Bağcıl haftalar sonra galibiyete ulaşırken Bostancı’da maç kazanabileceğini de hatırladı.
İlk hafta Doğan Türk Birliği önünde iki golle galip gelmişler fakat o haftadan sonra galibiyete hasret kalmışlardı.
Rakipleri Türk Ocağı da Bağcıl gibi galibiyete hasret bir takımdı. Maçın başlarında her iki takım da temkinli başladıkları için oyun kurmakta zorlandılar. Bağcıl’ın oturmuş bir defans kurgusu var. Ahmet Zaifoğlu, Erbay, Uğur ve Abdullah’tan oluşan dörtlü oldukça uyumlu bir çizgi çizdiler.
Ocak defansı da oyunun başında Davut’un şefliğinde çok dikkatli başladığı için oyun orta alanda sıkıştı kaldı. Behiç oyuna çok iyi başladı. Hırslı oluşu gözlerden kaçmadı, ancak oyunun orta alanda sıkıştığı anlarda oyunu rakip alana taşıyıp ofansta yalnız kalan Hakan Altın’a gerekli desteği ne Behiç ne de Derviş verebildi. Ne zaman ki Derviş ileride Hakan’a yakın oynamaya başladı, o zaman Bağcıl’ın sonuca gitmesi zor olmadı.
Önce Derviş Hakan’a asist yaptı birkaç dakika sonra da Hakan Derviş’e. Bağcıl bir anda iki farlı öne geçip devreyi bu şekilde kapatınca ikinci devreye daha bir kendine güvenerek çıktı. İkinci devre çok daha fazla topla buluşan bir Hakan izledik. Derviş ona daha fazla yardımcı oldu, O da ileride hücum presi uygulayarak kendine iyi pozisyonlar üretti.
Bu pozisyonlardan birinde kaleciyi de çalımlamasına rağmen arkası kaleye dönük olduğu halde kaleye vurmayı deneyip boş pozisyonda topu Diallo’ya çıkarmadı ancak başka bir pozisyonda yine kaleciyi çalımlayınca bu kez ayni hataya düşmedi ve İsmail’e üçüncü golün asistliğini yaptı.
Orta dörtlünün solunda oynayan İsmail attığı gol dışında Bağcıl’a sol kanattan gerekli hücum desteğini sağlayamadı. Oyunun başlarında birkaç hücum organizasyonunda sol kanattan taşıdığı topları inanılmaz kötü kullandı. Son derece kötü ortalarla arkadaşlarını topla hiç buluşturamadı.
Sahanın en iyileri hiç kuşkusuz bir gol iki asistle oynayan Hakan Altın ve iki gol bir asistle oynayan Derviş’ti.
Türk Ocağı defansı ilk başlarda temkinli ve dikkatli bir görüntü çizmesine rağmen ilk yarının son anlarında kalelerinde gördükleri iki golden sonra daha dağınık bir görüntü çizmeye başladı. Bazen gereksiz yere defans bloğunu kalabalık tutarak kazandıkları toplarla ileride etkili şekilde çoğalamadılar bazen de çıkarken top kayıpları yaşayarak az adamla yakalandılar.
Ocak takımının orta alanı da iyi işler yapamadı. Polonyalı yabancı oyuncuları Andrew biraz oyuna hareketlilik getirmeye çalıştı ancak çabaları yetersizdi.
Bağcıl bu galibiyetten sonra toparlanma sürecine girebilir ancak Türk Ocağı takımında dün bu sinyali göremedim.