▶ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, Mayıs – Haziran enflasyon rakamları açıklanmadan asgari ücret için yüzde 10-11 hayat pahalılığına göre brüt 14 bin 800 TL rakamını verdi.
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Türk Lirası’nın döviz karşısındaki değer kaybı, hayatı günden güne daha da pahalı hale getirmeye devam ederken, geçim sıkıntısı çeken ve ayın sonunu getiremeyen vatandaş, asgari ücrete zam yapılacağı günü iple çekiyor. Ekonominin kötü durumda olduğunu öne süren işverenler ise
rakamsal olarak yeni asgari ücreti konuşmanın “erken” olduğuna vurgu yapıyor, konuyu şu anda tartışmaya açmanın piyasadaki fiyat dengesini etkilediğini ifade ediyor.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında hayat pahalılığı oranının yüzde 10-11 olduğunu dile getirerek henüz komisyon toplanmadan rakam verdi, brüt rakamın 14 bin 800 TL olabileceğini işaret etti.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda temsil edilen işçi ve işveren tarafı ise, şu anda bir rakam telaffuz edilmesinin doğru olmadığına dikkat çekti.
Komisyonda işçi tarafını temsil eden Hür-İş Federasyonu Genel Sekreteri Ali Yeltekin YENİDÜZEN’e yaptığı değerlendirmede, Mayıs ve Haziran aylarının hayat pahalılığı oranının görülmeden yapılacak bir asgari ücret artışının kısa sürede eriyip gideceğini ve asgari ücretlinin sefalete sürükleneceğini söyledi.
İşveren Sendikası Başkanı Metin Arhun da, rakamsal olarak yeni asgari ücreti konuşmanın “erken” olduğuna vurgu yaptı, konuyu şu anda tartışmaya açmanın piyasadaki fiyat dengesini etkilediğini ifade etti.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda yer almayan Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu’nun (DEV-İŞ) Başkanı Koral Aşam ise yalnızca asgari ücret artışının yeterli olmadığını, stabil para birimine geçiş için çalışmaların başlaması gerektiğine dikkat çekti.
Taçoy rakam verdi: “Yeni asgari ücret brüt 14 bin 800 TL olabilir”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy geçtiğimiz gün katıldığı bir televizyon programında beklenen hayat pahalılığının yüzde 10-11 olduğunu, bu oranlara bakıldığı zaman yeni asgari ücretin brüt 14 bin 800 TL olabileceği açıklamasını yapmıştı.
Programdan bir gün sonra da Meclis Genel Kurulu’nda da bu konuya değinen Taçoy, asgari ücretin olumlu ve olumsuz yanlarının beraber değerlendirilmesi gerektiğini kaydetmiş, Kamu çalışanlarına verilecek hayat pahalılığının altında olmayacak bir artışı asgari ücrete verme hedefinde olduklarını söyleyen Taçoy, sigortaların artı pozisyonunu artırmak istediklerini belirtmişti.
Hür-İş Federasyonu Genel Sekreteri Ali Yeltekin:
“Yapılmaya çalışılan bir şark kurnazlığıdır”
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda işçi tarafını temsil eden Hür-İş Federasyonu Genel Sekreteri Ali Yeltekin, Mayıs ve Haziran aylarının hayat pahalılığı oranının görülmeden yapılacak bir asgari ücret artışının kısa sürede eriyip gideceğini söyledi.
Yeltekin şu ifadelere yer verdi:
“Çalışma Bakanı’nın yangından mal kaçırırcasına girişimler yapması, son günlerde bir fiyat artışlarına neden oldu. Bakanımız tecrübeli bir siyasetçi, peki ya hayat pahalılığı öngörülen rakamdan daha yüksek çıkarsa ne olacak? Bu durum psikolojiktir. Bakanın açıklamasını doğru bulmadım.
