Kayıplar Komitesi’nin Ayakebir’de (Dilekkaya/Aya) geçtiğimiz aylarda yürüttüğü ve bir süreliğine ekinlerin biçilmesi maksadıyla ara verilmiş olan kazılara yeniden başlandığı öğrenildi. Bu kazılarda dört “kayıp”tan geride kalanlara ulaşılmıştı... Şimdi aynı kazı, ekinler biçilmiş olduğu için genişletilerek devam edecek ve bu alana başka “kayıplar”ın gömülmüş olup olmadığı araştırılacak...
Kayıplar Komitesi’nin adamızın kuzeyinde ve güneyinde yürütmekte olduğu kazılarda gerek 1963-64, gerekse 1974’te “kayıp” edilmiş olan Kıbrıslıtürkler’le Kıbrıslırumlar’ın gömü yerleri aranıyor...
Kayıplar Komitesi’ne bu konuda yardımcı olmak isteyenler 181 ihbar hattını kullanarak, isimli veya isimsiz olarak bildiklerini paylaşabilirler...
Konuyla ilgili olarak bizi de isimli veya isminizi vermeden arayıp, bildiklerinizi paylaşabilirsiniz. Telefon numaramız 0542 853 8436’dır.
KAZILARDA SON DURUM...
Bu hafta yürütülmekte olan kazılarla ilgili olarak Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Ofisi Kazılar Koordinatör Yardımcısı Arkeolog Erge Yurtdaş’tan aldığımız bilgilere göre, son durum şöyle:
*** Omorfo/Güzelyurt: 1974 kaybı bir Kıbrıslırum'un portokal bahçelerinde kamışların arasında gömülü olduğu bilgisi doğrultusunda başlatılan kazılar sırasında dağınık şekilde insan kalıntılarına rastlanmış ardından kayıp şahsın gömü yeri tespit edilmiştir. Kazı çalışmaları genişletilerek devam etmektedir.
*** Petra tu Digeni/ Yeniceköy: 1974 kaybı 2-8 Kıbrıslırum'un ovalık bir arazide, zeytin ağaçları ve çevresinde gömülü olduğu bilgisi doğrultusunda başlatılan kazı çalışmalarında insan kalıntılarına ulaşılmıştır. Çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir.
*** Ötüken/Spatharikon; 1963 kaybı üç Kıbrıslıtürk'ün kumluk ve ormanlık bir arazide gömülmüş olduğu bilgisi ile başlatılan kazı çalışmaları halen devam etmektedir.
*** Esentepe/Ayios Amvrosios/Ayguruş; Duyarlı bir vatandaşın, bölgede insan kemiği bulup, komiteyi bilgilendirmesi üzerine başlatılan kazı çalışmalarında, dağınık insan kemiklerine ulaşılmış ve çalışmalar sistematik şekilde devam etmektedir.
*** Dilekkaya/Ayakebir/Aya; 1974 kaybı 1 veya 3 - 4 kişinin derenin çevresinde gömülmüş olduğu bilgisi ile yapılan ziyaret sırasında yüzeyde insan kemiğine rastlanması üzerine kazı çalışmaları gerçekleştirilmişti. Bu alanda dört kişiden geride kalanlara ulaşılmıştır... Kazı çalışmalarının genişletilebilmesi için, ekili tarlaların sürülmesi beklenmiştir. Tarlaların hasadının gerçekleştirilmesinin ardından arazide kazı çalışmaları tekrardan başlatılmıştır.
*** Templos/Zeytinlik/Temroz: 1974 kaybı bir grup Kıbrıslırum'un harnıp ağaçlarının çevresinde gömülmüş olduğu şüphesiyle başlatılan kazı çalışmaları tüm hızıyla devam etmektedir.
Dillirga bölgesinde 1964’te bombardımanda öldürülen nörsler için yeni kazılar...
Kıbrıs Cumhuriyeti İnsani İşler Komiserliği, 1964’te Türkiye’nin savaş uçaklarının Dillirga bölgesini bombardımanı esnasında öldürülmüş olan ve çeşitli yerlere gömülmüş bulunan “kayıtsız kayıplar”ın gömü yerlerini araştırmaya devam ederken, Baf mezarlığında Dillirga bölgesinde öldürülmüş olan nörsler için yeni bir kazıya başlandı. Kazıya Baf mezarlığında geçtiğimiz Cumartesi günü başlandığı da belirtildi.
