Azınlık hükümeti ve siyasi ahlâk

Tayfun Çağra

Nasıl bir meclis, nasıl bir hükümet!

Meclisimiz toplanamadan tatile girdi.

Neden?

Çünkü azınlık hükümetinin vekilleri ve dışarıdan destek veren vekiller özellikle Koral Çağman’ın bakanlıktan istifası sonrası pazarlıklara ağırlık verdikleri için meclise gelmediler ve azınlık hükümeti de çoğunluğu sağlayamadı.

Herkes bir şey istedi;

“Şunu isterim bunu isterim yoksa destek vermem.”

Meclis bu kişisel taleplerle tatile girdi.

Ne erken seçim, ne geçirilmesi gereken yasalar, ne pandemi, ne enflasyon, ne Kutlu Adalı komitesi…

Varsa yoksa benim isteklerim!

O mecliste ben niye varım?

Halk için mi?

O da ne?

Tabii ki kendim için.

O da bu da şu da benim olsun.

Gerisi lafügüzaf!

***

Kutlu Adalı cinayeti ile ilgili komite bile kurulamadı.

Ersan Saner, ilgili komitede çoğunluğu almak istediği için süreç tıkandı, orada kaldı.

Bir ara Türkiye’den Adalı dosyasının istendiği söylenmişti. Verildi mi o dosya, verilmedi mi bilmiyoruz. Burada süreç ilerletilmiyor, ne Başsavcılık, ne de polis bu konuda açıklama yapmıyor. Meclis de zaten tatile girdi.

Savcılık, polisten soruşturma talebinde bulunmuş ancak bu konuyla ilgili de açıklama yok.

Ne olacak peki?

Türkiye’de süreç ilerlerse belki Sedat Peker’in verdiği bilgiler ve sonrasında ortaya çıkan ayrıntılarla biraz daha adım atılır… Oysa ki Adalı’nın öldürülmesi için Ada’ya gelen isimler ortada… Bu cinayeti kimin istediği, kimin tetiği çektiğinin bulunması bu aşamadan sonra çok da zor olmasa gerek.

***

Meclise geri dönersek; Artık zorlamanın gereği yok diyeceğiz ama meclisin de tatile girmesi nedeniyle azınlık hükümeti biraz nefes almış oldu çünkü meclisi açmak için her biri ayrı bir hükümet! olan vekilleri tek tek aramak gerekmeyecek.

Bundan sonrası için tabii ki baskılar devam edecek, “şunu almazsam meclis yine kilitlenecek, katılmayacağım, ta ki bu talebimi yerine getiresiniz” denecek ama en azından o gün için meclisin açılması gerekliliği gibi kısıtlı bir zaman olmayacak.

Ersan Saner de biraz zaman kazanmış olacak. Bu arada ağabeyleri devreye girecek herhalde ve yine kişisel talepleri tatmin edecek, halkın karşısında, azınlık hükümetinin devamını sağlayacak bazı çözümler bulunacak.

Ha ahlâk mı!

Elbette ki siyasi ahlâk gereği zaten azınlık hükümetinin kuruluş ve çalışma biçimi baştan sorunlu ama bütün yasaları, Anayasa’yı da çiğneyerek devam ettirilmeye çalışılıyor bu ucube hükümet…

Destekleri de var. Daha doğrusu esas icraat mercii Elçilik olarak var ve azınlık hükümeti de Elçiliğin ayak işlerini yapmak için devam ettiriliyor.

“Şöyle yapacağız” deniyor, onu yapıyorlar, “bunu edeceğiz” diyorlar, onu ediyorlar.

Böyle bir durumda ona da verirler isteğini, buna da… Veya bir şekilde tatmin edilirler… Önemli olan hazırolda bekleyen ve kendisine ‘hükümet’ diyebilen bazı kişilerin yerlerinde kalması.