Firuzan NALBANTOĞLU
Cadbury World, İngiltere’de Birmingham ve Yeni Zelanda’da Dunedin şehrinde bulunan, Cadbury firması tarafından yaratılıp işletilen, bir eğlence merkezidir. Birmingham’da, 14 Ağustos 1990 tarihinde açılan merkez, Bournvill’de bulunan Cadbury fabrikasının imalathane bölümünün de bir kısmını içine alarak, ziyaretçilere dünya çapında severek yenilen bazı çikolataların yapılış sürecini görme fırsatı veriyor. Nisan ayında benim de ziyaret etme fırsatı bulduğum bu ilgi çekici yer, ilk başta çocuklar içinmiş gibi görünse de, Bournville köyüne adımınızı attığınız andan itibaren, gerek atmosferinden gerekse etrafa yayılan çikolata kokularından dolayı, yetişkinleri de içine çekiyor. Her yıl yaklaşık 500,000’in üzerinde ziyaretçi ağırlayan bu yer, sadece bir fabrika turu değil, çikolatanın tarihi ile ilgili bilgilerin görsel olarak anlatıldığı, Cadbury işletmesinin kökeni ve hikayesiyle ilgili, kısa film ve skeçlerin sergilendiği bir tecrübe yaşatıyor. 14 bölgeye ayrılmış bu alanda, irili ufaklı film setleri, efektlerle donatılmış bölümler, video sunumları, multi-sensörlü sinema ve çeşitli gösterileri içeriyor. Çikolatalarını her yaştan insanın severek yediği, yaklaşık 200 yıl önce kurulan Cadbury firmasının 1800’lü yıllardan günümüze kadar hangi aşamalardan geçtiği, gerek üretim gerek reklam alanında nelere nasıl öncülük ettiği ile ilgili bu ilginç tecrübenin bir kısmını bu yazıda aktarmaya çalışacağım... Ve şunu da eklemeliyim ki, Cadbury World’e yolu düşen herkes gitmeli. Hafta içi, sabah 09:00’dan akşam üzeri 17:00’ye kadar açık olan merkez, haftasonları ise öğlen 14:00’e kadar hizmet veriyor. Ayrıca kalabalık gruplar için de grup indirimleri yapılıyor.
93 Bull Street’de ilk dükkân
1824 yılında, John Cadbury, İngiltere’nin iç batı kesiminde bulunan, Ada’da başkent Londra’dan sonra en yoğun nüfuslu şehir olan Birmingham’ın prestijli caddesi 93 Bull Street’de, çay, şeker, kahve gibi mallar satan bir bakkal dükkanı açtı. Yalnız pek çok bakkal dükkanından farklı olarak, John Cadbury, havan ve tokmakla bizzat kendisinin hazırladığı, kakao ve sıcak çikolata da satmaya başladı. John Cadbury’nin çikolataya olan merakı, yalnızca çikolatanın lezzetinden değil, mensubu olduğu Protestan mezhebi ‘Kuveykır’ (Quaker)ların, çayı, kahveyi, çikolata ve sıcak çikolatayı, ‘toplum için kötü olan alkole karşı lezzetli bir alternatif olarak müritlerine sunmasıydı.
John Cadbury ilk fabrikasını açıyor
Cadbury fabrika üretimi, 1831 yılında, John Cadbury’nin ticari ölçekte üretim yapmaya karar vermesi ve Crooked Lane yakınlarında dört katlı bir ardiye satın almasıyla başlıyor.
Çikolata çeşitleri çoğalıyor
1842 yılına gelindiğinde, John Cadbury 16 çeşit sıcak çikolata ve 11 farklı çeşit çikolata satıyordu. Çikolataların, ‘İspanya Çikolatası’ ve ‘Güzel Esmer’ gibi ilgi çekici isimleri vardı. Kakao; pudra şekeri ve yarı işlenmiş kakao tanelerinin içinde, yonga çakmaktaşı şeklindeki tabakalar halinde, satılıyor ve ‘Taneli Kakao’ ‘İzlanda Karayosunu’ ‘İnci’ gibi ilgi çekici isimlerle anılıyordu.