Komisyon 15 kişilik bir grupla çalışıp karar alıyor. Bakan bunu ortaya koyarken hem suni bir gündem ve pahalılık yarattı. Şu anda hesapta olmayan bir zamla karşı karşıyayız. Haziran ayında söylenildiği gibi bir döviz kriziyle karşı karşıya kalırsak, Mayıs ve Haziran ayındaki hayat pahalılığı oranı artacak. Kamu görevlilerine hayat pahalılığını verirken, o günkü orana göre hesaplanırsa, makas yine açılacak. Şu anda yapılmaya çalışılan bir şark kurnazlığıdır. Mayıs ve Haziran aylarının hayat pahalılığı oranı görülmeden yapılacak bir asgari ücret artışı eriyip gidecek. Bu durum yaşanırsa, komisyon 3. kez toplanmayacak. Asgari ücretli de yeniden sefalete sürüklenecek. Mayıs ve Haziran ayının hayat pahalılığı oranı yok sayılacak, asgari ücretlilere bu hesaplanmadan artış yapılacak ama Temmuz’da da kamu görevlileri o orana göre artış alacak. Biz bunu kabul etmiyoruz.”
İşverenler Sendikası Başkanı Metin Arhun:
“Konuyu sürekli olarak konuşmak piyasadaki fiyat dengesini etkiliyor”
İşverenler Sendikası Başkanı Metin Arhun, rakamsal olarak yeni asgari ücreti konuşmanın “erken” olduğuna vurgu yaptı, konuyu şu anda tartışmaya açmanın piyasadaki fiyat dengesini etkilediğini söyledi.
Arhun şu değerlendirmeyi yaptı:
“Mayıs ayında başlayacağı söylenen toplantılar asgari ücreti belirlemek için yapılacak toplantılar değil, izlenebilecek yol haritası hakkındaki toplantılardır. Bu konuda henüz bize bir davet gelmiş değil. Yasalarımızda asgari ücretin belirlenmesi için uygulanan prosedür ve belirlenen tarihler bellidir. Muhtemelen de hem Türkiye’deki seçim, hem de ülkemizdeki ara seçimin geçmesi beklenecek.
Bu tarihin çok öncesinden bu konuyu gündeme almak piyasadaki tüm fiyat dengesini belirliyor ve firmalar nasıl olsa maaşlar artacak düşüncesiyle fiyat artışı yapıyor. Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı olduğu sürece asgari ücretler de artacaktır. Bu, tartışmasız bir gerçek ve dünyanın her yerinde de böyledir. Ama bunu şimdiden konuşmak hem zaten bu döviz krizi ortamında moralleri bozuyor, hem de piyasadaki fiyat dengesini artırıyor. Bakanımız tecrübeli bir siyasetçi, böyle bir ortamda hele de komisyon toplanmadan rakam vermesi yanlış. Bu konuda oldukça hassas olmak lazım…”
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ) Başkanı Koral Aşam:
“Stabil para birimine geçiş için çalışmalar yapılmalı”
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu’nun (DEV-İŞ) Başkanı Koral Aşam ise, yalnızca asgari ücret artışının yeterli olmadığını, stabil para birimine geçiş için çalışmaların başlaması gerektiğine, bunun için de siyasi iradeye ihtiyaç olduğunu söyledi.
Aşam şu değerlendirmeyi yaptı:
“Asgari ücret şu anki açlık sınırının çok altında... O yüzden DEV-İŞ olarak bizler masanın bir an önce toplanması ve yeni asgari ücretin belirlenmesi gerekiyor. İstatistik Kurumu rakamları açıklıyor ama sokaktaki etiket fiyatlarıyla bu rakamlar tutmuyor. Yaşanan bu hayat pahalılığı karşısında yalnızca asgari ücretin düzenlenmesi çok da anlamlı olmaz, bunu geçmişte de defalarca gördük. Bizim artık oturup etraflıca stabil bir para birimine geçiş yapmamız için çalışmalar yapmamız gerekiyor. Bunun için de siyasi irade şart. Hükümet edenler ne yazık ki, toplumun genelini değil de, yalnızca kendilerine oy verenleri düşünüyor. Bu bakımdan da partililerine istihdam alanı yaratıyor.”