Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, Kıbrıs’a yönelik pozisyonlarının değişmediği yönündeki düşüncesini bir mektupla bildirdi.
Avrupa Birliği (AB), “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararları ve AB’nin dayandığı ilkeler uyarınca, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü için, BM himayesindeki müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlamasını” istedi.
Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis’e bir mektup göndererek düşüncelerini paylaştı.
Fileleftheros gazetesi “(AB) İki Devlete Son Veriyor- Charles Michel’den Anastasiadis’e Mektup” başlığı ile gelişmeyi manşetinden duyurdu. Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’in mektubu ile birlikte, AB’nin, Kıbrıs sorununun çözüm şekli konusuna yönelik pozisyonunu netleştirdiğine dikkat çekildi.
Mektupta neler var?
Avrupa Birliği, Kıbrıslı Türk lider Ersin Tatar’ın “Egemen eşitlik temelinde iki devlet arasında iş birliği” diye seslendirdiği formülün kabul edilmediğini duyurdu.
Michel mektubunda, Avrupa Birliğinin “BM Güvenlik Konseyinin ilgili kararları ve AB’nin dayandığı ilkeler uyarınca, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü için, BM himayesindeki müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlamasına ilişkin taahhüdünü teyit etme fırsatı yakaladığını” yazdı.
Michel “AB’nin, müzakerelerin desteklenmesi için aktif bir rol oynamaya hazır olduğunu” da dile getirdi.
Fileleftheros gazetesine göre Michel mektubunda kısaca şunları yazdı;
“Avrupa Birliği ve üye devletleri, Kıbrıs’ın yanındadır aynı zamanda sarsılmaz bir dayanışma ve destek ifade ettiler. Kısa süre önce, Avrupa Konseyi, 10 ve 11 Aralık tarihlerinde Türkiye’nin kapalı bölge Maraş’taki tek taraflı faaliyetlerini kınadı ve BM Güvenlik Konseyinin 550 ve 789 sayılı kararlarına tam anlamıyla saygı duyulmasını istedi. AB’nin Maraş’ın statüsüne ilişkin tezi istikrarlı ve nettir. AB, BM Güvenlik Konseyinin 550 ve 789 sayılı kararlarına göre hareket etmektedir.
BM Güvenlik Konseyi Maraş’ın statüsünün önemini defalarca vurguladı ve ilgili kararlara uygun olmayan eylemlerden kaçınılması gerektiğini yineledi. ΒΜ gibi, Avrupa Birliği de Maraş’taki mevcut durumla ilgili olarak Türkiye hükümetini sorumlu tutuyor.”
Michel mektubunda son olarak ise “Doğu Akdeniz’deki istikrarlı ve güvenli bir ortamın aynı zamanda bölgenin tüm ortakları arasındaki karşılıklı faydalı ilişkilerin ve işbirliklerinin gelişmesinin, AB’nin stratejik çıkarına yönelik olduğunu” sözlerine ekledi.