“Bilirim ama Söyleyemem”

Ünal Fındık

Önümüzdeki ayın 15’inde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 40 ıncı kuruluş yıldönümünü kutlayacağız.

Ülkeyi yönettiğini iddia edenler 40 ıncı yıl anısına büyük büyük laflar edecekler. Ama ülkede kaç kişi yaşadığını bilmediklerini söylemeyecekler. Bunun yerine Üstel’in bir TV programında söylediği “nüfusu bilirim ama söyleyemem” türü laflarla geçiştirecekler.

Neden söyleyemiyor?

Bu topraklara ciddi bir nüfus taşındığını, taşınan nüfusa önce vatandaşlık, ardından da mal, mülk verildiğini herkes biliyor. Bu durumun hala devam ettiğini, her hafta onlarca vatandaş yapıldığını bunun da ülkenin nüfus yapısını değiştirdiğini gizlemeye çalışıyor.

Nüfus bilinmeden değil 10 yıllık kalkınma planı, 10 günlük kalkınma planı bile yapılamaz.

Hükümet geçtiğimiz günlerde 10 yıllık kalkınma planı çalışmalarını başlattığını törenle açıkladı.

Peki bu plan hangi nüfusa göre hazırlanacak?

Başbakan Üstel’in bildiği ama söyleyemediği nüfus rakamlarına göre mi, yoksa İstatistik Kurumu’nun açıkladığı nüfus projeksiyonu ile ulaştığı 399 bin rakamına göre mi?

Başbakan nüfusun belli olduğunu, bunun elektrik kurumu abone sayısı, ya da cep telefonları abone sayılarından hesaplanabileceğini söyledi. Ama gerçek nüfusu bildiği halde söyleyemeyeceğini iddia etti.

Ben size söyleyeyim başbakan Üstel gerçek nüfusu bilmiyor. Rahmetli İrsen Küçük başbakan olduğu dönemde nüfus için “kalabalık” demişti. O da bilmiyordu.

Aslında hiçbir KKTC yetkilisi, KKTC’nin gerçek nüfusunu bilmiyor. Geçmişte eve kapatılarak yapılan nüfus sayımlarından sonra sayım memurlarının doldurduğu kağıtlar Ankara’ya gönderilir, orada tasnif edilir, bilgiler toparlanır ve bizim DPÖ’ye hazır halde gönderilirdi.

Ama hiçbir dönemde derlenen bu bilgiler, sokakta gördüğümüz tabloyla uyuşmazdı.

Bu nedenle evet birileri KKTC’nin gerçek nüfusunu biliyor. Ama biz bilmiyoruz.

Sokak bize nüfusun bir milyon civarında olduğunu söylüyor. Devletin İstatistik Kurumu 399 bin diyor. Başbakan Üstel ise kendine bağlı dairenin açıkladığı rakamın doğru olmadığını, gerçek nüfusu kendisinin bildiğini ama bize söyleyemeyeceğini, söylenecek rakam olduğunu, söylenmeyecek rakam olduğunu iddia ediyor.

Nedir bu gizlilik?

Nereden çekiniyorsunuz?

Nüfus yapımızı bozduğunuz, irademizi ortadan kaldırdığınız, demokratik yapımızı, kültürümüzü, gelenek ve göreneklerimizi yok ettiğiniz için mi söyleyemiyorsunuz?

*****

Nüfus bilinmeden kalkınma planı yapılamaz.

Nüfusu bilmek de yetmez. Nüfus yapısını bütün detaylarıyla bilmek gerekir. Ayrıca nüfus projeksiyonlarını da hesaplamak ve bilmek gerekir. Yıllık artış oranını bilmeden neye yatırım yapacaksınız.

Okul binaları yetmiyor.

Hastaneler yetmiyor.

Hapishane yetmiyor. 10 yılda yenisini yaptık. O da yetmiyor. 

Yollar araçları sığmaz oldu. Nüfus bilinmediği için yollar da yetersiz kalıyor.

Bu küçücük ülkede evden iş yerine gidene kadar ömrümüzün neredeyse yarısı trafikte geçiyor.

Uçak alanı, liman vb. yatırımlar için de nüfusu ve yıllık artış oranını bilmelisiniz.

Biliyor muyuz?

Hayır.

Öyleyse yeni açılan Ercan havaalanını neye göre 10 milyon yolcu kapasiteli yaptık?

Bu sorunun yanıtını da elbette bilmiyoruz. Çünkü bu yatırımı biz değil, arkasını Ankara’daki iktidara yaslayan bir şirket yaptı.

Ülke nüfusunu, nüfus yapısını ve nüfus projeksiyonlarını bilmeden, bunları gerçekçi rakamlarla şeffaf biçimde kamuoyuna açıklamadan bu ülke doğru, düzgün yönetilemez.

Yönetilmediği de özellikle son birkaç yılda açık biçimde görülüyor.