“Muratağa-Atlılar-Sandallar katliamını yapan EOKA-B timi, yıllar önce Milya’da da bazı solcu Kıbrıslırumlar’ı öldürmüştü...”
Bir Kıbrıslırum okurumuz (adı yanımızda mahfuz), şu bilgileri paylaşmak istediğini söyledi:
“Ben yazılarınızı sürekli olarak takip etmekteyim ve yaptığınız bu değerli iş nedeniyle sizi kutlamak istiyorum.
Son olarak Peristerona Piyi’den yaşlı karı koca Sotira ve Mihalis Komodromos’un, Muratağa-Atlılar-Sandallar katliamının “intikamı” olarak “kayıp” edildiklerine ilişkin yazınızı okudum. Bu yazınızda “Başkalarının işlediği suçlar yüzünden kaç masum insan öldürüldü?...” diye sormaktaydınız. Yazdıklarınız doğrudur. Peristerona Piyi köyünün EOKA-B’cilerinin gerçekleştirdiği bu katliam, başka katliamları tetiklemişti... Ama benim size anlatmak istediğim başka birşeydir.
Ben Milya (Yıldırım) köyünde dünyaya geldim. Annem-babam bu köylüydü ve bizim ailemiz solcu bir aileydi... Çeşitli EOKA timleri solcu, AKEL’ci, PEO’cu Kıbrıslırumlar’ı öldürmeye başlamıştı 1958’lerde. Biz de o zaman köyden ayrılmak zorunda kalmıştık çünkü köyde kalsaydık, benim ailem de solcu olduğu için başlarına kötü şeyler gelebilirdi.
1974’te Muratağa-Atlılar-Sandallar katliamını yapan Peristerona Piyili EOKA-B timi, 1958’de Milya’da solcu bir kadın ve bir kız çocuğunu da öldürmüştü. Daha o zamandan bunlar öldürmeye başlamışlardı – Peristerona Piyi’den çıkıp Milya’ya gelmişler ve Maria Varvara Haritu adlı üç çocuk annesi kadını öldürmüşlerdi. Aynı tim Despulla Katsuri adlı 13 yaşındaki bir kız çocuğunu da öldürmüştü. Bu kadın ve bu kız çocuğunun tek suçları solcu olmaktı. Bu tim bu iki kişiyi 26 Ağustos 1958’de öldürmüştü. Aynı timden insanlar bu kez 14 Ağustos 1974’te Muratağa-Atlılar-Sandallar katliamını gerçekleştirdiler. Aynı insanlardı, bunlar EOKA-B timine dönüşmüşlerdi...
Bu olay köyde şok yaratmıştı. Bizim ailemiz de solcu bir aile olduğu için bu olaylar üzerine köyden ayrılmış ve başka bir köye yerleşmeye gitmiştik. Biz hiçbir zaman bu olayları onaylamadık.
Ne yazık ki her iki tarafta da böylesi katliamları gerçekleştirenler isim isim bilindiği halde, hiçbir zaman yargılanmadılar, ellerini kollarını sallayarak toplumlarımızın içerisinde rahatlıkla geziyorlar. Hatta bazıları çok zengin oldu her iki tarafta da... Bu son derece üzücüdür. Neden her iki taraftan da yetkililer, böylesi katliamlara imza atmış şahısları mahkemeye çıkarmıyor? Neden onları yargılamıyor?
Sadece bu bile Kıbrıslılar’ın, şanslarını kaybettiklerini gösteriyor... Kıbrıslı olarak düşünüp hareket edeceklerine, kendilerini kullandırttılar ve her biri bir tarafa çekerek adanın taksimine kadar bu iş vardırıldı...”
Konuyla ilgili olarak Kıbrıslırum yazar Mihalis Bumburis’in “Meres Dokimasias” başlıklı bu konularda yaptığı araştırmaları içeren 1999’da yayımlanmış kitabında, bu Kıbrıslırum okurumuzun sözünü ettiği Milyalı Maria Varvara Haritu’yla, 13 yaşındaki kız çocuğu Despulla Katsuri’nin fotoğraflarını bulduk, hatta Milya’da Maria Haritu için yapılan cenaze töreninden fotoğraflar da bulduk. Bu fotoğrafları sayfamızda yayımlıyoruz.
Bu okurumuza paylaştığı bu değerli bilgiler için sonsuz teşekkürler...
Bu konularda daha ayrıntılı bilgi sahibi olan Kıbrıslıtürk okurlarım için telefon numaram 0542 853 8436, Kıbrıslırum okurlarım için CYTA telefonum 99 966518’dir. İsimli veya isimsiz olarak beni arayabilirsiniz ve geçmişte olup bitenleri öğrenmek için yaptığımız bu araştırmalara, bildiklerinizle, gördüklerinizle, duyduklarınızla katkıda bulunabilirsiniz.
*** “The Elders” Grubu’nun “kayıplar”la ilgili flmi internette...
“Kıbrıs: Gelecek arayışında geçmişi irdelemek...”
Aralarında Desmond Tutu, Jimmy Carter, Lakhdar Brahimi gibi emektar politikacıların bulunduğu “The Elders” grubunun Kıbrıs’taki “kayıplar”la ilgili hazırladığı 38 dakikalık film artık internette.
Filmin tanıtımında şöyle deniliyor:
“1960’lı ve 1970’li yıllarda yaşanan şiddet ve savaş ortamında binlerce Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk öldürüldü ve çoğunun cesedi hiç bulunamadı.
Bu belgesel film kapsamında Lakhdar Brahimi, Jimmy Carter ve Desmond Tutu, ikisi Kıbrıslı Rum, ikisi Kıbrıslı Türk olmak üzere dört adalı gençle birlikte, bu kurbanların kalıntılarının yerinin ve kimliklerinin belirlenmesi ve ailelerine iade edilmesi ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi aldı. Grubun yaptığı yolculuk, affetmenin doğasına ve bir arada yaşayan toplumların, geçmişin çatışmaları ile nasıl başa çıktıklarına dair, cevaplaması zor sorular ortaya koyuyor.
Lefkoşa ve Londra’da düzenlenen özel gösterimlerde prömiyeri yapılan film, 2011 yılında Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk televizyonlarında yayınlandı. Elders heyeti ve genç arkadaşları İdil, Tayfun, Thalia ve Michael, bu film sayesinde mevcut ve gelecek nesillerin, her iki toplumun ve ailelerinin yaşadığı acıları daha iyi anlayıp, diyalog ve karşılıklı anlayış çerçevesinde geçmişin yaralarını birlikte saracaklarını umut ediyor.
Süre: 38 dakika”
Filmi http://vimeo.com/28102901 internet adresinden izleyebilirsiniz.
Filmin “Belgesel tartışma kılavuzu”na ise
http://theelders.org/docs/Cyprus_documentary/cyprus-documentary-discussion-guide-tr.pdf
adresinden ulaşabilirsiniz.