CTP-UBP koalisyon hükümetinin son Bakanlar Kurulu toplantısına UBP’li bakan Faiz Sucuoğlu tarafından getirilen Girne Karaoğlanoğlu (Ayorgi) Zeyko Yağ Fabrikası yanında bulunan devlete ait 'hali arazinin Kaya Oteller Grubu'na devredilmek istenmesi talebini içeren ‘resmi belge’ ortaya çıkınca iş çığırından çıktı.
Hem Ayorgi halkının bölgedeki arazilerin Kaya Grubu'na devrilmek istenmesi üzerine eylem yapması, hem de söz konusu resmi belgenin yayınlanmasıyla UBP paniğe kapıldı.
Aslında durum çok açık ve yalın…
Bizzat UBP'nin Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, CTP-UBP hükümetinin son Bakanlar Kurulu toplantısına bir önerge yollayıp "olmazsa olmaz" diye ekliyor.
Yani Özgürgün demek istiyor ki; ya bu önerge Bakanlar Kurulu’nda kabul edilecek, ya da hükümeti bitireceğiz.
Elbette yasadışı olan bu devire CTP'li bakanlar karşı çıkıyor.
Ve önerge Bakanlar Kurulu'nda kabul edilmiyor.
O günün akşamı da hükümeti bitirmek için düğmeye basılıyor.
Durum bundan ibaret!..
***
UBP devlete ait bir hali araziyi yasa dışı bir şekilde Kaya Grubu'na devretmek istiyor, bu durum da CTP'li bakanlarca kabul edilmiyor.
Bu durumun YENİDÜZEN sayesinde gündem olmasıyla da rahatsızlık başlıyor.
Önce Ayorgililer durumdan rahatsız olduklarını, söz konusu arazilerin Kaya Grubu'na verilmemesi gerektiğini söylüyor, eylem yapıyor.
Pek tabii Ayorgililerin başka talepleri de gündeme geliyor.
Bölgedeki spor tesislerinin bakımsızlığı, siyasilerin söz vererek bu konuda adım atmaması gibi talepler ve şikayetler de gündeme geliyor.
Bölgede anıları olduğunu anlatan Ayorgililer denize açılan son arazilerinin de bir otele verilmesini istemiyor.
Ayorgililer adım adım bölgedeki arazilerin özel şirkete devredilmesiyle kendi spor kulüplerine ait tesislerin de bu otelin bünyesine geçmesinden endişe ediyor.
Zira, Kaya Grubu'nun otel inşaatının sürdüğü alanın hemen solunda ‘belediyeye ait’ arazi var.
Otel yönetimi belediyeye ait bu araziyi sözlü olarak talep ettiğini bizzat bana iletti, yazdım.
Belediyeye ait arazinin de solunda tartışmalara neden olan 'hali arazi' var.
İşte bu hali arazi de resmi olarak talep edildi..
Hani, Sucuoğlu imzası ile Bakanlar Kurulu'na getirilen önerge ile…
Hem belediyeye ait arazi, hem de söz konusu hali araziden sonra spor kulübünün arazisi başlıyor.
Ayorgililer diyor ki "Hem belediyeye ait araziyi talep eden hem de hali araziyi isteyen otel bundan sonra da herhalde spor tesislerimizi de bünyesine katmak isteyecek"…
Zaten bir sözleşme ile spor tesislerinin de otel bünyesine katılacağı iddiası dilden dile dolaşıyor.
Durum bundan ibaret…
***
Bu gelişmeleri üzerine dün Kıbrıs Postası’na konuşan dönemin Turizm Bakanı Faiz Sucuoğlu, Mete Adanır Stadyumu ve Balıkçı Barınağı ile ilgili “kasti spekülasyon yapıldığını” iddia ediyor.
İyi de Sayın Sucuoğlu, biz spor tesisleri verilecek diye yazmadık ki!..
Yazdığım bütün habere bakın okuyun, arşiv oradadır!
Bizim yazdığımız haberlerde hali araziden bahsediliyor.
Hatta harita da yayınladık ve gösterdik.
Artı, resmi önergede de parselin numaraları yazıyor.
