Mahkeme Başkanı Fadıl Aksun, sanığın müştekinin rızası olmaksızın cinsel ilişkiye girmesinin başlı başına vahim bir tablo olduğuna işaret etti. Aksun, müştekinin sanığın baldızı olmasının olayın vahametini kat kat artırdığına dikkat çekti.
Lefkoşa'da aynı evde kaldığı 26 yaşındaki baldızına tecavüz eden Türkmenistanlı işçi 38 yaşındaki sanık Atamurat Orunov aleyhindeki karar dün Lefkoşa Ağır Ceza mahkemesi heyeti tarafından açıklandı. Lefkoşa Ağırceza Mahkemesi heyeti tarafından oy birliği ile vermiş olduğu kararda 9 yıl hapis cezası aldı.
Mahkemede heyetinin kararını Başkan Fadıl Aksun açıkladı. Aksun Kararda, Fasıl 154 Ceza Yasası'nda sanığın mahkum olduğu cinsel tecavüz suçunun ömür boyu, zorla alıkoyma suçu için 10 yıl, cinsel saldırı suçu için 3 yıl hapis cezası öngören çok ciddi ve vahim suçlardan olduğuna dikkat çekti. Sanığın işlediği suçların arasında “cinsel tecavüz” suçunun ön plana çıktığını belirten Aksun, bu suça mevzuatta öngörülen ömür boyu hapislik cezasının, işlenen suçun vahametini ortaya koyduğunu kaydetti. Aksun, tecavüz suçunun cinsel dokunulmazlık aleyhine işlenen, suç kategorisinin en tepesindeki suç tipi olduğuna dikkat çekti.
Mahkeme Başkanı: “İzleri kolay silinmeyecek travmatik bir durum…”
Aksun, cinselliğin bir özgürlük olduğunu ve doğası gereği karşılıklı rıza gerektirdiğini belirterek, hiç kimsenin diğerini rızası olmadan cinsel ilişkiye zorlayacağını kaydetti. Aksun, cinsel dokunulmazlığın, bireyin insan olarak doğumla birlikte getirdiği en temel haklardan biri olduğuna değinip, ihlalinin hem bedeni hem de ruhsal birçok arazı beraberinde getirdiğini ve mağduru açısından izleri kolay silinmeyecek travmatik bir durum halini aldığına işaret etti. Başkan Fadıl Aksun, sanığın müştekinin rızası olmaksızın cinsel ilişkiye girmesinin başlı başına vahim bir tablo olduğuna işaret etti. Aksun, müştekinin sanığın baldızı olmasının olayın vahametini kat kat artırdığına dikkat çekti. Aile içi cinsel dokunulmazlık suçlarının toplumsal kabul görmezliğinin şüphe götürmez olduğuna vurgu yapan Aksun, konunun müşteki özelinde değerlendirildiğinde sanığın eniştesi olmasının ciddi bir olumsuzluk yarattığını ve suç sonrası etkilerini ağırlaştığının açık olduğuna değindi. Aksun sanığın müştekiye fiziki şiddet kullanmış olması ve cinsel dokunulmazlığının ihlal amacı ile sanığın müştekiyi zorla alıkoymasını da aleyhine değerlendirdiklerini belirtti.
KKTC Anayasası’nın bireysel özgürlerini ön planda tutulduğu ve korunduğu özgürlükçü bir hukuk devleti olduğunu belirten Aksun, temel hakların başında olan cinsel dokunulmazlık hakkının ihlali ve saldırılara mahkemenin hoşgörü ile yaklaşmasının mümkün olmadığına dikkat çekti.
Yüksek Mahkeme’nin Faaliyet Raporlarına göre cinsel özgürlüğe karşı işlenen suçların, Ağır Ceza Mahkemesi’nin gündemini meşgul eden 4’üncü suç tipi olduğuna değinen Aksun, 2015 yılında 21 olan sayının 2016 ve 2017 yıllarında 29'a ulaştığına işaret etti. Aksun, sanığını lehine ve aleyhindeki tüm hususlara değinip, sanığa oybirliği ile 9 yıl hapis cezası verdiklerini açıkladı