Ne vakit Avrupa Birliği’ne kızsa, başlardı esip yağmaya Türkiye Başbakanı Erdoğan; ‘Kopenhag kriterleri olmazsa, Ankara kriterleri olur’ diye.
Arşivleri karıştırdım, Mart 2011’de, yani tam 3 yıl önce yaptığı benzer bir konuşmayı buldum.
İstanbul’da katıldığı bir açılış töreninde, AB’ye şöyle seslenmiş:
“Türkiye, bir hafta sonra ne olacağı belli olmayan ekonomik ortamdan çıkmıştır. O kriz günlerini artık geride bıraktık. Cumhuriyet tarihimizin en büyük reformlarını yaptık. Avrupa Birliği siyasi kriterlerinde önümüzü kesmeye kalkarsanız, biz de Kopenhag siyasi kriterlerini alır, Ankara siyasi kriterlerini ilan eder ve yolumuza devam ederiz. Maastricht ekonomik kriterlerinde de önümüzü mü kesiyorsunuz? O zaman İstanbul ekonomik kriterlerini ilan eder, yola devam ederiz”.
O zamanlar, ‘nedir acaba şu Ankara kriterleri?’ diye merak edenlere yanıtı, yine Erdoğan veriyor artık.
İcraatlarıyla, uygulamalarıyla, açıklamalarıyla...
Hani biraz, ‘ORMAN KANUNLARI’ gibi bir şeymiş işte anlayacağınız şu ‘Ankara kriterleri’!..
Türkiye’de Avrupa Birliği’ni beğenmeyenler, Avrupa Birliği’nin ‘geçirin’ dediği yasalara karşı ‘milli’ ve ‘ahlaki’ bahaneler üzerinden muhalefet eden tüm kesimler, şimdi mutlu mutlu izlesin Erdoğan’ın ‘Ankara’ kriterlerini.
***
Tabii işin bir de Kıbrıs boyutu var, es geçmememiz gereken.
Hep dediği bir şey var, Türkiyeli üst düzeyin:
‘Bizde ne varsa, sizde de olacak’!
Yol, su, elektrik, şu, bu...
Ama işte yolu, suyu, elektriği ihraç etmiyorlar sadece buralara...
O ‘Ankara’ kriterleri de geliyor beraberinde.
***
Önceki gün akşam üzeri, sosyal paylaşım sitelerinden Twitter erişiminde bir sorun ortaya çıktı aniden.
Yarım saati aşkın bir süre kimse Twitter hesabına ulaşamadı.
Ankara’da kaç gündür dile getirilen ‘Twitter’i de kapatırız, Facebook’u da kapatırız, Youtube’u da kapatırız’ şeklindeki ‘uyarılar’ nedeniyle, herkes hemen AKP hükümetinin bu işte bir parmağı olduğunu düşündü tabii haliyle.
Sonra ortaya çıktı ki Twitter’e ulaşamayan sadece Türkiye ve Kuzey Kıbrıslı kullanıcılar değil.
Sorun, dünyanın her yerinde.
Neyse zaten kısa sürede sorun giderildi, sorunun nedeniyle ilgili gerekli açıklama yapıldı, herkes rahat bir nefes aldı.
Ama önceki gün yaşanan bu olay bile, ‘Ankara’ kriterlerinin ne kadar da yakınımızda olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlamamız açısından önemli.
Sırf bu ve benzeri ihtimaller bile, ‘Kopenhag’ kriterlerini bu ülkeye getirebilmenin mücadelesini vermemiz için yeterli değil mi?