Spor tesislerinin de elden gideceği endişesi Ayorgililerin kendi şüpheleri…
Ve bunda da haksız değiller!..
Neyse devam edelim…
Başka ne diyor Sucuoğlu dünkü haberde?
“Biz o önergeyi, Bakan Akansoy’un verdiği görüş üzerine iptal edeli neredeyse ay oluyor. YENİDÜZEN Gazetesi özür dilemeli”
Allah Allah!..
Neden özür dileyecekmişiz ki biz?
Yasa dışı bir girişim ile devlete ait hali araziyi bir otele devretmek istediğinizi ortaya çıkardık diye mi?
Evet bu önerge CTP'li bakanların “hayırı” ile Bakanlar Kurulu'ndan geçmedi, doğru.
Zaten bunu ilk günden beri yazıyoruz, söylüyoruz.
Hayır, hatamız nerede açık açık söylese ya!..
Neden özür dilememiz lazım?
Özür dilemesi gereken sizsiniz Sayın Sucuoğlu, kusura bakmayın!
Devlete ait bir araziyi yasa dışı olduğunu bile bile Bakanlar Kurulu’na önerge getirerek bir özel şirkete devretmek isteyen sizsiniz!..
Ve evet, buna karşı çıkan da biziz!..
İşlerin bu duruma geleceğini hiç beklemiyordum açıkçası…
Bu durumdan aşırı rahatsız olan UBP'lilerin çirkinleşeceği, sahte yazışmalar hazırlayarak sağa sola çamur atmaya yelteneceğini hiç düşünmemiştim.
Dün ve önceki gün işittiğim gelişmeler UBP'de bu konuda büyük bir paniğin olduğunu gözler önüne seriyor.
Öyle şeyler yazmaya, öyle ısmarlama haberler yayınlamaya başladılar ki acımamak elde değil.
Ama boşuna uğraşıyorlar, halk her şeyi gördü, okudu.
Kimin ne yapmaya çalıştığı da ortada…
Bu konuda hem benim şahsıma, hem de bu yasadışı devire karşı çıkan CTP'ye karşı kara propaganda girişimi olduğunu da görüyorum.
Ancak bu çirkinliğe yeltenenleri kendi çirkeflikleri ile baş başa bırakmayı tercih ediyorum.
Evet, başından beri aynı şeyi yazdım, söyledim.
Bu durum Faiz Sucuoğlu'ndan öte bir durumdur!
Bu durum doğrudan UBP lideri Hüseyin Özgürgün'ün konusudur.
Ve iddialar, elimizdeki bilgiler, yaşanan paniği de anlayışla karşılamama neden oluyor.
Bu konuyu daha fazla kaşımak UBP'ye ve liderine çok daha fazla zarar verecek bu çok açık…
Bunu yapmak, ileriye taşımak isteyenler varsa devam edebilirler.
Buradan açık çağrı yapıyorum, pilavdan dönenin kaşığı kırılsın!..
Biz yasadışı her türlü girişimi haber yapmaya, kamuoyu bilgisine getirmeye devam edeceğiz.
Varsın birileri bundan rahatsız olsun, hiç fark etmez!
Bizi yolumuzdan çıkarmaya çalışanların yürüdüğü kirli yolu ifşa etmekten de çekinmeyeceğiz.
Hodri meydan!
-------------------------------------------------------------------
Yatırım düşmanı (!)
Bir de bu çıktı!..
“Yatırım düşmanı”…
Gülsem mi ağlasam mı bilemedim.
Devlete ait arazilerin yabancı sermeye gruplarına devredilmek istenmesine, hatta bunu YASA DIŞI olduğunun ortaya çıkmasına karşı çıkmanın cezası “yatırım düşmanı” ilan edilmek oldu…
Bir durumun YASA DIŞI olması hiç mi ilgilendirmiyor sizi?
Hiç detaya girecek değilim, ben söze değil söyleyene bakarım dostlar!..
Bizler YASA DIŞI her faaliyeti haber yapmaya, halkın bilgisine getirmeye devam edeceğiz.
Varsın, kurtlar ulusun, hiç fark etmez!..
Yasadışı işleri savunan “yatırım sevdalılarına” duyurulur.