Bugün bayram. Bu bayram bir de bayramlık hükümetimiz var. Dün olağanüstü toplanan Meclis’te okunan ve görevi devralan yeni CTP-UBP koalisyon hükümeti.
Çoğu kimse böyle bir hükümetin kurulmasını beklemezdi. Ben bekleyenlerdendim. Çünkü CTP’nin sanki bir farkı varmış gibi DP’ye mahkum olması, hem de yıllar boyunca mahkum kalmasının yanlış olduğunu düşünenlerdendim.
Bence DP ile UBP arasında ideolojik, ya da başka bir ayrılık yoktur. İkisi de aynı kökenden gelmiştir. İkisinin de önde gelen üyeleri, delegeleri, yöneticileri sürekli birbirlerine gidip gelmektedir. Deyim yerindeyse “bir ayakları DP’deyse, diğeri UBP’de”dir.
DP ile CTP’nin ilk hükümet deneyimi 1994’ün ilk günlerinde başladı. DP-CTP koalisyonu iki buçuk yılda 3 defa kuruldu, 3 defa bozuldu. Her hükümet ortalama 10 ay sürdü. Yani 1 yılı bile tamamlayamadı.
2004’ün ilk günlerine bu kez CTP-DP koalisyonu ile girdik. Referandumu yaptığımız Nisan 2004 gecesi 2 DP Milletvekili DP’den istifa ederek hükümeti azınlığa düşürdü. Sonra UBP’li oldular. Arada yine gidip geldikleri oldu.
Dolayısıyle DP ile hükümet kurulmasına bir şey demeyerek,UBP ile kurulmasına karşı çıkmak pek de anlaşılır değil.
İlla hükümet mi olmak lazım?
Tabii ki değil. Muhalefette kalmak da onurlu bir görevdir. Ama kusura bakmayın %40’a yakın oy alarak 21 Milletvekili çıkaracaksınız, ikinci gelen UBP 14, üçüncü DP de 12 çıkaracak ve ben muhalefette kalacağım, buyurun hükümeti siz kurun diyeceksiniz.
Siyasette böyle şey olmaz. Halk size muhalefet görevi verirse muhalefet, iktidar görevi verirse iktidar olursunuz. Halkın verdiği görevi reddederseniz başka defa aynı görevi isteyemezsiniz. İsteseniz de inandırıcı olmazsınız.
Demokrasilerde önemli olan halkın verdiği görevi en iyi biçimde yerine getirmenizdir. Bu sizin bir sonraki dönemde alacağınız yeni göreve ışık tutacaktır.
****
2015 Ramazan Bayramı’na yeni kükümetle giriyoruz. Bayramlık hükümet. Bu bir ilk. İlk kez CTP ile UBP, solun ve sağın iki büyük partisi bir büyük koalisyonda bir araya geldi.
Bu hükümet için herkes birtakım yakıştırmalar yapıyor. Yok Türkiye bastırdı da oldu, yok elçi ikisini de çağırdı da kararı tebliğ etti, yok öyle, yok böyle.
Bunların hepsi uydurma. Kıbrıslı Türkler ezelden beri hep “Komplo Teorilerine” inanır. Bu kez de öyle oldu. Kendileri bile hala yeni hükümet kuramayan Türkiye’nin bize talimat verecek hali mi var?
Bence bu hükümetin kurulmasının birkaç nedeni var.
1- DP’nin bitmek bilmez isteklerine mahkum olmaktan kurtulmak için.
2- Hem CTP, hem de UBP’nin son yerel ve cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları ile ortaya çıkan seçmenin büyük partilerden kaçışını önlemek amacıyla birlikte sorunlara çare üretmek için.
3- Yaklaşan Kıbrıs sorunu çözüm sürecinde UBP’nin dışarıda durarak olumsuz rol üstlenmesinin önüne geçmek için.
4- Yolun sonuna gelindiğini iki parti de idrak ettiği ve birlikte birşeyler yaparak bu gidişi durdurabileceklerini düşündükleri için.
5- Ülkenin köklü reformlara ihtiyacı olduğunu ve bunu ancak bir hükümetin yapabileceğini anladıkları için.
6- İki parti de seçmenle güven tazeleme ihtiyacını hissettikleri için.
O ya da bu sonuçta bir ilk da olsa bu hükümet artık vardır. Şimdi önemli olan bu hükümetin neler yapabileceğidir. Bizim için asıl olan budur.
Bayramlar insanların barış yaptığı, birbirlerine hoşgörü ile yaklaştığı, sevgi, saygı ve benzeri güzel duygular beslediği günlerdir.
Bizim de bayramlık bir hükümetimiz oldu. Umarım bugünden itibaren toplumda bu hoşgörü ortamı hiç eksik olmaz.
Son bir not bu hükümetin yolsuzlukların üstüne gidemeyeceğini iddia edenlerin de yanıldığını gösterecek adımları atmasını ve hangi partiye yakın olursa olsun, kim olursa olsun, hangi gayle ile yaparsa yapsın yolsuzluk, usulsüzlük ve hırsızlıkların kökünü de kazımalıdır.
Ülkemden yükselen pis kokuları ortadan kaldırmalıdır. Bu da benim ve elbette tüm toplumun beklentisidir.
Herkese iyi bayramlar…