Önceki gün yapılan Kolej Giriş Sınavları’nda (KGS) birinci gelen Sarp Süey Bardak, onu başarıya götüren sancılı süreci ve sonrasında duyduğu mutluluğu YENİDÜZEN ile paylaştı. 100 tam puan ile hiç hata yapmadan sınavda birinci gelen Sarp Süey Bardak, ailesi ve öğretmenlerinin gururu oldu
Sarp Süey Bardak’ın yanı sıra, ada genelinde 4. Gelen Bora Şekeroğlu, 5. Gelen Tansel Şık ve 6. Gelen Lal Paşalar ile Anda Çağıl Etkin, Elit Eğitim Merkezi’nin başarılı öğrencileri arasında yer aldı.
Sarp Süey Bardak “Başarılı olmak isteyenler düzenli çalışsın, aralarda oyun oynasın”
Elit Eğitim Merkezi “Bu sistemin gereğini yapıyoruz”
Anne Gülten Bardak ve Baba Hüseyin Süey Bardak “Sarp’a sürekli kendine inanmasını öğütledik”
Fehime ALASYA
Yakın Doğu İlkokulu’nda beşinci sınıf öğrenci olan ve önceki gün yapılan Kolej Giriş Sınavları’nda (KGS) birinci gelen Sarp Süey Bardak, başarısının sırrını YENİDÜZEN ile paylaştı.
100 tam puan ile hiç hata yapmadan sınavda birinci gelen Sarp Süey Bardak, ailesi ve öğretmenlerinin gururu oldu.
Yıllardır Yakın Doğu İlkokulu’nda eğitim gören Sarp’ın, Suat Günsel Bursu Sınavı’nda da birinci geldiği öğrenildi.
Ailesi ise Sarp’ı sosyal hayattan koparmadan, aktivitelerini sınırlayarak ve ders temposunu da biraz arttırarak bu başarıyı elde ettikleri inancında…
Anne Gülten Bardak ve Baba Hüseyin Süey Bardak, disiplinli bir çalışma temposuna girerek bu başarıyı elde etiklerini düşünüyor, öğretmen, öğrenci ve aile olarak mükemmel bir işbirliği içerisinde bu noktaya ulaşıldığına inanıyor.
Bora Şekeroğlu, Tansel Şık, Lal Paşalar ve Anda Çağıl Etkin de ailelerinin guru oldular…
Sarp Süey Bardak’ın yanı sıra, ada genelinde 4. Gelen Bora Şekeroğlu, 5. Gelen Tansel Şık ve 6. Gelen Lal Paşalar ile Anda Çağıl Etkin, Elit Eğitim Merkezi’nin başarılı öğrencileri arasında yer aldı.
Özellikle son bir ayda yaşanan sürecin çok da kolay olmadığını işaret eden aile, Elit Eğitim Merkezi ve Sarp Süey Bardak, yaşadıkları süreci YENİDÜZEN’e anlattı.
Sarp Süey Bardak: “Başarılı olmak isteyenler düzenli çalışsın, aralarda oyun oynasın”
“Ders çalışmanın dışında Yenicami takımında futbol oynuyordum, bateri çalıyorum. Yenicami takımında futbol oynamaya bir süre ara verdim çünkü çalışma tempomu arttırdık. Ama yine de futbol oynamaya devam ediyorum. Evdeki salon ve koridorda her gece babamla top oynuyorum. Her hafta sonu ise babamla halı sahaya gidip maç yapıyoruz.
Büyüyünce baterist veya futbolcu olacağım.
Ailem bana sistemli çalışmayı öğretti, benim anladığım başarıya giden yol sistemli çalışmaktan geçiyor.
Futboldan, Yenicami’den çok uzak kaldığım için çok üzüldüm ama babamla oynamaya hiç ara vermedim, onlar da çok güzeldi.
Şimdi başarılı olduğumu görünce buna hiç pişman olmadım.
Bazen kendimi kötü hissettiğim oldu ama ailem bana her zaman başaracağıma inanmam gerektiğini söyledi. Kendime inandım. Hata yapacam sandım, korularım vardı. Başarılı olacağıma inanıyordum ama hiç hata yapmadan bu sınavdan çıkacağımı tahmin etmiyordum, çok mutlu oldum.
Başarılı olmak isteyenler düzenli çalışsın, öğretmen ve ailelerini dinlesinler, ara vererek çalışsınlar, aralarda oyun oynasınlar. Zamanlarını düzenli ayarlasınlar ve yapabileceklerine inansınlar.”
Elit Eğitim Merkezi: “Bu sistemin gereğini yapıyoruz”
“Onun emeğini ve çabasını alkışlamak için buradayız. Ailesinin guruna ortak oluyoruz. Bu çocuklar zorlu bir süreçte müthiş bir yarışta, insanüstü bir çabayla çalışıyorlar. Bu çalışmalarının takdire ihtiyacı var. Onları taktir edelim ki çalışmanın ne büyük bir erdem olduğunu anlayabilsinler, çalışarak bir yere gelme konusundaki inançları güçlensin.
Sarp iki yıldır bizim merkezimizdedir. Haftada üç gün derse geliyor, bunun dışında son bir aydır bu ders süreleri haftanın 6 gününe çıkarıldı. Buna ek olarak da evde test çözmeye devam eder.
Sarp hayal gücü çok güçlü olan, yaratıcı bir çocuktur. Bu günkü başarısı onun nitelikleri açısından en ufak özelliğidir. O ne isterse en iyisi olabilir diye düşünüyorum.
Bu sisteme inanmıyoruz ama bu sistemin gereğini yapıyoruz. Doğru bir şey olduğunu düşünmüyoruz ama çocuklarımızı bu sistemin dışında tutacak kadar da marjinal olamıyoruz. Bu yüzden bu sistemin bir parçasıyız. Gerçek eğitimin ilkokuldaki sınavda yarıştırılarak değil, her çocuğun yeteneği doğrultusunda desteklenerek olması gerektiğini düşünüyoruz ama bunu uygulayacak cesaretimizi yok çünkü herkes belli bir yerlere giderken biz çocuklarımızı bunun dışında bırakamıyoruz.”
Anne Gülten Bardak ve Baba Hüseyin Süey Bardak: “Sarp’a sürekli kendine inanmasını öğütledik”
“Zaman zaman sıkıldığı da oldu, özellikle futboldan çok büyük bir fedakârlık yapmak zorunda kaldı. Bunun boşluğunu evde, sosyal hayatta oynayarak gidermeye çalıştık. Hayatımızı kısa süreliğine de olsa buna adadık. Her gün götürüp getirdik, evde yardımcı olduk, biz de çok büyük çaba gösterdik. Disiplinli bir çalışmanın sonucu olarak ise bu başarıya ulaştık.
Öğretmen, öğrenci ve aile olarak mükemmel bir işbirliği içerisinde çalıştık, çabaladık, hiçbirimiz yalnız değildik… Gerçekten zor bir süreçti ama tüm öğretmenlerimizle bunu başardık. Çok ciddi bir stres yaşadık, onun stresini paylaşırken biz çocuğa kendi stresimizi belli etmemeye çalıştık. Öğretmenlerimizden çok destek aldık. Böyle bir eğitim merkezinde olduğumuz için çok şanslıyız.
Burada aile gibi olduk. Sarp’a sürekli kendine inanmasını öğütledik, her şeyden önce kendine inanmalıydı, ona bu güveni vermeye çalıştık.”