik. Yunanistan’dan bu konuda görüş istendi.”
Bu yıl (2018) içerisinde yeni bir ruhsat ihalesi turu yapılıp yapılmayacağı sorulduğunda ise şimdilik, mevcut araştırma programlarının tamamlanmasını planladıklarını anlatan Anastasiadis, gelişmelere göre gereğini yapacaklarını söyledi.
Anastasiadis yeniden seçilmesi halinde yapacağı ilk hareketlerden birinin de Kıbrıs sorunuyla ilgili olacağını belirtti. Kıbrıs konulu yeni bir uluslararası konferans için ön hazırlık derken kast ettiğini ise şu cümlelerle açıkladı:
“Ön hazırlıktan kasıt, Türkiye’nin, Genel Sekreter’in garantilerin müdahale haklarının v.b. kaldırılması ve değiştirilmesi gerektiği tezini benimsemeye ikna edilmesi için müdahil olabileceklerin çabasıdır. Genel Sekreter, her iki toplumun da güvenliğini müdahale hakkı gerekmeden sağlayabilecek başka mekanizmalara gönderme yaptı. Dolayısıyla çaba, Türkiye’nin müdahale hakkı ve garantilerdeki ısrarını terk etmeye hazır olmadığının ortaya çıkarılması çabasıdır.”
Kıbrıslı Türk Lider Mustafa Akıncı ile konuşup konuşmadığı da sorulan Anastasiadis Crans Montana’yı kast ederek “Hayır, o zamandan beri konuşmadım” dedi.
Seçimde başarılı olmaması halinde, kendisinden sonra Rum Yönetimi Başkanı olacak kişiye Kıbrıs sorunuyla ilgili tavsiyelerinin ne olduğu sorulduğunda ise Anastasiadis “Kıbrıs Rum toplumu lideri olacak kişi oyunun kurallarını belirleyenin kendisi olduğunu zannederek uluslararası unsuru görmezden gelemez” dedi, özetle şunları ekledi:
“Her şeyin geri çekilmesi ve (müzakerelere) baştan başlama niyeti olduğunu işitiyorum. Böyle bir şey istersek (uluslararası unsur) bizi anlamayacaktır. Böyle tezler ortaya koyanlar uluslararası unsuru, güya Türkiye’ye bedel ödetme olanaklarını, bütün parametreleri dikkate alarak; güya Kıbrıs Rum tarafının koyacağı şartları kabul etmek zorunda kalması için Türkiye’ye gerek siyasi gerek ekonomik bedel yaratacakların kimler olduğunu iyi analiz etmelidir.”