Ombudsman Emine Dizdarlı, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin 14 Aralık 2020 Tarihli Kararlarının Başbakanlık tarafından iyileştirilmesine yönelik açıklama yaptı, Başbakan’ın veya Başbakanlığın söz konusu kararı iyileştirme, değiştirme, göz ardı etme veya uygulamama gibi bir yetkisi olmadığını açıkladı. Ombudsman, Başbakan’ın güneyde çalışan işçileri en erken bir zamanda Sağlık Bakanlığı Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’ne yönlendirmesi, usulüne uygun bir müracaat yapmalarını sağlaması ve bunun neticesinde Komitenin bu konuyu değerlendirmesine olanak tanıyana kadar KKTC Başbakanlığı kararını iptal etmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Yasa tahtında yetkili merciinin Sağlık Bakanlığı, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi olduğundan 14 Aralık 2020 tarihli kararlara aykırı işlem yapan kişiler ve/veya geçiş noktalarında görev yapan Muhaceret Memurları suç işlemiş olacaklarına da işaret eden Ombudsman, haklarında idari yaptırımlar ile cezaların da uygulanabileceğinin altını çizdi.
Ombudsman’ın açıklaması şöyle:
“KKTC Anayasası’nın 45’inci maddesi tahtında Devlet, herkesin beden ve ruh sağlığı içinde yaşayabilmesini ve tıbbi bakım görmesini sağlamakla ödevlidir. Bu ödev mevzuat uyarınca KKTC Sağlık Bakanlığı’na verilmiştir ve/veya KKTC Sağlık Bakanlığı’nın uhdesindedir.
Corona Virüsün (Covid 19) hızla ülkemizde yayılması nedeniyle söz konusu hastalığın önlenmesi ve kontrolünün sağlanması amacıyla 45/2018 sayılı Bulaşıcı Hastalıklar Yasası’nın hükümleri ve/veya usul ve esasları uygulanmaya başlanmıştır.
Söz konusu Yasa’nın 7’nci maddesi uyarınca Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin görevleri arasında Bakanlık bünyesinde bulaşıcı hastalıkların sürveyansı ve kontrolü, çalışmalarının koordinasyonu, sürveyansta bilgi akış sistemi ve bildirim ağının etkin işlemesi, bu çerçevede bilginin tek tip ve standart olmasını sağlamak, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi Sürveyans Komitesi, Laboratuvar Komitesi ve Enfeksiyon Kontrol Komitesi’nin üst komitesi olduğundan bu komitelerden gelen bilgi ve önerileri göz önünde bulundurmak ve yapılacak çalışmalarda, Dünya Sağlık Örgütü ve Avrupa Birliği’nin bulaşıcı hastalıklarla ilgili plan ve rehberlerini bir yol haritası olarak dikkate almak ve izlemek, plan ve rehberleri eylem planları şeklinde geliştirmek ve güncellemek için gerekli çalışmayı yapmak veya yaptırmak vardır.
45/2018 sayılı Bulaşıcı Hastalıklar Yasası’nın 6’ncı maddesinin 5’inci fıkrası gereğince Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi, üye tam sayısının salt çoğunluğuyla toplanır ve toplantıya katılanların salt çoğunluğuyla karar alır. Oyların eşitliği halinde, Başkanın ayırt edici oyu vardır. Alınan kararlar, Başkan tarafından imzalandıktan sonra gereği yerine getirilmek üzere ilgili birim veya birimlere ve diğer komitelere iletilir.
45/2018 sayılı Bulaşıcı Hastalıklar Yasası kapsamında 14 Aralık 2020 tarihinde toplanan Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi yerel vakaların çoğalmasına bağlı olarak ek tedbir çerçevesinde bazı kararlar almıştır. Bu kararlara göre, daha önce ülkemize girişte uygulanan 7 (yedi) günlük karantina süresi 10 (on) güne çıkarılmıştır. Yurt dışından ülkemize giriş yapacak kişiler, son 3 gün içerisinde yapılmış negatif PCR test sonucunu ibraz etmek koşulu ile giriş yaparak 10 (on) gün karantina uygulamasına tabi olacaklar ve karantina bitiminde PCR testleri tekrar yapılacaktır. Ülkemize düzenlenecek charter sefer, özel uçak, tarifeli sefer ve gemi yolu ile ülkemize giriş yapmak amacıyla 3 (üç) gün ve daha kısa süreli karantinasız girişlerin durdurulması ile ilgili kararın ikinci bir karara kadar uzatılmasına karar verilmiştir. Kuzey Kıbrıs’ta ikamet eden ve Güney Kıbrıs’ta çalışan ve Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında ticaret yapan kişiler de dahil olmak üzere 15 Aralık 2020 tarihinden 25 Aralık 2020 tarihine kadar (her iki tarih dahil) Güney Kıbrıs’a geçişleri durdurulmuştur. Yine Güney Kıbrıs’a geçiş yapmak isteyen taksi şoförlerinin, yolcu taşıması 15 Aralık 2020 tarihinden 25 Aralık 2020 tarihine kadar (her iki tarih dahil) Kuzey Kıbrıs’a karantinasız girişler durdurulmuştur. 15 Aralık 2020 tarihinden 1 Ocak 2021 tarihine kadar (her iki tarih dahil) restoranlarda ve otellerde yapılacak olan yılbaşı kutlamaları ve eğlenceleri yasaklanmıştır. Meyhane, bar, club ve benzeri eğlence yerlerinin 15 Aralık 2020 tarihinden 25 Aralık 2020 tarihine (her iki tarih dahil) kadar kapatılmıştır. Cafe ve restoranlar ise daha önce belirtilen kurallar kapsamında sosyal mesafe ve hijyen kurallarına uymaları kaydı ile açık kalmalarına, bu kapsamda 6 (altı) kişiyi aşmayan masa düzeni ile masalar arası en az 1.5 metre olacak şekilde sandalyeler arası 60 cm. olacak şekilde gerekli oturma düzeninin oluşturulması gerekmektedir. Bu kurallara uyulmadığı tespit edilen cafe ve restoranlar Bulaşıcı Hastalıklar Yasası kapsamında cezai işlem görecekleri belirtilmiştir. Bu kararlara ilaveten taşımacılık sektörü, Tüp Bebek tedavisi gören kişiler, sokakta yapılacak eğlence faaliyetleri ile ilgili kararlar da bulunmaktadır. Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi söz konusu kararları yeniden değerlendirme amacıyla 24 Aralık 2020 tarihinde toplanacağı hususunu ayrıca belirtmiştir.
