Devrim DEMİR
Karpaz’da yoksul bir ailenin ocağı söndü, Büyükkonuk-Kaplıca arasındaki plajda yaşanan facia, tüm ülkenin yüreğine ateş düşürdü. Baba Ramazan Katırcı (48), anne Filiz Katırcı (40), kızları Merve (18) ve oğulları Mert (13) aşırı dalgalı denizde boğularak can verirken, geriye 12 yaşındaki Barış kaldı. Katırcı ailesinin yaşadığı Büyükkonuk köyüyle birlikte ülkenin bütünü tam bir yas yaşadı.
Karpaz’da yeni gün, büyük bir sessizlik ve yaşlı gözlerle başladı.
Büyükkonuk ve Kaplıca arasındaki Tulumba mevkiinde önceki gün yaşanan facianın ardından, Kaplıca muhtarı Adem Baş dün felaketin yaşandığı bölgedeydi.
Katırcı ailesinin evi dün gün boyu taziye kabul etti.
Başbakan Ersin Tatar, Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu da dün Katırcı ailesinin acısını paylaştı.
Oğlunu, gelinini ve iki torununu bir anda kaybettiklerine inanamayan Ömer-Fatma Katırcı çifti yakınlarının gözetiminde ayakta durmaya çalışırken, Ramazan Katırcı'nın ablası ve iki kız kardeşi evlerine taziye için gelenleri gözyaşları içinde karşıladı.
Yaşanan felaketin ardından ise aile dramı çıktı.
Baba Ramazan yeni iş sahibi olmuştu
Büyükkonuk köyüne ateş düşüren olayın ardından aile dramı çıktı. Üç çocuğu, eşi ile birlikte üç göz odalı bir evde iyi kötü bir hayat sürdüğü öğrenilen 48 yaşındaki baba Ramazan Katırcı'nın uzun yıllar iş sıkıntısı yaşadığı ve kısa bir süre önce mahkemelerde işe başladığı öğrenildi.
YENİDÜZEN’e konuşan Katırcı ailesinin komşuları, baba ve annenin çocuklarını iyi yetiştirmek için gündelik işlerde çalıştığı, baba Ramazan Katırcı’nın uzun süre iş sıkıntısı çektiği ve mevsimlik topladığı otları satarak ailesini geçindirdiği ifade edildi.
Kızının yurt parasını biriktiriyordu
Ülkeyi yasa boğan olayda henüz 18 yaşında dalgalara yenik düşen Merve Katırcı'nın Haziran ayında liseden mezun olduğu ve Girne’de tam burslu bir üniversite kazandığı öğrenildi.
Hemşirelik bölümü kazanan kızını ulaşım sorunu yaşadıkları için Girne’de öğrenci yurduna yerleştirmeye çalışan baba Ramazan Katırcı’nın kızı için yurt parsı biriktirdiği ifade edildi.
Abla Döndü Salman: “Çocuklarını yoksulluk içinde büyüttü”
Katırcı ailesinin evinde dün gözyaşı ve feryat vardı. Torunlarını, oğlunu ve gelinini kaybettiğine inanamayan Ömer-Fatma Katırcı güçlükle ayakta durmaya çalışırken, Ramazan Katırcının ablası Döndü Salman, yaşananları YENİDÜZEN’e anlattı.
“Kapının önünden geçip gittiler. Bir daha dönmeyeceklerini bilseydim, asla izin vermezdim gitmelerine. Kardeşim Ramazan, yıllarca işsiz kaldı ailesine bakmak için yaz kış demedi nerede iş bulduysa çalıştı. Kader en son yüzüne güldü, devlete girdi. Üç göz odaları vardı evlerini tamir etmeye başlamıştı, tam sevineceklerdi çok acı bir olay yaşadılar. Yoksulluk içinde büyüttü çocuklarını bir gün bile of demedi. Her şey bitti artık.”
Küçük Barış’ın sağlık durumu iyiye gidiyor
Denizde ilk boğulma tehlikesi geçiren Katırcı ailesinden geriye kalan 12 yaşındaki Barış Katırcı'nın sağlık durumu iyiye gidiyor. Mağusa Devlet Hastanesi'nde müşahede altında tutulan küçük Barış’a dün psikologlar eşliğinde talihsiz olay anlatıldı.
Sosyal Hizmetler ve aile yakınlarının olduğu bir ortamda durum küçük Barış’a açıklanırken, küçüğün vekâletini halasının üstlendiği öğrenildi.
MERVE KATIRCI... Liseyi yeni bitirmişti, üniversiteye başlayacaktı.
Katırcı ailesinin evi... Sessizdi....
Ramazan Katırcı'nın ablası Döndü Salman yaşadığı acıyı YENİDÜZEN'le paylaştı
MERVE, MERT, BARIŞ... Birlikte çok sık denize giderlerdi.
