Ayşe GÜLER
Sevda Günsel, yeğeni Ali Çağman’ın 3 kez Sağlık Kurulu’ndan ‘servikal fraktür’ tanısı ile ‘askerliğe elverişsizdir’ raporu aldığını ancak bu raporun Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı tarafından onaylanmadığını savundu.
Günsel, GKK’nın, Kurul raporunu onaylamaması nedeniyle Ali’nin askere alındığını ve 2 gün sonra rahatsızlanarak, hastaneye kaldırıldığını öne sürdü.
Şu anda ‘kaçak’ durumunda olan ve polis tarafından aranan Ali’nin yaşananlar üzerine yeniden Kurul’a gittiğini ve ‘elverişsiz’ raporu aldığını belirten Günsel, Eğitim Merkez Komutan Vekili Piyade Binbaşı Mete Semercioğlu’nun Ali’ye askerlikten ilişki kesme belgesi verdiğini ve kimliğini iade ettiğini iddia etti.
Günsel, 1 ay sonra terhis belgesini almak için Asal Şube’ye gittiklerinde Ali’nin ‘terhis’ olmadığını, 3 aylık hava değişimine yollandığını öğrendiklerini öne sürdü.
Konuyu mahkemeye taşıdıklarını söyleyen Günsel, Ali’nin yeniden askere çağrıldığını savundu.
Ali’nin hakkını sonuna kadar arayacağını belirten Günsel, AİHM’e başvuracaklarını açıkladı.
Gürler, Ali’nin ‘tutuklanmayacağı garantisi’ verdi
Kaçak durumunda olan Ali ile ilgili yeni bir gelişme Polis Genel Müdür Vekili Pervin Gürler’i harekete geçirdi. Gürler’in Ali’nin ailesine ulaşarak, Ali’nin ortaya çıkması halinde tutuklanmayacağına dair bilgi verdiği öğrenildi.
Gürler’in bu konuda Meriç Polis Karakolu’na da bilgi verdiği belirtilirken, ailenin Ali’nin ortaya çıkması halinde tutuklanmayacağına dair yazılı bir belge vermesini istedikleri de elde edilen bilgiler arasında yer alıyor.
Eroğlu ile görüştüler
Günsel, bu hafta içerisinde Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile görüştüğünü savundu.
Günsel, Cumhurbaşkanı Eroğlu ile görüşmesini şöyle anlattı: “ Yaşananları Cumhurbaşkanı Eroğlu’na anlattım. Kurul raporlarının GKK tarafından kabul edilmediğini söyledim. Eroğlu bana, GKK’nın talep ettiği takdirde, defalarca kurula çağırma hakkı olduğunu söyledi. Eroğlu ile görüştükten sonra albay yanımıza geldi. Ali’yi Gülseren’e götürmemizi, oradan da Kurul’a sevk edileceğini söyledi. Kurul sonucunu ne olacaksa, ona uymamız istendi. Bende buna söz veremeyeceğimi anlattım ve ayrıldım. Eve gitmeden Ali’yi komutan aradı. Ali ile komutan tartıştı. Daha sonra polis beni ve eşimi telefonla aradı, Ali’yi sordular. Ali’nin komutana küfür ettiğini, buna hakkının olmadığını, O’nun başına bir şey gelirse GKK ve polisin bu olaydan sorumlu olmayacaklarını söylediler”
“Ali askere gitti, 2 gün sonra rahatsızlandı”
Sevda Günsel, YENİDÜZEN’e konuştu, yaşadıklarını anlattı. Yeğeni Ali Çağman’ın 28 Ekim 2013’te askere alındığını söyleyen Günsel, süreci şöyle özetledi: “Kurul raporuna rağmen, Ali sskere alındı. Ali askere girdikten 2 gün sonra rahatsızlandı. Mağusa Hastanesi’ne gittik. İçeriye giremedim. Ancak doktorun askerlere bağırdığını duydum. Doktor, “Ali’yi öldüreceksiniz. Doktorun imzasını da mı tanımıyorsunuz? Bu çocukla ilgili rapor var. Nedir yaptığınız?” şeklinde bağırdı. Askerler komuta gittiler.Oradaki komutan bize Ali’ye hava değişimi yazacaklarını, Lefkoşa Devlet Hastanesi kuruluna gireceğimizi ve çıkan sonuca göre işlem yapılacağını söyledi. Kurul’a gittik. Kurul’un verdiği raporda Ali’nin askerliğe elverişsiz olduğuna karar verildi”
“Askerden ilişki kesme belgesini aldık”
Günsel, yaşananların üzerine Ali’ye Eğitim Merkez Komutan Vekili Piyade Binbaşı Mete Semercioğlu imzasıyla askerlikten ilişki kesme belgesinin verildiğini ve kimliğinin iade edildiğini öne sürdü.