İşletme Bridge Street’e taşınıyor
1847 yılında, Cadbury kardeşlerin büyüyen işletmeleri, Birmingham’ın merkezindeki Bridge Street’de, yeni ve büyük bir fabrikaya taşınıyor. Fabrikanın, kendine ait olan kanal girişi, Birmingham Navigasyon kanalı vasıtasıyla, fabrikayı Britanya’daki başlıca limanlara bağlıyor.
1848 ve kalıp şeklinde üretilen ilk çikolata
18. yüzyılda, Fransa tablet ve bar üretmeye başladı. Ancak bugün bildiğimiz haliyle ilk çikolata barını, Bristollu bir şirket olan Fry & Son’s 1847’de, ‘chocolate deluxe manager’ adı altında üretti. İlk çikolata barı, kakao tozu ve şeker ile birlikte kakao çekirdeklerinden çıkartılmış, az miktarda, eritilmiş kakao yağı karışımından yapılıyordu. Sonuç, kalıplaşmış çikolata barını yaratıyordu. Parçalar bugünün standartlarına göre çok kaba ve acımsı olabiliyordu ama bu işlem yine de bir devrimdi. Blokların ve barların içinde şekillenmiş ve meyve aromalı orta kısımların üzerine dökülen bu sade çikolata, gerçek anlamda bir buluştu. Ama dükkânlarda daha başka ikramlar da vardı…
İşi çocuklar devralıyor…
John Cadbury’nin sağlığının hızlı bir şekilde kötüye gitmesi sonucunda, 1861’de emekliye ayrılıp işletmenin bütün kontrolünü oğulları Richard ve George’a bırakır. Kardeşler, işletmeyi devraldıklarında sadece 25 ve 21 yaşlarındaydılar. Her ne kadar, işletmenin belli bölümlerinde önceden çalışmış olsalar da, işletmenin yönetimini devralmak kardeşler için, göz korkutucu bir durumdu. Diğer kakao imalatçıları birer birer batarken, Richard ve John kardeşler aynı şeyin Cadbury’nin de başına geleceğinden endişeliydiler. Cadbury kardeşlerin bu endişeleri boşa çıktı. Ölen anneleri kardeşlere yüklü bir miktar bırakınca, her biri işletmeye 4000, bugünün parasıyla 600,000 pound yatırım yaptı fakat bu bütün sorunlara çözüm olmadı. İlk bir kaç yıl büyük zorluk çeken kardeşler, işletmeyi ayakta tutabilmek için uzun mesailer yaptı. George, üretim ve satın alma bölümleriyle ilgilenirken, Richard hiç de iyi durumda olmayan satış ve pazarlama bölümüne el attı. Söylenenlere göre, bu bölümün durumu o dönemde o kadar kötüymüş ki Richard “Bir gün, bu işletme bir yılda bin poundluk kâr yaparsa mutlu bir adam olarak emekliye ayrılacağım” diyormuş.
