Şubat 2006’dan beri çeşitli eylem ve etkinliklerle ortaya konan “çözüme giden süreçte: Askersiz Lefkoşa” talebi, bugün kitlelerce tartışılan, kabul gören önemli bir noktaya geldi.
“Askersiz Lefkoşa” talebiyle on birinci kez eyleme giderken yeniden diyoruz ki:
“HEMEN ŞİMDİ ASKERSİZ LEFKOŞA!”
Askersiz Lefkoşa, askersiz Kıbrıs taleplerimizi bir kez daha sokakta ortaya koymak için Askersiz Lefkoşa İnisiyatifi olarak 27 Şubat 2016, Cumartesi saat 14:30’de ara bölgede Ledra Palace önünde buluşup birlikte bizi ayıran ateş-kes hattına paralel yürüyüp 15:00’de Sarayönü Meydanından geçip, 15:30’da Ledra (Lokmacı) ara bölgede basın açıklaması yapacağız… Anti-militarist mücadelede taraf olan tüm siyasi parti ve örgütleri aramızda görmeyi umuyoruz…
Bu amaçlar 22 Şubat Pazartesi günü saat 18:30’da ara bölgedeki Dayanışma Evinde (Home for Cooperation) bir araya gelerek Cumartesi günü neler yapacağımızı konuşacağız, Kıbrıs’ın her iki yanındaki tüm örgütleri ve anti-militarist aktivistleri davet ederiz…
On birinci kez sokakta bir araya gelmeye hazırlanırken diyoruz ki:
“Neden bu şehir sınırlar tarafından bölünüyor?
Gerçekten birbirimize zarar vermek istiyor muyuz?
Gerçekten bu kadar farklı mıydık yoksa öyle olmamız mı öğretildi bize?
Bu şehir farklı dillerde konuştuğumuz için bölünmedi; bu bölünme rakip elitlerin arasındaki bir güç oyunun sonucuydu.
Bazıları tüm adanın iktidarını paylaşmaktansa, adanın yarısında bütün iktidara sahip olmayı tercih ettiler.
Günlük hayatımız onların keyfine bağlı değildir. Sözde bizi korumak adına varlığını sürdüren 5 farklı ordunun silahlarını üzerimize doğrulttuğu sürekli bir tehdit altında yaşamak zorunda değiliz.
Bir avuçluk yerde bütün ordularını sığdıracak yer buluyorlar ama biz bir araya gelmeye çalıştığımızda yolu kapattığımızı söyleme cesareti buluyorlar.
Tüm milliyetçi ve emperyalist ordulara, sömürge dönemi sonrası ve ittifak ordularına ve devletlerin bastırma mekanizmaları ve otoriter kurumlarına karşıyız. Asla ve hiçbir yerde kimse güç elitlerinin askeri olmamalı.
Orduların bizden çaldıklarını, şehrimizi, mahallelerimizi ve hayatımızı geri alma zamanıdır.
Tüm halkımızı bize katılmaya çağırıyoruz…”