Kendilerine 1 ay içerisinde Asal Şube’ye giderek Ali’nin terhis belgesini almasını söylediklerini belirten Günsel, aylar geçmesine rağmen terhis belgesini alamadıklarını savundu.
“Teslim olmazsa, tutuklanacağı söylendi…”
Günsel, Haziran ayı içerisinde Ali’nin Asal Şube’de görevli bir kişi tarafından arandığını ve kendisine teslim olmaması halinde gün bitimine kadar tutuklanacağını söylediğini iddia etti.
Günsel şöyle devam etti: “Ali bana kendisini aradıklarını anlattı. Ancak ilk başta ben bu duruma inanmadım. Ali’nin arkadaşlarının şaka yaptığını düşündüm. Ali’yi arayan numarayı aradığımda, Asal Şube’den aradıklarını öğrendim. Görevli, bana Ali’yi Kurul’a çağırdıklarını ancak Ali’nin Kurul’a gelmediğini anlattı. Ancak bizim elimize bununla ilgili yazılı hiçbir belge ulaşmadı. Bunu görevliye söylediğimde bana ihmal olduğunu anlattı. Bu işin bittiğini zannettik ancak bitmedi…”
“Koray binbaşı ile elimizde farklı belgeler var”
Yaşananlar üzerine ertesi gün Asal Şube’ye gittiğini ve Koray isminde bir binbaşı ile görüştüğünü savunan Günsel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Haziran ayında Koray binbaşıyla görüştüm, yaşananları anlattım. Onun elinde başka, benim elimde başka belge vardı. Belgeleri incelerken, aslında o dönemin başhekimi olmayan bir kişinin başhekim olarak imza attığını gördüm. Bu sahtekarlık değil mi?”
Konu mahkemelik oldu
Günsel, konuyu Temmuz ayında mahkemeye taşıdıklarını anlattı. Duruşmanın sürekli olarak ertelendiğini söyleyen Günsel, henüz bir sonuca ulaşamadıklarını öne sürdü.
“2 haftadır Ali kaçıyor”
Tüm bunlar yaşanırken yaklaşık 2 hafta önce Meriç Polis Karakolu’nda görevli polis memurlarının Ali’yi aradığını anlatan Günsel şöyle devam etti: “Mahkeme kağıdı geldiği ve imza atması gerektiği gerekçesiyle Ali’yi Meriç Polis Karakolu’na çağırdılar. Ali, karakola gitti, bizde Ali’nin arkasından karakola gittik. Karakola gittiğimizde Ali’yi 7-8 kişinin zorla polis arabaya bindirmeye çalıştığını gördük. Araya girdik, bize de vurdular. Ali, orada krize girdi. Ali’yi aldık ve kaçtık. Suç işledik”
2 haftadır Ali’nin ‘kaçak’ durumda olduğunu savunan Günsel, yaşananlar nedeniyle yeğeni Ali Çağman’ın psikolojisinin bozulduğunu öne sürdü.
Ali ile irtibat kuramadıklarını belirten Günsel, endişeli olduğunu öne sürdü.