KTAMS, Ticaret Odası’nın kamu çalışma saatleri ile ilgili açıklamasını ‘kamu düşmanlığının dışa vurulması’ olarak nitelendirdi, verimliliği çalışma saatlerine bağlamanın gerçeklerle bağdaşmayan art niyetli bir yaklaşım olduğunu ifade etti.
KTAMS Başkanı Güven Bengihan yazılı açıklamasında, temel sorunların kökeninde kamu yönetiminin değil, gelir dağılımındaki ve vergi uygulamalarındaki adaletsizlik olduğunun altını çizdi.
Bengihan’ın açıklaması şöyle:
“KKTC’deki temel sorunların kökeninde “etkisiz, kaynak tüketen, ve gerçek yaşama yabancılaşmış” kamu yönetimi olduğunu iddia ederek kendilerinin gerçek yaşama ne kadar yabancı olduklarını göstermiştir. Pandemi sürecinde hükümetin uyguladığı sermaye yanlısı ekonomi politikaları ile özel sektör çalışanları, dar ve sabit gelirli kesimler yoksullaşırken sermaye kesiminin zenginliğini daha da artırdığı ortada iken kamunun günah keçisi yapılması asla kabul edilemez.
Kamu çalışanlarının alım gücünün korunması adına çok önemli olan Hayat Pahalılığı ödeneği dondurulurken, otel, yurt ve üniversite sahiplerine bol keseden kaynak aktaran, yandaşlarına müdürlük müsteşarlık dağıtarak devlet bütçesine büyük yük getiren hükümetin sermayeden yana partizanca uygulamalarını göz ardı ederek kamuyu “kaynak tüketen” olarak nitelemek tam bir aymazlık örneğidir. Kamudaki verimsizliğin en büyük nedeninin liyakata dayanmayan “işe göre adam değil, adama göre iş” mantığı ile yapılan partizanca istihdamlar ve atamaların olduğu gerçeğini saklayarak etkinliği ve verimliliği çalışma saatlerine bağlamak gerçeklerle bağdaşmayan art niyetli bir yaklaşımdır.
Kamu çalışanlarının çalışma saatleri yasalarla belirlenmiş olup, hiç kimsenin keyfine göre düzenlenemez. İçinden geçmekte olduğumuz pandemi sürecinde sadece çalışanlardan fedakarlık bekleyen, kazanılmış haklarını budayan UBP-DP-YDP Hükümetinin sermaye kesimini desteklemeye devam etmesi karşılığında; Ticaret Odası kamuyu sorunların sebebi olarak göstererek hedef saptırmaya çalışıyor.
KKTC’deki temel sorunların kökeninde kamu yönetimi değil, gelir dağılımındaki ve vergi uygulamalarındaki adaletsizliktir. Sermayedarların ve tüccarların halkı sömürmesi, kazançları oranında vergi vermemesidir”.