Kıbrıs Haber Ajansı’nın haberinde özetle şöyle denildi:
“Kıbrıs'taki İnsani İşler Komiserliği, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin çalkantılı döneminde hayatını kaybeden insanların kalıntılarına ulaşma ve tanımlama programı kapsamında cumartesi günü Baf Mezarlığı’nda kazılar gerçekleştirdi.
İnsani İşler Komiserliği’nden Ksenofontas Kallis, Kıbrıs Haber Ajansı’na (KHA) yaptığı açıklamada, kazıların Ağustos 1964'te Türk Hava Kuvvetleri tarafından bölgenin havadan bombalanması sırasında Kıbrıs'ın kuzeybatı kıyısındaki Dillirga bölgesinde kurulan Başiyammos Sahra Hastanesi’nde ölenlerle ilgili olduğunu söyledi.
Yetkili, beş kişiden oluşan bir grup gönüllü hemşirenin yakındaki savaş alanlarında yaralananları yerinde tedavi ettiğini açıkladı.
9 Ağustos'ta hastane, Türk Hava Kuvvetleri tarafından napalm bombalarıyla vuruldu. Kallis, bunun sonucunda hastanede tedavi gören kişilerin hayatlarını kaybettiklerini ve naaşlarının parçalarının bölgeye dağıldığını söyledi. Kurbanlara ait kalıntılar, kazıların yapıldığı yerin bulunduğu Baf Mezarlığına gömüldü.
Kallis, şu anda dört mezar olduğunu belirtti: Üzerinde hemşirelik ekibine ait iki isim bulunan bir mezar ve üç ayrı mezar.
İki yıl önce, eski Başiyammos Sahra Hastanesi’nin yerinde kazılar yapıldı ve kemiklerle birlikte bir krater keşfedildi. Yapılan tespitlerde bazı kemik parçalarının sağlık personeline ait olduğu tespit edildi.
Yetkili, "Şimdi içinde ne olduğunu görmek için dört mezardan ikisinde kazı yapıyoruz" dedi.
Kazıdan sonra kemiklerin antropolojik laboratuvara nakledildiğini, temizlenip herhangi bir yaralanmanın olup olmadığının incelenmesinin yanı sıra yaşının tahmin edildiğini belirtti. Bu işlemler sonrasındaysa örnekler Kıbrıs Nöroloji ve Genetik Enstitüsü'ne gönderiliyor.
Kallis, "Yakında bir veya iki ay içinde bazı sonuçlara ulaşacağımızı umuyorum" dedi.
KHA'ya konu hakkında konuşan Cumhurbaşkanlığı Komiseri Fotis Fotiu, Baf’taki kazının Başiyammos’ta başlayan "kazıların tamamlanması için gösterilen çabanın devamı olduğunu" söyledi.
Fotiu, bu kişilerin kayıp kişiler listesinde yer almadığını ve "akrabalarının halâ izini sürdüğü '63-'64 ve '74 dönemlerinde hayatını kaybedenlerin arasında" yer aldığını belirtti.
Fotiu, Kıbrıs Cumhuriyeti programının neredeyse tamamlandığını ve önümüzdeki 1-2 ay içinde bu kazıların da tamamlanacağını belirtti.
(Kıbrıs Haber Ajansı – 27.6.2022)
CYPRUS MAIL’IN HABERİ...
Öte yandan Cyprus Mail ise aynı haberde başka ayrıntılara da yer verdi. Cyprus Mail’in yazdığına göre, bir Birleşmiş Milletler raporunda Dillirga’daki Türk savaş uçaklarının bombardımanı ve Kıbrıslıtürk mücahitlerle çatışmalarda 53 Kıbrıslırum’un öldürüldüğü, 125 Kıbrıslırum’un da yaralandığı belirtiliyor... Cyprus Mail’e göre ölenlerin 28’i ve yaralıların da 56’sı sivillerdi... Cyprus Mail, sözkonusu raporda Kıbrıslıtürkler’in bu çatışmalarda kaç kişi kaybettiklerinin belirtilmediğini yazdı. Üç gün süren bombardıman ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, çatışmaların durdurulması ve ateşkese gidilmesi çağrısını 10 Ağustos 1964’te yapmıştı ve böylece bölgede ateşkese gidilmişti...