Yenilikçi imalat teknikleri devreye giriyor
Cadbury işletmeleri için dönüm noktası, 1866’da İngiltere’nin ilk katıksız kakaosu olan, ‘Cadbury Cocoa Essence’ lansmanı ile sonuçlanan, yeni bir imalat yöntemini kullanmaya başlamısyla oldu. Cocoa Essence’dan önce, Cadbury’nin ürettiği kakaolar, pek çok imalatçılarınki gibi yüksek miktarda kakao yağı içeriyordu. Doku ve tadını maskelemek için, kakao yağının içine nişastalı yiyecekler de katıyorlardı. Ama George Cadbury, Hollandalı imalatçı Coenraad Johannes van Houten tarafından kullanılmış, kakaoyu sıkıştırarak presleyen yenilikçi bir makina olduğunu duydu. Pres makinası, kakao tanelerinin içindeki kakao yağını sıkıştırarak suyunu çıkarıyor böylece nişastalı yiyecek karıştırmaya gerek kalmıyordu. Fakat bu makinayı satın almak büyük bir kumardı. Makina pahalıydı ve kardeşlerin de parası azdı. Ayrıca makina, seri üretimde kullanmak için tasarlanmıştı ve hiç kimse ürüne yeterli talep gelip gelmeyeceğini kestiremiyordu. Ama Cadbury kardeşler, bu işin peşinden gitmeye karar verdiler ve bu yolu takip eden ilk İngiliz imalatçılar oldular. Bu, İngiliz kakao ticaretini değiştiren ve Cadbury’nin gelecekteki prestiji için ciddi bir adımdı. Pres makinesi, Cadbury Kardeşler’in Bridge Street’de bulunan yeni fabrikalarına monte edildi. Cacao Essence, yaygın olarak, ‘Tamamen katıksız. Bu yüzden en iyisi’ şeklinde reklam edilip, tıbbi belgelerle de desteklenerek tanıtılıyordu. Cacao Essense’in pazarlanması, satışların dramatik bir biçimde yükselmesine ve küçük işletmenin, bugün bildiğimiz, dünya çapındaki Cadbury şirketi haline gelmesine yol açtı.
İlk sütlü çikolata barı
1875 yılında, Daniel Peter adındaki İsviçreli imalatçı, ilk sütlü çikolata barını üretmek için, tarifine sütü ekledi. Bu tam anlamıyla yeni bir fikir değildi zira Cadbury 1849 ve 1875 yılları arasında kendi sütlü çikolatalı içeceklerini, Sir Hans Sloane’nın tarifine bağlı kalarak üretmişti. Ama Daniel Peter yine de onlardan bir adım öndeydi; Üstün tat ve dokuda çikolata üretmek için, süt tozu kullanmak yerine, yoğunlaştırılmış, kıvamlı süt kullanmak... Başka bir İsviçreli imalatçı, 1879 yılında, İngilizce’de ‘conching’ adı verilen bir makina üretti. Bu makina çikolata üretiminde, lezzet ve dokunun, insan gücü yoluyla ya da silindirler arasında dolaşarak, ısınma ve öğütme tarafından rafine edildiği bir yöntemdir. İşte bu arıtılmış, saf çikolata bugün bildiğimiz pürüzsüz çikolata yüzeyinin ilk denemesiydi. Böylelikle İsviçreliler İngiliz çikolata pazarını domine etmeye başlar. Bu durum, Cadbury ailesinin 20. yüzyılda savaşması gereken sorunlarla karşı karşıya bırakır.
Cadbury ilk Paskalya yumurtalarını yapıyor
Cadbury’nin ilk paskalya yumurtaları 1875 yılında yapılıyor. En eski paskalya yumurtaları koyu çikolatadan yapılıyor ve pürüzsüz, düz bir yüzeyden oluşuyordu. Bu yumurtalar ‘draje’ olarak bilinen şekerle kaplamalı, çikolata damlası şeklindeydiler. Daha sonraki paskalya yumurtaları ise dekore edilmiş, düz kabukları olan, çikolata süslemeleri ve badem ezmeleriyle bezenen adeta sanat eserleri şeklindeydi.
