Fehime ALASYA
Kamuya yıllar önce ‘engelli statüsünde’ istihdam edilen ve emekliliğine sayılı günler kalan Salih Engin, geçmişten bu güne dek geldiği süreci paylaşarak, ‘istihdamın’ önemine değinirken, 17 yıllık engelli kamu görevlisi Bilgen Buhara, iş hayatının onu sosyalleştirip eve kapanmaktan kurtardığına değindi. Yıllar önce kamuya istihdam edilmeleriyle yaşama tutulduğunu anlatan iki çalışan, bazı yasal prosedürlerden ötürü sıkıntı yaşasa da, ‘istihdamın’ her şeye rağmen yaşamsal önemi olduğunu vurguluyor…
Kamudan emekli olmaya hazırlanan Salih Engin:
“Ticaret Lisesi mezunuyum. Özrüm azdı diye on aya yakın askerlik görevimi de yaptım. Yarıda çıkarıldım. 23 Mayıs 1988 yılında Ticaret Bakanlığı'nda göreve başladım. Özürlüler yasasına atfen görevlendirildim. O yıllarda daha çok istihdam yapılıyordu. O dönem özel sektör de devlet de çok güçlüydü, fazla alımlar olmuştu. Önce uygun görev bulunmadı ve odacılık görevi verildi, kabul etmedim. Bir ay sonra resmi kabız memurluğu görevine başladım. Özrüm ortopedik sorunlarımdı. Çok iş yapıp az maaş alıyordum, asgari ücret ödeniyordum. İtiraz ettim, başka yere alındım. 1997 yılında Başbakanlıkta santralde görev aldım. O yıldan beridir buradayım. 1992 yılında dernekler falan birleşti, maaşlarımız, baremlerimiz düzenlendi. Ben de çalışma arkadaşlarımla aynı görevi yapıyordum. Bu konuda dönem dönem bazı sorunlarla karşılaşıyoruz. O dönem okuyan çok fazla insan yoktu, ben lise mezunuydum. En son 2007 yılında toplu istihdam yapıldı, 70 civarında kişi alınmıştı. 31 yıldır kamuda görev yapıyorum. Sekiz yıldır barem içi artışı almıyorum, hükümet bunu yapamadı. Bu konuda çok mağdur oldum. Hatırı sayılır bir kayıptır. O dönem özel sektör de çok iyiydi, istememden kamuya girdim bile diyebilirim, iyi ki girmişim, hayatımı garantiye aldım. Kendi kendimi yetiştirip mücadele ettim, çok şükür emekliliğim geldi, sanırım önümüzdeki yıl şubat sonu emekli olacağım.
“Engelliler istihdam edilirse hem maddi hem manevi olarak çok mutlu ve özgür olacak”
“Engelliler bu ülkede iktidarların günah keçisi oldu. Bize değer verir gibi görünüp aslında vermediler. Son çalışma bakanı uğraşıyor, görüyorum ama diğer bakanlara hakkımı helal etmiyorum. Engellilerin en büyük sıkıntısı istihdamdır, gerek özel, gerekse devlet olsun bu konuda herkes duyarlı olmalı, yasalarla bu perçinlenmeli, engelliler o zaman hem maddi hem manevi olarak çok mutlu ve özgür olacak.
“Bu sayede sosyal oldum”
“Kamu benim başarı hikayemin en büyük aşamasıdır. Bu uğurda görevimi başarıyla yerine getirdiğime inanıyorum. Hükümet bir an önce özürlüler yasasını bakanlar kuruluna ardından meclise gönderip yasalaştırmalı. Ben bu sıkıntıları yaşadım, onlar yaşamasın. Özel sektöre de yönlendirmeler başladı, bu da çok güzel bir gelişme. Devlete olmasa da bari özeli teşvik etsinler, desteklesinler de engelliler iş sahibi olsun. Bu sayede hayatta katılıyoruz, çevremiz, iş yaşamımız, gelirimiz oluyor. Bu sayede sosyal oldum.”
17 yıllık kamu görevlisi Bilgen Buhara:
“2003'ten beridir 17 yıldır kamudayım. Kalp problemim var, merdiven çıkmam bir seviyeden sonra yasak, aşırı sıcaklardan çok etkileniyorum. Buna benze sağlık sorunları yaşıyorum. 2007 yılında kalp ameliyatı oldum. Doğuştan bu problemim var. Bakanlar Kurulu'nda arşiv memuruyum.
Ev ortamında kalmaktan daha iyi, çalışma ortamı, hem sosyalleşme hem de maddi açıdan çok iyi bir durumdur. Bu tüm engelliler için geçerlidir. İş hayatı bana önce ekmek kapısı oldu, ardından beni eve hapsetmedi, sosyal ve güvencem oldu. Kimseye muhtaç değilim. Bizden daha ağır olan veya işe alınmayan engelliler vardır.
Diğer çalışanlarla aynı görevi yapıyorum, ne eksik ne fazla, ama yasalardaki aksaklıklardan dolayı aramızda çok fark var. Üniversite bile bitirsek bu barem ve maaşımıza yansımaz. Yasa buna izin vermiyor. Lise mezunuyum, özlük haklarımız hep aynı ama barem konusunda tıkanıyoruz. 14'ün sekizine geldiğim zaman artık barem artışı almayacağım, fakat benimle aynı işi yapan diğer memurlar 15'in sekizine dek çıkacak.”
“Evde kalan engelli bireylerin yaşam şartları çok zordur”
“Özürlüler yasasında gerek çalışanlar gerek çalışmayanlar için bazı şartların iyileştirilmesi gerekiyor. Engelli bireyler için istihdam çok önemli. Gerek özel gerek devlet her şekilde istihdam yapılmalı. Evde kalan engelli bireylerin yaşam şartları çok zordur. Onlara yardımcı olalım. Onları eve kapatmayalım. Engeli ağır olmadan evde oturan, engeli ağır olduğu gerekli yardımı alamayan engelli bireyler var. Bunlara yardım edilmeli. Annelere, ailelere yardım edilmeli. Ağır engeli olan bireyler, kendi kendine yetmeyen şahıslar var, devlet bunlara sahip çıkmalı.”
“Bazı kamu kurumlarında engelli istihdamı olmasına karşın çalışanların engelli oto parkı yok. Devlette bile henüz engellilere gereken duyarlılık çok fazla yok. Özürlü istihdamıyım, ama iş dışında bir otoparkta engelli park yerine arabamı park ettim diye polise verildim ve ifade verdim. Fiziğimde bir engelim yok ama uzak yol yürüyemem, ayrı bir amblemim yok, beni sosyal ortamda bile deşifre ettiler, ama sıcakta, tozlu havada uzun mesafede yürüyemem.