Firuzan NALBANOĞLU
Birleşik Kıbrıs Partisi Toplumsal Varoluş Güçleri (BKP TVG) ilk ve tek mitingini dün akşam Lefkoşa Sarayönü’nde gerçekleştirdi. Yaklaşık 200 kişinin katılımıyla gerçekleşen mitingde, Arda Gündüz ve Sol Anahtarı sahne aldı. Kitle, devrim şarkılarıyla sloganlara eşlik ederken, Kıbrıs havalarıyla coştu, danslar edildi. Alışılmış mitinglerden farklı olarak, araçlı konvoy gerçekleştirilmezken, adaylar da sahneye çağırılmadı. Konuşmacıların uzun konuşmalar yapmadığı mitingde, öncelikle BKP’nin manifestosu okundu. Mitingde, “Ankara’ya ve işgale karşı mücadele verileceği” vurgulanırken, bağımsız ve birleşik bir Kıbrıs için, BKP TVG’nin seçim sonrasında da birlikte mücadele edeceğinin sinyalleri verildi, ardından BKP TVG birleşenleri sözcüleri sırayla söz alarak kitleye hitap etti.
Yusuf Alkım: “Bu memleket bizim, biz yöneteceğiz”
Devrimci Komünist Birlik (DKB) adına söz alan Yusuf Alkım, 28 Temmuz seçimlerinin ne toplumsal varoluş mücadelesinin başladığı ne de sona ereceği bir tarih olduğunu vurgulayarak, “Gelin toplumumuzu yok etmeye çalışanlara güçlü bir şekilde ‘bu memleket bizim, biz yöneteceğiz’ diyelim” dedi.
Rahvancıoğlu: “Biz Kıbrıslı Türkler olarak, önce barajı sonra rejimi aşacağız”
Baraka Kültür Merkezi adına söz alan Rahvancıoğlu, konuşmasına “Bizi böldüler, ülkemizi, insanlarımızı böldüler daha sonra geldiler sanayimizi parça parça söküp başka bir coğrafyaya taşıdılar. Bunu sadece bizden olmayanlar değil bizim içimizden olanlar da yaptı” diyerek başladı. “Biz Kıbrıslı Türkler olarak kendi kendimize yeteriz” diyen Rahvancıoğlu, rejimle kavga etmek için seçime girilebileceğini vurgulayarak, “Ama korkuyorlar; burada gençler geleceklerini ortaya koymuş, onlar mamaları, ganimetleri, üsleri tehlikeye girecek diye korkuyorlar” dedi. Rahvancıoğlu sözlerini, “Biz bu ablukayı dağıtacağız. Biz Kıbrıslı Türkler olarak, önce barajı sonra rejimi aşacağız” diyerek bitirdi.
İzcan: “Seçimden sonra da bu cepheyi genişleteceğiz”
Birleşik Kıbrıs Partisi adına söz alan İzcan ise, bu yola, yurdun birliği, halkların kardeşliği, barış ve demokrasiye ulaşmak için çıktıklarını söyleyerek partililerini selamladı. Sıradan insanlarla dertlerinin olmadığını söyleyen İzcan, “Kavgamız emperyalizm ve emperyalizmin uşaklarıyladır” dedi. Kendine milliyetçi, demokrat diyenlerin de bu düzene ortak olduğunu söyleyen İzcan, “BKP, Baraka ve DKB olarak biz bir araya geldik çünkü bu kavganın bizim aramızda bir kavga olmadığını fark ettik” dedi. Mevcut düzenden nemalananların, “Ankara’dan aldıkları güçle halkı ezdiğini” iddia eden İzcan, parlamentoda bulunan 4 partinin de Ankara ve AKP’nin işbirlikçisi olduğunu savundu. İzcan, “Kampanya boyunca bazı partiler bize barajı geçtiniz bu parlamentoda olmanız lazım. Biz o parlamentoya sizinle işbirliği yapmaya değil, sizin başınıza yıkmaya geliyoruz” dedi. Kurdukları cephenin ezberi bozduğunu söyleyen İzcan, “O zaman seçimden sonra da bu cepheyi genişleteceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.