Bir ‘fırsat’ olur mu?

Cenk Mutluyakalı

“Peki kaçak çalışanlar ne olacak” dedi birisi?
Ne olacak, ya görmezden gelinecek, ya da ilk fırsatta affedilecek.

*  *  *

Şimdi sektörlerin adım adım açılımı konuşuluyor çünkü…
Salgın süreci hepimize hayatta “kriter” ya da “standartlar” olması gerektiğini de öğretiyor.
Alışmadık!
Böylesi bir hayatı öğrenmek çok da kolay olmayacak.
Çünkü ada yarısında “keyfilik” en öncül sektördür, kararlar siyasi yakınlıklara göre verilir.
Kim bağırırsa haklı olur!

*  *  *

Sektörler açılacak ve listeler “sosyal medya”da geziniyor.
Gayrı ciddilik!
Tam bir “iletişim” ve “reklam” budalalığı var.
Bakanlar sıraya giriyor.
İlk açıklayan kim olacak?
İş yapmaktan çok daha önemlisi “bu işi ben yaptım” havası!
Devletin televizyonunda kimseler “ana haber bültenleri”ne bakmıyor mu?
Denizin ötesindeki yayıncılık ayıbına gülüyorduk, beter olduk!
Dakikalarca ve defa defa aynı insanları dinlemekten mide bulantısı geldi, tam bir “hükümet kutusu”na dönüşürken…

*  *  *

Meclis’te bir “komite” kurulsa sanki kıyamet kopacak.
Tüm sektörler dahil edilerek ayrı ayrı görüşmeler yapılsa ve işler tek merkezden yönetilse dünya batacak adeta!
Başbakan “kendi dostları” ile toplanıyor.
Sağlık Bakanı “kendi yakınları” ile süreci yönetiyor.
Başbakan Yardımcısı farklı, Maliye Bakanı farklı kaynaklara başvuruyor.
O nedenle değil mi birkaç bilim kurulumuz, dört beş danışma kurulumuz var.

*  *  *

Denetim” en ciddi eksikliğimiz, malum…
O nedenle istediğiniz kadar “kriter” yazınız, eğer denetim olmazsa, nafile…
Hele de ciddiyet olmazsa!
“Maske takınız, sosyal mesafeyi koruyunuz” diyorlar, kuralı ilk çiğneyen Başbakan oluyor.
Öylesine çok “kaçak işletme” var ki, her alanda…
Bir fırsat olabilir elbette…
Hem de çok iyi bir fırsat…
Kimin memur kimin esnaf olduğunu anlayabilmek; apartman dairesindeki “tabelasız” güzellik merkeziyle, işini hakkıyla yapanı ayırt edebilmek için…
Belki bir vesile olur “kaçak işçi” ve “kayıt dışı işverenleri” de birer birer ayıklarız bu süreçte…

*  *  *
Mümkün mü?
Pek öyle görünmüyor.
Her bakan, her bürokrat, her uzman “görücüye” çıkmış gibi ayrı ayrı kendi reklamını yapmakla meşgul…
O nedenle “kaçak göçek” yine buluşacağız hayatın içinde!
Bakalım..
Eğri gemi doğru sefer” diyerek avunalım!