KIBRIS’TAN HATIRALAR…
ANNEMİN VAZGEÇİLMEZİ: MAGGİ…
Gerçek bir tavuğu kaynatıp elde ettiği tavuk suyuna ilaveten, rahmetlik anneciğimin bir diğer vazgeçilmezi daha vardı ki o da Maggi tavuk suyuydu…
Yemeklere mutlaka yarım Maggi koymazsa, o lezzeti tutturamayacağına inanırdı. Pilava, magarınaya, bizelya veya taze fasulyeye, kolokasa, kısacası hemen her yemeğe, özellikle de dolmaya mutlaka yarım Maggi koyardı…
Benim için yazdığı ve Kıbrıs yemeklerinin yapılışını anlattığı yemek kitabındaki tariflerde de hep yarım Maggi ibaresi vardır…
MAGGİ’NİN ÖYKÜSÜ…
Maggi’nin öyküsünü de araştırdım ve çok ilginç buldum… Gerek Nestle’nin internet sayfasından, gerek Wikipedia ve internetteki diğer kaynaklardan Maggi’yle ilgili toparladığım bilgileri, okurlarım için derleyip Türkçeleştirdim… Maggi’nin ilginç öyküsü özetle şöyle:
*** Maggi, aslında gerçek bir şahsın adıydı, Maggi’yi icat eden adamın adı… Julius Michael Jonannes Maggi, İtalya’dan göçmen olarak İsviçre’ye çalışmaya gitmiş olan beş çocuklu bir ailenin en küçük çocuğuydu… 9 Ekim 1846 yılında dünyaya gelen Julius Maggi, iki kez evlenmiş ve dört kızı ile iki oğlu olmuştu… Babasının değirmenini 1869 yılına devralan Julius Maggi, bu değirmeni devraldığı zaman, İsviçre’de değirmen sanayisi krizdeydi ve Julius Maggi, yeni iş alanları aramaya girişmişti…
*** Julius Maggi, “Maggi”yi 1884 yılında icat etmişti – çalışan ailelere kolaylıkla pişirebilecekleri, lezzetli ve besleyici yemekler sunma vizyonuyla yola çıkmıştı. O dönem kadınlar, İsviçre’de işgücüne katılmaktaydı ve eve döndüklerinde, doğru düzgün yemek pişirmeye fazla zamanları kalmıyordu. Bundan hareketle Julius Maggi, kadınların hayatını kolaylaştırmak üzere deneylerine başlamıştı…
*** Önce bir bizelya ve fasulye çorbası icat etmişti – toz şeklinde bir çorbaydı bu, hem besleyiciydi, hem de fabrikalarda çalışan kadınların sağlıklı yiyecekler hazırlamasına yardım etmekti amacı… İlk ürününden iki yıl sonra, bu kez hazır çorbaları icat etmişti Bay Maggi… Ve hazır çorbaların yanısıra sıvı yemek çeşnisini… 1947 yılında, Maggi markası, dünyaca ünlü Nestle gıda tarafından satın alınmış ve Maggi artık Nestle tarafından üretilmeye başlanmıştı…
TUTKULU BİR ADAMDI…
*** Bay Julius Maggi, tutku dolu bir adamdı – 19ncu yüzyılın sonlarında, tuz ve biber kadar kullanımı çok sıradan olacak olan gıdalar icat etmeyi düşlüyordu – aklında olan şey, işçilerin çok uygun bir fiyata düzgün beslenebileceği hazır gıdalar icat etmekti. Ve kimsenin unutmayacağı bir marka haline gelmekti… Babası aslen İtalyan olan ve İsviçre’de yaşayan Bay Michael Maggi idi… İsviçre’nin Kemptthal köyünde, bir değirmenin sahibiydi… Zürih yakınlarındaki bu köyde Julius Maggi’nin şirketi ilk olarak buğday unu üretmekteydi… Bay Maggi, geleceği görebileceğine inanan bir insandı…
*** Çalışma hayatının, yeme alışkanlıkları üzerindeki etkisini gözlemiyordu… O dönem geleneksel olarak kadınlar aileleri için yemek hazırlamaktaydılar ancak artık fabrikalarda çalışmaya başlamışlardı ve mutfakta harcayacak daha az zamanları vardı… Julius Maggi, hem besleyici, hem doyurucu, hem de hızlı hazırlanabilecek yiyecek ihtiyacı olduğunu farketmişti… 1882 yılında kendisi gibi ileriyi düşünen bir hekimle tanışmıştı: Dr. Fridolin Schuler, kötü beslenmenin hastalıklarla ve çocuk ölümleriyle çok ilgili olduğuna inanıyordu… İsviçre Kamu Refahı Topluluğu’nun bir parçasıydı ve bu topluluğun amacı da, çalışan nüfusun hayatını iyileştirmekti…
*** Çalışanların küçük bütçeleri ete yetmiyor olabilirdi ancak Dr. Schuler, çalışanların bunun yerine baklagillerin kullanılabileceğini, bunların besleyicilik bakımından zengin ve hazmetmesi kolay gıdalar olduğuna ve çözümün de bu olduğuna inanıyordu.