Katırcı ailesinin felaketine tanıklık eden Kaplıca muhtarı Adem Baş, dün yeniden olay yerindeydi. YENİDÜZEN’e konuşan Muhtar Baş, teknenin, baba ve kızı açıkta bulduğunu, annenin ise sahile yakın bir yerde yüzükoyun cansız şekilde bulunduğunu ifade etti.
Kaplıca muhtarı Adem Baş, YENİDÜZEN’e olay gününü anlattı.
“Dalgalar korkutucuydu”
Katırcı ailesinin hayatını kaybettiği boğulma felaketinin ilk tanıklarından biri olan Kaplıca muhtarı Adem Baş, YENİDÜZEN’e olay gününü anlattı.
Baş, “Kahvede oturuyorduk, bir boğulma vakası olduğu haberini aldık ve köylü olarak hemen takriben 60-70 kişi olayın olduğu bölgeye koştuk. Sahilde olduğu söylendi, yaklaştığımızda denize dalan bir kişiyi gördük. Tepeden aşağıya doğru koşmaya başladık. Denize doğru indiğimizde, 12 yaşında kurtulan Barış’ı kayalığın üstünde gördük. Denizin durumu inanılmaz kötüydü, en iyi yüzücünün bile yüzmesini sıkıntıya sokacak dalgalara vardı. Barış’ı kurtaran Osman Göztaş ise denizden çıkamıyordu. Takriben 8 ile 10 dakika arası dalgalarla boğuştu. Osman yardım edin diye bağırıyordu ama çok dalga vardı. Geri geri yüzmesini söyledik, üç beş metre kulaç attı dalgalar ve yardımlarımız ile sahile çıkarmayı başardık, yoksa onu da kaybedebilirdik.” dedi.
“Anne denizin üstünde cansız yatıyordu”
Olayın şokunu atlatamayan Kaplıca muhtarı Adem Baş, yaşadıkları felaket ile oldukça sarsıldıklarını ifade etti.
Baş, Osman Göztaş ve çocuğu sahile aldıktan sonra denizde sırt üstü cansız duran bir kadın cesedi gördüklerini ifade etti.
Baş, “Anne Filiz Katırcı’yı denizden üç beş arkadaş çıkararak kumun üstüne koydular. Kalp masajı yaptık ancak iş işten geçmişti. Biz Osman Göktaş’la konuşurken, 18 yaşındaki Merve’nin cansız bedeni daha içerde yüzükoyun bir şekilde yatıyordu. Hemen müdahale etmek istedik ancak dalgalara buna izin vermedi. Biz olay yerine koşarken limandan da her ihtimale karşı tekne çıkardık, akıntı ile derine giden olmuşsa ve yaşayan varsa kurtarmak için. Biz buraya geldikten beş dakika sonra teknede ulaştı ama çok güç geldi çünkü inanılmaz dalgalar vardı.”
Baba ve kızı deniz içeriye çekti
Kaplıca muhtarı Adem Baş, yardım için çağırdıkları teknenin sahile yaklaşırken, baba Ramazan Katırcı'yı denizin içinde cansız bir şekilde bulduklarını kaydetti.
Baş, “Tekne babayı derin akıntıda buldu. Dalgalar çok kızgın olduğu için 18 yaşındaki genç kızı da çıkarmak mümkün olmadı. Kız akıntı ile beraber daha derine açıldı. Tekne hem baba hem kızın cansız bedenlerini sahile çıkarırken, küçük Barış’ı olay yerinden uzaklaştırdık. Üstünü örttük, sakinleştirmeye çalıştık ve kaç kişi olduklarını sorduk. Abisinin de olduğunu söyledi. Tekne ile yeniden açıldık bir şey bulamayınca akşam saatlerinde iki helikopter olay yerine geldi. 13 yaşındaki Mert’in cansız bedeni ise olay yerinden çok farklı bir uzaklıkta akıntıya sürüklenmiş bulundu” dedi.
Baş: “Dalgalar çok rahatsız edici boyuttaydı”
Katırcı ailesinin tüm fertlerinin cansız bedenlerini denizden çıkaran tanıklardan biri olan Kaplıca muhtarı Adem Baş, bölgede denizin inanılmaz dalgalı olduğunu, çok iyi bir yüzücünün bile önceki gün sıkıntı yaşayacak boyutta olduğunu ifade etti.
Baş, “Dalgalar çok yüksekti ve o gün balık avlanabilecek bir hava yoktu. Çok büyük dalgalar vardı, biz bile dalarken korktuk. Baba balık avlıyordu ve diğer aile fertleri de yüzüyordu. Çıkardığımız cansız bedenlerde hiç yara yoktu ancak 12 yaşındaki Barış’ın ayaklarında kayalıklardan oluştuğu tahmin edilen yaralar mevcuttu. Sahile ulaşmak ta çok zor oldu baya içerde ve patikalardan inmek zorunda kaldık, bazılarımız koşarken düştük. Bu olay çok ıssız bir yerde oldu, olay yerine yaklaşık 25 dakikada ulaştık.”