Kimine göre heyecanlı kimine göre korkulu kimine göre cesaret… Adrenalin dolu bir su sporu, sörf… Akdeniz sahillerinde bu adrenalini yaşayan ve yaşatan bir sörfçü, Burhan Kırmızı…
Didem MENTEŞ
Dünyada olimpiyatları düzenlenen adrenalin dolu bir su sporu… Kimine göre heyecanlı, kimine göre korkulu, kimine göre cesaret isteyen, kimine göre de aksiyon içerikli… Rüzgarla dans etmek, bireysel zevki doyasıya yaşamak… İlkbahar ve sonbahar arasında denizde muhteşem görüntülere neden olan bir spor dalıdır, sörf… Ve küçük bir adada yavaşça gelişmeye başlayan bir aktivite… Bu aktiviteyi Akdeniz sahillerinde doyasıya yaşayan bir sporcu ve eğitmen, Burhan Kırmızı…
Sörfü adaya taşıyan isimlerden…
Burhan Kırmızı aslında ülkemizin köklü firmalarından Burhan Ltd’in direktörü. İş dünyası dışında basketbol ve sörf sporlarıyla uğraşan ülkenin yetenekli isimlerinden... Çocuk yaşlarında başladığı atletizm yanında basketbolu halen sürdürürken, onda duyduğu heyecanı bir yurt dışı seyahatinde karşılaştığı sörf sporuna başlamakla sürdürmüş biri. Basketboldaki takım ruhunu, artık bireysel özgürlüğün getirdiği zevke tercih ediyor Burhan Kırmızı. Ve sörf su sporunun gelişmesi için öncülük yapıyor…
“İş gezisinde uçurtma sörfüyle tanıştım”
“Sporla çocuk yaştan beri uğraşmaktayım. Atletizm yanında basketbol oynardım. Babam dalış öğretmeniydi, bu nedenle denizle de oldukça iç içe büyüdük. İş gezisi nedeniyle Uzak Doğu’ya gittiğim zaman sörfle tanıştım. 2005 yılında Endonezya- Bali’ye gittiğim zaman bu sporu ilk kez orada gördüm. 12 yıllık bir geçmişi olan bir spor olduğu için belli başlı yerlerde yapılan bir spordur. Ve “ben bunu öğrenmek isterim” dedim ve orada öğrendim. 8 saatlik bir kurstu. Öğrendikten sonra ekipmanları da oradan alıp Kıbrıs’a geldim ve burada tek başına uğraşmaya başladım”
“Öğrenci yetiştiriyorum”
Rüzgar bilgisi yetersizliği ve bilen bir arkadaş olmaması nedeniyle ilk yıllar pasif olarak bu sporu yapar Burhan Kırmızı. “Hangi yerde nasıl yapılır neresi daha emniyetliydi bilmezdim. Daha sonra 2008’den beri daha aktif olarak yapmaya başladım. Öğrenci yetiştirebilmek için eğitim aldım. Çünkü burada sörf su sporuna ilgi giderek artmaya başladı. 2011 yılında eğitimimi tamamladım. İlk zamanlar Yusuf diye bir arkadaşımla ekipmanları getiren ilk biz olduk. Ben daha pasif sürdürdüm. 2007 yılında adada yapan 5-6 kişi olduk. Güney Kıbrıs’tan gelip yapanlar da vardı. Yeni yeni artmaya başladı ve sırasında 20 – 40 kişi olabiliyoruz. Ülkede bu sporu yapan tahminim 100 kişi vardır.”