14 Aralık 2020 tarihli Karara bakıldığında Ek tedbirler başlığı altında, Güneyde çalışanlarla ilgili uygulamalarda, İngiliz Üslerinde çalışanlar, Pile’de görev yapan öğretmenler ve Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında temassız ticaret yapanların bu kararlardan muaf oldukları ancak Kuzey’de ikamet edip Güney Kıbrıs’ta çalışan işçilerin 15-25 Aralık 2020 değil 16-25 Aralık 2020 tarihleri arasında Güney Kıbrıs’a geçişlerinin yasaklandığı görülmektedir.
Pandemi ile mücadele ederken Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin kararlarına uyulması önem arz etmektedir. Toplum yararını gözeterek hastalığın yayılmasını engellemek için karantina gibi önlemlerle bireysel özgürlükler kısıtlanabilir. Ancak bunu yaparken temel hakların zorunluluk, orantılılık ve hukuka uygunluk ilkeleri doğrultusunda yapılması gerekmektedir. Söz konusu kararlar dengeli olmadığı taktirde bireyler arasında bir ayrımcılığa yol açmaktadır. Örneğin: Üslerde çalışanlar, Pile’de görev yapan öğretmenler, Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında temassız ticaret yapanlar ve öğrenciler söz konusu kararlardan muaf iken Güney’de çalışan işçilerin farklı bir kategoriye alınmalarına veya böyle bir ayırım yapılmasına açık bir gerekçe bulunmadığından alınan kararın işçiler için ne kadar adil veya eşit olduğu hususu layiki ile değerlendirmek mümkün değildir.
Bu nedenle Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin şeffaf, tutarlı hızlı hareket etme ve gerekli yerde doğru bilgilendirme yaparak toplum nezdinde gerekli güveni oluşturması gerekir.
Daha önce de belirttiğimiz üzere, bulaşıcı hastalıkların toplumsal etkilerine karşı mücadele öncelikli olarak KKTC Sağlık Bakanlığı’ndadır. Güney’e geçen işçiler Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin aldığı karardan haklarının haleldar olduğunu düşünmeleri halinde mezkûr Yasa’nın 6’ncı maddesinin 4’üncü fıkrası uyarınca acil ve olağanüstü durumlarda veya halk sağlığı sorunlarının ortaya çıkması halinde Sayın Başkan, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesini acilen toplantıya çağırabilir.
Güney Kıbrıs’ta çalışan işçilerle ilgili KKTC Başbakanlığı, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun Güney Kıbrıs’ta Corona Virüs (Covid 19) vakalarında artış olmasını göz önünde bulundurarak, çalışmak için Güney Kıbrıs’a geçen ve dönüşlerinde 10 (on) gün karantinaya girmeleri hususundaki uygulamada iyileştirme yaptığı konusunda açıklamalarda bulunmuştur.
Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin Güney Kıbrıs’ta çalışan işçilerle ilgili kararı var iken ve/veya söz konusu Karar Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi tarafından iptal edilmediği sürece Sayın Başbakan’ın ve/veya KKTC Başbakanlığı’nın söz konusu kararı iyileştirme, değiştirme, göz ardı etme veya uygulamama gibi bir yetkisi bulunmamaktadır.
KKTC Başbakanlığı ve/veya Sayın Başbakan Güney’de çalışan işçileri en erken bir zamanda KKTC Sağlık Bakanlığı Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’ne yönlendirmesi, mezkûr işçilerin usulüne uygun bir müracaat yapmalarını sağlaması ve bunun neticesinde Komitenin bu konuyu değerlendirmesine olanak tanıyana kadar KKTC Başbakanlığı kararını iptal etmesi gerekmektedir.
Söz konusu Yasa tahtında yetkili merci KKTC Sağlık Bakanlığı, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi olduğundan 14 Aralık 2020 tarihli kararlara aykırı işlem yapan kişiler ve/veya KKTC giriş kapılarında görev yapan Muhaceret Memurları suç işlemiş olacaklar ve haklarında idari yaptırımlar ile cezalar uygulanabilecektir.
Netice itibariyle, sadece bu toplum içerisinde yaşayan bireyler değil, siyasiler de ayni Yasaya tabi olduklarından söz konusu işçilerin doğru yönlendirilmeleri elzemdir. Güney’de çalışan kişiler derhal KKTC Sağlık Bakanlığı, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’ne başvurarak mezkûr kararın Kıbrıs Türk Tabipler Birliği’nden de görüş alınarak yeniden değerlendirilmesini sağlamaları gerekmektedir.