Demokrasi ve Güven Partisi (DGP), Lefke bölgesine petrol dolum tesisi yapılması konusunda bölge insanının hassasiyetinin dikkate alınmadığını, olayın bir oldu bittiye getirilmeye çalışıldığını savundu ve bölgenin doğal ve ekonomik özellikleri dolayısıyla böyle bir yatırıma girişmenin, bölgenin potansiyeli ile tezat teşkil ettiğini kaydetti.
DGP, “KKTC’de böyle bir yatırımın mantıklı ve fizıbıl olduğuna inanmakla birlikte, seçildiği söylenen bölgenin aynı nitelikte olduğuna inanmamakta, alternatif bölgelerin değerlendirmeye alınmasını tavsiye etmeyi bir görev saymaktayız” dedi.
DGP’den yapılan yazılı açıklamada, böyle önemli bir konuda hükümetin kamuoyuna resmi bir açıklama yapmamış olmasının olayın diğer bir önemli boyutu olduğu kaydedildi.
YAT LİMANI
Geçmişte turizm bölgesi olarak belirlenen bölgede, hem doğal yapıya hem de halkın beklentilerine uygun olarak, Gemikonağı bölgesinin turizm yatırımlarına açılması ve bir yat limanı yapılması konusunda gerekli girişimlerin yapılabileceği kaydedilen açıklamada, bölgeye bir yat limanı yapımına öncelik verilmesini gerektiği vurgulandı.
Turizm yatırımının ekonomik anlamda bölgeye bir petrol tesisinden çok daha fazla katma değer getireceği ifade edilen açıklamada, doğal ve kültürel dokusunu koruyan Lefke bölgesine böyle bir yatırım yapılmasının kaliteli turistik tesis yatırımlarını da çekebileceği dile getirildi.
“BÖLGENİN MEVCUT POTANSİYELİNİ ÖLDÜRECEK”
Cengiz Topel Hastanesi yanına ve yerleşim yerlerinin içine yapılacak bir petrol dolum tesisinin, çevre yapısıyla uyum göstermeyeceği ve bölgenin mevcut potansiyelini “öldüreceği” kaydedilen açıklamada şöyle denildi:
“Petrol dolum tesisi gibi bir yatırım, benzer türde, doğal ortama ters düşecek başka yatırımların da başlangıcı olabilecektir. Ayrıca, uzun vadede bölgedeki tarımsal faaliyetlerle, doğal ve kültürel dokuyu da ciddi şekilde tahrip edebileceği değerlendirilmektedir. Tüm ilgili çevrelerin de vurguladığı gibi, bu tür yatırımlar, korkunç boyutlarda çevre sorunları da yaratabilmekte, yaşanması olası kazalarda çevresel tahribatın yanında, ne yazık ki çok ciddi can kayıpları da ortaya çıkmaktadır”. CMC kirliliğinin zaten bölge halkını ciddi şekilde rahatsız ettiği, sağlık sorunlarına sebebiyet verdiği ifade edilen açıklamada, “Devlet ne yazık ki bu konuda da tedbir almakta çok geç kalmıştır. Teknecik ve Kalecik santrallerimiz halen filtresiz çalıştırılmakta, yoğun ve sürekli olarak havaya zararlı madde salınımı yapan tesislerin bulunduğu bölgelerdeki halkın sağlığı devlet eliyle tehdit edilmektedir. Devletin ve hükümetin bu gibi sorunları göz ardı etme lüksü yoktur” ifadeleri yer aldı.