Kötü oynanan bir futbolun ardından, alınan bir puan, şampiyonluk yarışındaki Yenicami’yi yarıştan koparmamıştır. Bu açıdan bakıldığında, alınan bir puanın, önemli bir puan olduğu düşünülebilir.
Yenicami dün futbol adına ortaya hiçbir şey koyamadı. Stratejik açıdan bakıldığında alınan bir puanın, şampiyonluk yolunda olan bir takım için büyük önemi vardır.
Bostancı karşılaşmasından, galibiyetle ayrılmış olunsaydı da, yine de lider Çetinkaya ile aradaki puan farkı, üçün üzerine çıkmadığı sürece, şampiyonluk iddiasını sürdüğünü rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu karşılaşmadan yenik ayrılsalardı, hem moral hem de inanç açısından çok önemli konsantrasyon kaybı yaşamış olacaklardı. Çünkü ortaya konan futbol, ilersi için hiç umut vermiyor.
Ancak bu hesaplar yapılırken, Yenicami’nin bu maratonda, futbol adına ortaya koyduğu oyun anlayışına bakılmalıdır. Her geçen hafta daha kötü bir oyunla taraftarının karşısına çıkan Yenicami, dün Bostancı Bağcıl karşısında tabir yerinde ise “tel tel döküldü”.
Bu oyun anlayışı ve ortaya konan futbolla, bu takım nereye kadar gidecektir. Esas üzerinde durulması gereken konu budur. Şampiyonluğa oynayan bir takımın her geçe hafta, daha kötü bir profille futbol oynaması, kafaları karıştıran en büyük soru işaretleridir.
Aslında bireysel olarak incelendiğinde, her biri ayrı değer olan futbolcular. Zaman zaman bazı futbolcuların, özel sorunları olabilir. Bu nedenden dolayı performans düşüklüğü yaşayabilir. Fakat Yenicami’de olay böyle değil. Genel olarak takımda bir düşüş vardır.
Dünkü maçta ortaya konan futbol şampiyonluğa oynayan bir takıma yakışır nitelikte değildi. Sadece ayakta duran her pozisyonu, yerinde müdahaleler ile önleyen Joseph’ti. Gerçekten bu futbolcunu hakkını vermek lazım. Sezon başından itibaren kırk yıllık Yenicamiliymiş gibi oynuyor. Her maçta sayısız müdahalelerle rakiplerin ataklarını önlüyor.
Fakat dün Hakan Altın ile girişilen horoz dalaşında oyundan atılabilirdi. Top ayağından çıktıktan sonra Hakan Altının Joseph’e yaptığı hareket fauldü. Bunu hakem değerlendirmedi ve topsuz alanda Joseph’le Hakan itiştiler. Bu itişmeden dolayı yerde kalan Hakan Altın’a sarı, Joseph’e de kırmızı kart gösterilseydi kimse bir şey diyemezdi. Ancak hakemler bu hareketi görmemiş olsa gerek oyunu devam ettirdiler. Eğer Joseph bu olayda kırmızı kartla cezalandırılmış olsaydı, Yenicami’nin beraberliği yakalaması çok zor olurdu.
Onun dışında görevini yapan iki futbolcu daha vardı. Kaleci Ali ve Okan. Geriye kalan oyuncular tel tel döküldü. Hele bir orta saha vardı ki evlere şenlik. Sanki ilk kez bir arada oynuyorlardı. Behiç, Evren, Murat Gertik tanınmaz haldeydiler.
Murat Gertik daha dikkatli olması gerekiyor. Öyle her pozisyonda kendini yere atmaması hiç de hoş değildir. Bu hareketlerinden dolayı bir takımını 10 kişi bırakabilir.
Bağcıl’a gelince. Futbol adına ne gerekirse onu yaptılar. Tatlı sert oynadılar ve rakibini yıldırdılar. Oyuna tutuk başlamalarına rağmen, ilk devreni son dakikalarından itibaren oyuna ağırlıklarını koydular ve sayısız gol pozisyonu buldular. Ertaç yakaladığı pozisyonları değerlendirebilseydi gol krallığının en büyük adayı olabilirdi.
Savunmada, Samory ve Erbay mükemmel oynadılar. Hele Samory masaysa göz açtırmadı. Sahanın iki tane kahramanı vardı. Samory ve Joseph.
Hakeme gelince, iyi bir maç yönettiğini söyleyebilirim. Sadece Joseph ve Hakan Altın’ın pozisyonu hariç, ki eminim onu da görmedi, iyi bir performans göstermiştir.