Aşırı sıcaklara rağmen kazılara devam…

Sevgül Uludağ

 

Sıcaklığın aşırı nemle birleşmesiyle birlikte hissedilen sıcaklıkların çok yüksek olduğu ve sık sık sağlık konusunda uyarıların yapıldığı ülkemizde, Kayıplar Komitesi kazılarına kesintisiz devam ediliyor. Açık havada, kızgın güneş altında zorlu bir süreç yaşamakta olan arkeologlarımız, şirocularımız ve diğer kazı çalışanları,  yaz döneminde de kesintisiz çalışmayı sürdürüyor.

Kayıplar Komitesi Kazılar Koordinatörü Antropolog Okan Oktay’dan aldığımız bilgilere göre, Gönyeli, Lapta, Minareliköy, Siskilip, Demirhan, Galatya, Kutrafa ve Larnaka’da kazılar devam ediyor.

Gönyeli’de dört yıl önce bir okurumuzun vermiş olduğu bilgiler üzerine ziyaret etmiş olduğumuz bir bölgede, ulaşılan yeni bilgiler üzerine kazı başlatılmış bulunuyor.

Lapta’da iki bölge kazılar devam ederken, Minareliköy’de de bir okurumuzun gösterdiği bir alanda bir “kayıp” şahıstan geride kalanlara ulaşılan kazı devam ediyor. Minareliköy’de (Neahorgo Kitrea) Minareliköy ile Değirmenlik (Kitrea) arasında bir bölgede bir de kuyu kazısı yürütülüyor.

Galatya’da gölde üç “kayıp” şahıstan geride kalanlara ulaşılan kazı da genişletilerek devam ettiriliyor.
Demirhan’da (Trahoni – Tirfon) bir kuyu kazısı devam ederken, Kıbrıs’ın güneyinde de Kutrafa’da ve Larnaka’da da bir kuyu kazısı sürdürülüyor.

Tüm kazı ekiplerindeki arkeologlarımıza, şirocularımıza ve diğer çalışanlara bu aşırı sıcaklarda “Çok kolay gelsin” diyoruz.

 

------------------------------------------------------------------------------------------------

Okurlarımız 2011 yılında Gönyeli’deki olası gömü yerleri için ne demişti?

Okurlarımız Haziran 2011’de Gönyeli’deki olası gömü yerleri konusunda ayrıntılı bilgi vermişler, Kayıplar Komitesi yetkililerini sözü edilen bölgeye 6 Haziran 2011 tarihinde götürerek onlara bu olası gömü yerlerini göstermiştik… Haziran 2011’de bu sayfalarda okurlarımızın söylediklerini şöyle aktarmıştık:

“Dağda öldürülenleri kamyonla getirip Gönyeli’ye gömmüşler...”

Bir okurumuz şu bilgileri paylaşmak istediğini söyledi:
“Ben aslen Gönyelili değilim. Ancak Gönyeli’den çok yakın bir arkadaşımın bana anlattıklarını size aktarmak istiyorum ki kayıpların bulunmasına bir nebzecik da olsa, katkım olabilir belki... Bu yakın arkadaşım 1974’te 8 yaşındaydı. Bana anlattığına göre, o günlerde dağda öldürülen Kıbrıslırumlar’ı kamyonlarla Gönyeli’ye getirmişler ve şu anda “Yeni Kent” olarak bilinen bölgede bir yerlere gömmüşler. İki yerden söz edilmektedir. Birinci yer, benzincinin arkasında olan bir bölgedir. Bu bölgede bazı efgalipto ağaçları vardır. Efgaliptoların civarına gömülmüşler. Efgaliptoların yanında şu anda büyük bir inşaat devam etmektedir. İkinci yer ise, yine bu bölgenin ilerisinde bir takım arsalar açıldı, bir roundabout vardır fakat çevrede ev falan yoktur, arsalar vardır. Roundabout’un yanında durup Lefkoşa’ya doğru baktığınızda, sol tarafta efgaliptolar var, orada dere da vardır. Bu iki bölgeyi lütfen Kayıplar Komitesi yetkilileri bir araştırsın bakalım Gönyelili yakın arkadaşımın hatırladıkları doğru mudur...”

Bu okurumuza sonsuz teşekkürler. Hatırlanacağı gibi, Temmuz 2007’de bu sayfalarda bazı okurlarımızın ihbarlarına yer vermiş ve  bir okurumuzun anlattıklarını bu sayfalarda Temmuz 2007’de şöyle yazmıştık:
“1974’ün Ağustos ayında – sanırım Ağustos sonları idi – yaşları 16 ile 60 arasında değişen, 40-50 kişilik bir Kıbrıslırum grubu, Gönyeli’ye getirilmişti... Bunlar sanırım Alayköy-Havaalanı civarında tutuklanmıştı. Bu Kıbrıslırumlar, Gönyeli’deki Vatan kışlık sinemasına konmuştu. Bir süre sonra bu insanların Gönyeli futbol sahası altındaki dere yatağına gömüldüğünü duyduk...”

Aynı okurumuz, sözlerine devamla şöyle dedi:
“Gönyeli’de şimdiki Yenikent civarında da 1974’ün sıcak günlerinde bazı Kıbrıslırumlar’ın ölülerine rastlamıştık. Bunların ayakkabıları yoktu. Belli ki öldürüldükten sonra, ayakkabıları alınmıştı. Bunların nereye gömüldüklerini bilmiyoruz...”

Bu konuda daha ayrıntılı bilgi sahibi olan okurlarımızı, isimli veya isimsiz olarak 0542 853 8436 numaralı telefondan beni aramaya davet ediyorum...”

(YENİDÜZEN – Haziran 2011)