“Güçten ayrı tekniğe dayalı”
Farklı yaşlarda farklı kondisyonlara sahip kişilerin sörf yapabileceğini belirtiyor Burhan Kırmızı ve sörf su sporunun gücün yanı sıra daha çok tekniğe dayalı bir spor olduğunu vurguluyor. Birçok spora göre daha riskli ve zor bir spor olduğunu dolayısıyla tehlike arz ettiğini söyleyen Kırmızı, kurallara ve gerekli emniyet ekipmanlarına göre yapıldığı zaman hiçbir tehlikesi olmayan bir spor olduğuna dikkat çekiyor. “Windsurf (rüzgar sörfü), dalga sörfü ve kitesurf (uçurtma sörfü) çeşitlerinin içinde sörf var. Benim yaptığım uçurtma sörfüdür ve diğerlerinden farklıdır. (Güçlü bir uçurtma ve küçük board ile beraber sörfçüye su üzerinde özgürce hareket etme olanağı sağlayan bir spor dalı). Burada dalga olmadığı için dalga sörfü yapılmıyor. Rüzgar sörfüne de merak sarmadım. Uçurtma sörfü hepsinin kombinasyonudur. Çünkü içerisinde dalganın üzerinde akma, rüzgar sörfündeki sürat ya da dağdan atlamadaki paraşüt etkisi var. Onun için çok daha keyiflidir”
“İlkbahar ve sonbahar dönemlerinde yapılyor”
Kuzey Kıbrıs’ta sörfü artırmaya çalıştıklarını aktaran Burhan Kırmızı, bir tanesi yabancı olmak üzere 4 tane sertifikalı eğitmen olduğunu ve bilinçli bir şekilde bu sporu yaymaya çalıştıklarını aktardı. İlkbahar ve sonbahar dönemlerinde sörf sporunun yapıldığını, kış aylarında fırtına ve yağmur olduğu için yapılmadığını, yaz aylarında da düşüş yaşandığını vurguluyor başarılı sporcu… Dersleri genelde Güzelyurt körfezinde yaptıklarını söyleyen Burhan Kırmızı, Akdeniz köyünün plajının sörf için uygun olduğunu, tabii rüzgar olduktan sonra birçok yerde yapılabileceğini belirtiyor. Kırmızı, sörfün belli bir seviyeyi geçtikten sonra yapılması gerektiği konusunda da tavsiyede bulunuyor.
“Bireysel zevk anlatılmaz”
Burhan Kırmızı, sörf sporunda “bireysel zevk”in anlatılmaz bir duygu olduğunu vurguluyor…
“Sörf sporu dünyada hızla gelişiyor. Yarışmalar, ekipmanlar, sponsorluklar ve organizasyonlar git gide artmaktadır. Bizim her spor dalında olduğu gibi bu yarışmalara katılma şansımız yok. Herhalde Türkiye altında katılmak lazım… Bizim şimdi yarışmadan daha çok bireysel zevktir aldığımız. Dünya şampiyonları 18-22 yaş arasındadır. Çocuklar korkusuz, esnek oldukları için gayet başarılıdırlar. Ben 32 yaşındayım ve belli bir yere çıkmak bizden geçti. Bireysel zevki yaşamaktan daha güzeli yok artık. Yarışmadan çok insanları eğitmek bana daha çok zevk veriyor. Ben ayrıca 6 yaşından beridir basketbol oynuyorum. 18 seneden beridir Kooperatif Basketbol Takımı’nda oynamaktayım. Dönem dönem şampiyonluklarımız oldu. Bizim ülkemizde profesyonel seviyededir”
“Görsel olarak da çok zevkli”
Bir zamanlar basketboldan aldığı zevki şimdi sörf su sporunda buluyor Burhan Kırmızı ve ilk tercihi sörf oluyor. “Basketbola devam etmemin sebebi de arkadaşlarım ve oradaki camiadır. Sevdiğim bir spordur ama zevk açısından uçurtma sörfü bana çok daha zevk verir. Gerçekten de öyledir çünkü belli bir yaştan sonra takım sporu zor gelir. Herkesin gününde olması lazım, anlaşmanız lazım, işiniz gücünüz uyması gerekir. Ama uçurtma sörfü bireysel yaptığınız bir spordur. Rüzgar eserse gidip sporunu yapabilirsin. Bir zaman basketboldan zevk alırdım ama şimdi o artık azaldı. Sörften zevk almayan da yok. Görsel olarak da sörfün izlenmesi çok zevklidir. Futbol, basketbol gibi spor dalları belki bilene biraz daha zevklidir ama sörfü anlamayan biri de olsa durup seyreder. Burhan Kırmızı, Yelkenliler Federasyonu altında bir birlik kurmak için de çalışmaları olduğunu belirtiyor.