Gerçekten çok merak ettiğim konular var...
Mesela Erhan Arıklı bakanımız dedi ki, “Kıb – Tek’te mafyanın kökünü kazıyoruz!”...
-*-*-
Kıb – Tek’te mafya?
Sevgili bakan keşke iki hafta sonra bir basın toplantısı düzenlese!
Neden mi iki hafta?
Çünkü bugün Brüksel’e gidiyorum; KKTC’deki elektrik sorununu görüşeceğim!
Şaka şaka!
Haftaya da iki gün Amsterdam’da olacağım!
Orada da “ihaleden rüşvet nasıl alınır” kursu var!
Şaka tabii ki!
Yani döndüğüm zaman Sayın Arıklı basın toplantısı düzenlerse veya programıma konuk olursa, “Kıb – Tek’e çöken mafya kim?” sorusunu doğrusu sormak isterim!
-*-*-
Gerçekten kimdir bu mafya?
Filancanın emriyle, en az beş kez bu ülkeye normalinden çok pahalıya akaryakıt kazıklayan şirket mi?
Filanca kimdir?
Şirketin sahipleri kimdir?
Kimin yakınıdır?
Yoksa mafya başkası mıdır?
-*-*-
Bu soruların yanıtları sizce önemli değil mi?
Kıb – Tek’ten uzun süre sorumlu olan bakan, bu kurumun mafyanın elinde olduğunu söylüyor...
Ve ülkede hemen hemen kimsenin umurunda değil!
Ne acı!
Biz de fahiş elektrik fiyatlarını ödemeye devam edelim!
-*-*-
Tutder Başkanı Engin Yeşilada dün konuğumdu...
Mesele yerli üretime de geldi...
Bir şirketimiz yerli patates işliyor...
Hükümet, yerli üretimi tabii ki desteklemeli...
Ama bu destek, ithalatçıya, “sen bizim yerli üretim patatesten yapılan parmak patatesi alacaksın ve aldığın kadar da dilersen ithal edebilirsin” şartıyla verilmemeli!
Yeşilada bunu anlatırken, yerli üretim patatesimizin gerçekten çok kaliteli olduğunu ama kızartma maksatlı parmak patates şeklinde satılamayacağını, mutlaka ihraç edilmesi gerektiğini gayet net bir şekilde açıkladı.
-*-*-
Peki nasıl ihraç edeceğiz?
Bu konuda özellikle AB ile kim temas kuracak?
Kim temas kurmalı?
Uç Beyi Ersin Gazi tabii ki!
Ersin Gazi, bu işlerle ilgilenebilecek tek kişidir...
Makam açısından tabii ki...
Ama O ne yapıyor?
Yeşilada’nın da dediği gibi, Türkiye’de köy köy merasimcilik oynuyor!
-*-*-
Üstüne bir de hamaset hamaset hamaset!
Oysa, Güney’den gelen Rum turistlerin bu gelişlerini artırmak ve hızlandırmak da O’na düşen görevler arasında...
Gidecek, Anastasiadis ile konuşacak, temsilcilieri görüşecek, anlatacak ve geçişler artırılacak, hızlandırılacak...
-*-*-
Yeşilada rakam verdi; yılın ilk yedi ayında ülkeye uçakla gelen turist sayısı 6 bin küsurat...
Güney’den gelenlerin sayısı ise bir milyon 700 bin küsurat!
Güney’den gelenler, marketçinin, eczacının, lokantacının özellikle de geçiş noktalarına yakın benzincinin resmen ilacı!
Ersin Gazi mi?
Hamaset hamaset hamaset!
-*-*-
Haaa bir de dün yine yumurtladı!
Dedi ki, “... Federaysoncuların hedefi, Türkiye’nin garantörlüğünü sonlandırmak!”...
Oysa bu söylediği külliyen yalandır!
(Külliye de pek yakında yalan olacak, çünkü yapacak para yok ki o da ayrı bir mesele!)
-*-*-
Neden Ersin Gazi’nin söylediği doğru değildir?
Çünkü, Türkiye’nin garanti ettiği, “Kıbrıs Cumhuriyeti ve bu cumhuriyetin bölünmezliği”dir... Türkiye Enosis ve Taksim’i engellemek için imza atmıştır...
Yani, Kıbrıs’ta aslında egemen eşit ayrı bir devlet isteyen Ersin Gazi’nin ilk başta yapması gereken, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bölünmezliğini garanti eden Türkiye’nin bu hakkını, öteki ikisiyle birlikte kaldırmaktan geçmelidir...
Eşit egemen devlet isteyen biri, önce garantilere karşı olmalıdır!
Bu konuda bile saçmalık, bu konuda bile maskaralık!
Ve cehalet!
-*-*-
Neyse ben uçar; Larnaka – Atina – Brüksel...
Gördüklerimi sizlerle de paylaşacağım...
TPIC’in gadohisi var mı sayın hukukçular?
Akaryakıt temininde TPIC’e geri dönmüşüz!
Helal!
KKTC’nin Sayıştay’ı, 24 Ocak’ta Kıb – Tek Yönetimi’ne bir mektup yazarak, raporunu bildirmiş ve demiş ki, “... beööööö TPIC’e ihalesiz taşıtmak, Kamu İhale Yasası’na aykırıdır...”
-*-*-
Yasaya aykırı olmak ne demek?
Polis Genel Müdürlüğü’ne, Başsavcılık dairemize sormak isterim!
“Seyrüseferin tarihi bittiğinde bin TL ceza yazmak” mıdır yasaya aykırı olmak?
-*-*-
Yemin ederim yapmayacaktım ama yapacağım; bugün Brüksel’e gidiyorum... Cuma günü döneceğim... 6 Kasım Pazar günü Büyük Av başlıyor ve avlanma ruhsatını nah çıkarıyorum!
-*-*-
Yakalarsanız ceza yazacaksınız değil mi?
Neden?
Avlanma ruhsatınız yoksa, tüfeğin gadohisi yoksa “yasadışı”dır da ondan değil mi?
-*-*-
Peki, koskoca Sayıştay diyor ki, TPIC ile ihalesiz yakıt taşımak olmaz!
Buna rağmen, devam mı diyorsunuz?
Sunat Atun da “ben haklıydım” mı diyor?
Peki, bir tek seyrüseferi yenilemeyi unutmak mı çok büyük bir suçtur bu saçma sapan devletinizde?
-*-*-
Bu arada Uç Beyi Ersin Gazi demiş ki, “Sakın Sayıştay Raporu’nu yerel seçimlerden önce açıklamayın, UBP tek belediye kazanmaz!”...
Neden mi?
Nedenini herkes biliyor be canım!
Gadohisiz tüfek!
-*-*-
Gadohi ne midir?
Av tüfeği bulundurma ruhsatı be canım!
Kovduk mu kovmadık mı? Türküdük ve yaladık mı? Durum nedir?
(Fotoğraf: BM / John Isaac)