‘Hiç bir insan, bir gülün bile yetişemeyeceği bir yerde yaşamaya zorlanamaz’
Bridge Street’deki fabrika, çok küçük gelmeye başlayınca, George Cadbury gelecek için yeni bir vizyon benimsedi. ‘Neden endüstriyel bir alan, bakımsız ve iç karartıcı olsun ki?’ Bu bakış açısı, kardeşi Richard tarafından da olumlu karşılandı ve kardeşler yeni fabrikaları için çok özel bir alan aramaya başladı. 1878 yılında, kardeşler yeni yuvalarını buldular. Stirchley, King’s Norton ve Selly Oak köylerinin arasında bulunan, Birmingham’ın merkezinin yaklaşık 4 mil güneyinde, yaklaşık 14.5 dönümlük bir yeşil alan seçtiler. Bölge, bir kır evi, bir alabalık göleti ve çayırlıktan oluşuyor ve Bourne olarak adlandırılıyordu. Kır evi artık orada olmasa da bahçesinden kalan şeftali ağacı, Bournville fabrikasının resepsiyon girişinin dışında bulunuyor. Fabrika ilk orada bulunan başlarda kır evi ve malikânenin adından dolayı Bournbrook olarak anılmaya başlansa da, daha sonraları Fransızca’da şehir anlamına gelen ‘Ville’ sözcüğüyle birleştiriliyor ve ‘Bournville’ adı seçiliyor. Bourneville’de işçiler, şehirdeki varoş mahallelerinden çok daha iyi şartlarda yaşamaya başlıyor. Yeni seçilen bölgede, kanal, tren, yol bağlantıları ve temiz su tedariği bulunuyor. Ayrıca George’un gelecekteki planlarını gerçekleştirebilmesine uygun olarak da, genişletilebilecek pek çok oda bulunuyor. George, sanayi işçilerinin, kirli şehirden kaçıp nefes alabilcekleri, içinde pek çok yeşil alan barındıran bir yer inşa etmeyi planlıyor. ‘Hiç bir insan, bir gülün bile yetişemeyeceği bir yerde yaşamaya zorlanamaz’ George Cadbury.
Bournville: Bahçeler arasında bir fabrika doğuyor
Birminghamlı mimar George H. Gadd, George Cadbury ile birlikte çalışarak fabrika için planlar çiziyor. İlk tuğlalar 1879 yılının Ocak ayında şekilleniyor ve baş kalfa ile üst düzey çalışanlar için bölgede 16 ev yaptırılıyor. Alanda çalışanlar için evlerin yanı sıra, parklar, bahçeler, kriket ve futbol sahaları, çocuklar için oyun alanı, fabrikaya yakın bir alanda mutfak ve ısıtmalı giyinme odaları gibi tesisler de inşa ediliyor. Spor alanları zaman geçtikçe genişliyor ve bunların arasına tenis, squash ve açık alanda bowling gibi tesisler de ekleniyor. Öte yandan aşamalı olarak yüzme havuzları inşa ediliyor ve şirkete katılan her genç kadın ve erkeğin, iyi birer yüzücü olabilmesi için, Cadbury kardeşler, yüzmeyi teşvik ediyor. Ülkenin dört bir yanına iş gezileri organize edilirken, Bournevill’de yaşamayan ve her gün şehir merkezinden fabrikaya seyahat etmek zorunda olan işçiler için, Cadbury Kardeşler yerel tren işletmeleriyle, çalışanlar için ucuz seyahat tarifesi üzerinde anlaşma sağlıyor. Cadbury’nin başarısı ve ünü, yalnızca imal ettiği ürünlerden değil, işçilerine sağladığı sosyal hak ve geniş avantajlardan da kaynaklanıyor. 1893 yılında kardeşler alana 120 dönüm daha ekleyerek bahçe ve işçi evlerini genişletiyor. Bunun ardından 1895 yılında 143 kır evi daha inşa ediliyor.
Cadbury de sütlü çikolatayı piyasaya sürüyor
1897 yılında Cadbury Cocoa Essence üretiminden sürekli artan kakao yağlarıyla çikolata barları üretmeye devam ediyor ve sonunda aynı yıl sütlü çikolata da raflarda yerini alıyor. Ama muhtemelen bu sütlü çikolatalar bugün tattıklarımız kadar lezzetli olmuyor. Süt tozu hamuru, kakao kütlesi, kakao yağı ve şekerden yapılan bu ürün kaba ve kuru ayrıca herkesçe beğenilmesi için yeterince tatlı ve sütlü olmuyor.
Dış mekân ve gazete reklamları
Cadbury en güzel poster ve gazete reklamlarından bazılarını 1900’lü yıllarda üretiyor. O dönem çok popüler olan yerel artist Cecil Aldin, Cadbury’nin yüzü oluyor.
