Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Serdar Denktaş, KKTC ile Türkiye arasında imzalanan ekonomik paketi eleştirerek, “Bana balık tutmayı öğreteceklermiş, ben biliyorum balık tutmayı, ama benim gölde balık yok, nasıl tutacam” dedi.
KKTC’de her alanda yaşanan güvensizlik ortamında herhangi bir paketin olumlu getirileri olamayacağını savunan Serdar Denktaş, KKTC’de üretimin artabilmesi için öncelikle pazarın genişletilmesi gerektiğini, AB pazarı olmuyorsa, Türkiye pazarının KKTC’ye açılması gerektiğini söyledi.
Kıbrıs Türk İşadamları Derneği’nden (İŞAD) bir heyet Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş’ı ziyaret etti.
METİN ŞADİ
İŞAD Başkanı Metin Şadi, ziyarette yaptığı konuşmada, ülkenin ekonomik ve sosyal sorunlarıyla ilgilendiklerini ve görüş alış verilişinde bulunmak amacıyla siyasi parti ve sivil toplum örgütlerine ziyaretlerde bulunduklarını söyledi.
Şadi, ülkenin çok sancılı bir süreçten geçtiğini ve bu dönemlerin birbirlerini anlamak ve asgari müşterekte fikir birliği tesisi için arayış zamanları olduğunu dile getirdi.
TC-KKTC arasında imzalanan ekonomik paketi mihenk taşı olarak gördüklerini söyleyen Şadi, seçim ve yönetim sisteminin değiştirilmesini istediklerini de kaydetti.
Şadi, ileriye gitmek ve ülkenin sürdürülebilir bir ekonomiye, gerçek refah bir sosyal düzene kavuşabilmesinin en büyük arzuları olduğunu da ifade etti.
DENKTAŞ: “NEYE DAYANARAK EKONOMİK PAKETE DESTEK VERİLDİĞİNİ ANLAMADIM”
DP Genel Başkanı Serdar Denktaş da, İŞAD’ın salı gecesi toplantılarının birine katılarak işadamlarıyla tartışmak istediğini söyledi.
Denktaş, İŞAD’ın fikirlerinin güzel olduğunu ancak iktidar partisi içinde bile fikir birliğinin olmadığı bir dönemden geçildiğini kaydetti.
İŞAD’ın imzalanan ekonomik pakete neye dayanarak destek verdiğini anlamadığını ifade eden Serdar Denktaş çok mükemmel bir paketin dahi KKTC’nin içinde bulunduğu güvensizlik ortamında hiçbir şey getirmeyeceğini savundu.
Bu paket ile bir yere varılamayacağını Türkiye’ye giderek de anlattığını, “Türkiye’de biz uyguladık ve iyi sonuçlar aldık” karşılığı aldığını söyleyen Serdar Denktaş, Türkiye’nin dünyanın her yeriyle ticaret yapan 75 milyon nüfuslu bir ülke olduğunu, KKTC’deki durumun çok farklı olduğunu hatırlattı.
“BEN BALIK TUTMAYI BİLİYORUM”
“Bana balık tutmayı öğreteceklermiş, ben biliyorum balık tutmayı, ama benim gölde balık yok, nasıl tutacam” diyen Serdar Denktaş, bütün bunları tartışmak ve bir karara varmak gerektiğini belirtti.
KKTC pazarının neresi olduğuna bakmak, AB’nin KKTC ile gümrük birliği çalışması yapması yönünde girişimde bulunmak gerektiğini dile getiren Serdar Denktaş, “AB bunu yapmıyorsa o zaman Türkiye’nin bunu yapması gerekir” dedi ve başka türlü KKTC’de üretime başlanamayacağını kaydetti.
Mevcut ortamda üretilen ürünlerin bile satılamadığına da dikkat çeken Serdar Denktaş, su geldiği zaman üretilen ürünlerin nereye satılacağını sordu ve Türkiye pazarının KKTC’ye açılması, iş adamaları, ticaret ve sanayi örgütleriyle tüm kurum kuruluşların hep birlikte bu yönde girişim yapması gerektiğini belirtti.
İşadamlarının özelleştirilmeye mi tekelleşmeye mi onay verdiğini soran Denktaş, “Özelleşme, neyi kime, nasıl. Özelleştirdiğin kurumun elemanlarını alıp devlete geçireceksen, devleti daha da büyüteceksen neye yarar. Tüm bunarlı hep beraber düşünmek lazım” diye konuştu.