BAKLAGİLLERDEN YENİ BİR UN…
*** Bu prensiplerden ilham alan ve geleceğin pazarındaki büyük potansiyeli görebilen Julius Maggi, yeni bir tür un icat etmeye girişti – baklagillerden üretecekti bu unu. İki yıllık araştırma ardından yeni bir un icat etti, tümüyle baklagillerden yaratmıştı bu unu ve bizelya ile fasulye unlarını kullanmıştı. 1885 yılında dünyanın ilk hazır çorbasını icat etmişti. Sonra da 1886 yılında ilk Maggi çeşnisini icat etmiş bulunuyordu – çorbaların ve sosların temelini oluşturacak olan ilk sıvı konsantre bulyondu bu… Yiyeceklerin lezzetini arttırmaktı bir diğer amacı da…
*** Bay Maggi’nin hayal gücü sınırsızdı, bir mucit olarak curry’li çorbalar, trüf mantarlı Maggi çeşnileri icat etmekteydi – tutucu bir damak zevki olanlara daha geleneksel sebze çorbalarının yanısıra, daha yaratıcı, daha farklı lezzetler de sunmaktaydı... Bu ürünler hemen büyük bir başarı kazandı ve Maggi, uluslararası alanda genişlemeye başladı. 1888 yılına gelindiğinde Bay Maggi’nin artık Almanya’da, Fransa’da, İtalya’da, İngiltere’de ve Amerika’da şubeleri veya işbirliği yaptığı şirketler oluşmuştu bile... Bay Maggi’ye göre, müşterilerin bu markaya bağlılığı önemliydi, o nedenle hem markasını korumak, hem de yaymak için büyük reklam kampanyalarına girişmekteydi...
PİCASSO’NUN BİR RESMİNE BİLE GİREN MAGGİ KÜBÜ...
*** Hala mutfaklarımızda kullanmakta olduğumuz Maggi küpleri ise Julius Maggi’nin en ikonik ürünü oldu... Tavuksuyunu kendi markasının renkleriyle sarmalayıp küp şekline dönüştürdü... “Bouillon Kub” diye adlandırdığı Maggi bulyon kübü, piyasaya çıkmasının üstünden birkaç yıl geçince tam bir ikona dönüştü ve böylece ünlü ressam Pablo Picasso’nun bir tablosuna bile girdi...
*** Julius Maggi, reklama da yatırım yapıyor ve ilk emaye afişleri kullanan oluyordu – bunlar manavların dükkanlarının dışına asılıyordu. Bunun için de yazarlar ve ressamları istihdam ediyordu. İstihdam ettiği ressamlardan biri de Leonetto Cappiello idi, ona şimdilerde “Reklamcılığın babası” deniyor... İstihdam ettiği pek çok kişi ileride ünlü tiyatro yazarları, yazarlar ve ressamlara dönüşecekti... Kamu taşıma araçlarında, tramlarda, trenlerde ve hatta Paris’te Seine nehrinde gezinen teknelerde dahi Maggi reklamları asılıydı... Maggi’ye ait van araçlar, köşe başlarında durarak sıcak çorba ve tavuksuyu dağıtıyordu ücretsiz olarak...
*** Tüm kıtalara dağılan Maggi ürünleri, Avrupa işçi sınıfının mutfağına giriyor, orta ve düşük gelirli ülkelere kadar yayılıyordu... Julius Maggi, ürünlerinin uygun fiyatta satılmasında ısrarcıydı... Ayrıca yemek pişirme kursları da açarak Maggi ürünlerinin sebze ve tahıllar ile baklagillerden oluşan günlük diyette nasıl kullanılabileceğini aktarmaya çalışıyordu... Bu kurslar halen dünyada 30 ülkede devam ediyor...
*** Julius Maggi, 1912 yılında bir kalp krizi sonucu henüz 66 yaşındayken vefat etti...
KIBRIS’TA MAGGİ...
*** Maggi, Kıbrıs’a ilk kez 1920’li-30’lu yıllarda Vassos İliadis şirketi tarafından ithal edilmeye başlandı... Şirket Nestle’nin diğer ürünleri olan Neskafe’yi, Nesquik’i, Farinlakte’yi ve ayrıca Carnation sütlerini de ithal etmekteydi... 1954 yılında kurulan Gıda Ltd. Şirketi, rahmetlik Niyazi Manyera’ya ait bir şirketti ve de oğlu Ramiz Manyera’ya – onlar da Maggi’yi ve diğer Nestle ürünlerini Kıbrıs’a getiren bir diğer şirket... Nestle ürünlerini 1974 sonrası Kıbrıs’ın kuzeyine ithal etmeye başlamışlar ve hala ithal etmeye devam ediyorlar... Bunlar arasında Maggi de var...
*** Daha fazla bilgi için şu link’e ve Wikipedia’ya bakabilirsiniz:
www.nestle.com/media/newsandfeatures/magic-maggi-history-of-cubes-consommes-creativity