Cadbury Dairy Milk üretiliyor
Sütlü çikolata alanında pazarı elinde tutan İsviçreli imalatçıların karşısına, John Cadbury Jnr, Dairy Milk ile çıkıyor. Daha fazla sütle üretilen bu çikolata barı, ilk olarak Haziran 1905’de üretiliyor. Aşamalı olarak her yıl daha da başarı elde eden bu ürün, Birinci Dünya Savaşı’nın ilk yıllarına gelindiğinde, Cadbury’nin en çok satan ürünü ünvanını alıyor. 1920’ye gelindiğinde, İngiltere Krallığı’nın ulaştığı her noktadaki çikolata pazarına sürülüyor. Cadbury Diary Milk, bütün dünyada ‘megabrand’ oluyor ve dünyanın neredeyse her yerinde bulunan çok popüler bir ürün haline geliyor. 1908’de ilk ‘Bournville çikolatası’ üretiliyor. 1914’te ise J.S Fry & Sons’s ile birleşen şirket, ilk lokumlu çikolatayı üretiyor. İçinde pek çok çikolatayı barındıran Milk Tray, (Çikolata Tepsisi) ise 1925 yılında piyasaya sürülüyor.
Flake piyasada
‘Kolayca ufalanan, lapa lapa çikolata’ Flake ilk olarak 1920 yılında geliştiriliyor. Açıkgöz bir Cadbury çalışanı, çikolata kalıplarından taşan fazlalıkların boşaltılırken bir akıntı şekline dönüştüğünü ve pul pul katlanmış bir çikolata halini aldığını farkediyor. 1970’lere gelindiğinde, TV’lerde gösterilen bohem Flake reklamlarıyla, Flake’in satışları dörde katlanıyor.
1970’ler...
1970’lerde TV’nin de etkisiyle, pek çok Cadbury ürününün satışları tavan yapıyor. Ayrıca bu dönemde, ‘Curly Wurly’ adlı, yapışkan karamelli sütlü çikolata piyasaya sürülüyor. Aynı yıllarda, romlu bir çikolata olan Old Jamaica raflarda yerini alıyor. 1971 yılında ise, pek çok insanın severek yediği, hem tad hem de görüntü açısından ilgi çekici olan Creme Egg üretiliyor.
Twırl...
1987’de, Cadbury’nin İrlanda işletmelerinde iki parmak şeklinde üretilen Twirl, bugün Cadbury’nin en popüler ürünleri arasında yer alıyor.
Ve Cadbury fabrikası müze oluyor
Her zaman popüler olan fabrika turları, üretim sırasında sıkıntılar yaşatabiliyor. Yüzlerce kişinin ziyaret ettiği fabrikada, zaman zaman sorunlar yaşanabiliyor. 1988 yılında Cadbury, ziyaretçiler için fabrika gezileri ve atraksiyon programları planlamaya başlıyor ve ortaya Cadbury World çıkıyor. İnşaası 6 milyon pound’a mal olan bu bina 1990 yılında, Bournville’de Cadbury fabrikasının hemen yanına açılıyor. Fabrikada üretim yapılan belli alanlarında gezilebildiği bu yer, ilk yılında 350,000’den fazla ziyaretçiyi ağırlıyor.
Çikolata mükemmellik merkezi...
2012’de, yeni global araştırma ve geliştirme merkezi, Bournville’de, R&D’nin 17 milyon poundluk yatırımıyla açılıyor. The ‘Centre of Excellence’, yepyeni inovasyon laboratuvarları, bitki testi fasiliteleri ve yeni fikirleri test edebilmek amacıyla ortak mutfak içeriyor.
***
Referanslar:
http://archive.fieldmuseum.org/Chocolate/history_contemp5.html
http://web.archive.org/web/20090122081418/http://www.chocolate.be/eng/history/history.htm
http://www.cadbury.co.uk/the-story