Britanya halkı, parlamentoda önümüzdeki beş yıl boyunca kendilerini temsil edecek 650 milletvekilini seçmek üzere bugün sandık başında.
Kuzey Kıbrıs saatiyle 24.00’e yani gece yarısına kadar oy verme işlemi devam edeceğinden, sonuçları yarın sabahın erken saatlerinden itibaren öğrenebilme şansımız olacak.
Bu genel seçim, belki de Birleşik Krallık’ın yakın tarihinin hem en önemlilerinden hem de sandıktan çıkacak sonuç itibarıyla matematiksel bazda en karmaşıklarından biri olmaya aday.
Bir yandan, son birkaç yıldır oldukça güçlenen ve geçtiğimiz yıl yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde büyük başarı kazanan aşırı sağcı UKIP’in alacağı oylar, büyük önem taşıyor.
AB karşıtı İngiltere Bağımsızlık Partisi’nin (UKIP) oylarını önemli ölçüde yükselteceğine kesin gözle bakılsa da, yürürlükteki dar bölge seçim sistemi nedeniyle, bu oyların UKIP’e çok fazla milletvekili kazandırması beklenmiyor.
Tahmin edilen, 2-3 milletvekili çıkaracağı.
***
UKIP’in keskin tavrı nedeniyle ister istemez bütün siyasi partilerin gündemine giren göç ve göçmen politikalarının katılaşma olasılığı, kurulacak hükümetin bileşenlerine bağlı olarak, ama az ama çok, önümüzdeki döneme dair ‘beklenilenler’ arasında.
UKIP göçmenlere yönelik çok sıkı önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğinde ısrarlı, oylarını UKIP’e kaptırmak istemeyen muhafazakar lider, Başbakan David Cameron da bu konuda birtakım sınırlandırmaların uygulamaya konulması vaatleriyle halkın karşısında.
Göçmenler konusunda vadedilen politikaların uygulamaya konmasıysa, Birleşik Krallık’ın başını muhtemelen AB ile ciddi anlamda derde sokacak.
Avrupa Birliği demişken, Başbakan Cameron’un, yeniden hükümete gelmeleri durumunda AB üyeliğini mutlaka referanduma taşıyacağı yönündeki güçlü iddiasını da es geçmemek lazım.
***
Geçtiğimiz yılın Eylül ayında düzenlenen referandumunda az bir farkla bağımsızlık hayallerini erteleyen İskoç Ulusal Partisi SNP’nin, sandıktan büyük bir güç kazanarak çıkma ihtimali, kuvvetli.
SNP’nin hedefi, parlamentoda liberal demokratları geride bırakıp üçüncü büyük parti olmak ve anketler de bu hedefe ulaşılabileceğini ortaya koyuyor.
Bu hedefe ulaşılması, İşçi Partisi’nin İskoçya’daki gücünü kırmakla yani bu partinin İskoçya’daki oylarını almakla mümkün.
Çünkü İskoçya, İşçi Partisi’nin kalelerinden biri.
Diğer partilerin İskoçya’da çok az sandalyesi var.
UKIP’in aksine 650 seçim bölgesinin bulunduğu ve her bölgeden sadece bir milletvekilinin sandıktan çıkabildiği dar bölge seçim sistemi SNP’nin lehine işliyor ve İskoçya’da alınacak oylar, büyük oranda bu partiye milletvekili olarak geri dönecek.
Anket sonuçları şu anda sadece 6 milletvekili bulunan SNP’nin, yarın itibarıyla 52-53 milletvekiline ulaşabileceğini söylüyor.
SNP’nin bölgeden güçlenerek çıkmasının olası sonuçlarından biri de kuşkusuz ‘ayrılık’ referandumunun ilerleyen dönemde yeniden gündeme gelmesi olabilir.
***
İşçi Partisi ise özellikle sağlık alanında Muhafazakar Parti döneminde yaşanan sorunları propaganda gündeminin üst sırasında tutarak, halkın en hassas olduğu konulardan biri olan sağlık alanıyla Cameron’un gücünü kırmaya çalıştı seçim süreci boyunca.
Muhafazakar Parti-Liberal Demokrat Parti koalisyonu döneminde büyük kesintiye uğrayan sosyal yardım ödenekleri de İşçi Partisi lideri Miliband’ın güçlü yanlarından biri.
5 yıllık muhalefet, İşçi Partisi’ne milletvekili sayısı bazında, çok büyük olmasa da bir artış getirecek.
Şu anda 256 milletvekiline sahip olan İşçi Partisi’nin bu sayıyı 265-270 civarına taşıması bekleniyor.
Koalisyonun büyük ortağı Muhafazakar Parti’nin ise 302 olan sandalye sayısını, 280 ya da belki biraz altına düşürebileceği öngörülüyor.
Buna rağmen Muhafazakarlar görünen o ki yine en çok sandalye kazanan parti olacak.
En büyük kayıp ise kuşkusuz, koalisyonun küçük ortağı Liberal Demokratlar cephesinde yaşanacak.
Şu anda 57 milletvekili bulunan Başbakan Yardımcısı Nick Clegg’in partisi Liberal Demokratlar’ın tahmin edilen yeni sandalye sayısı, 26-27.
Oylarını artırması beklenen Yeşiller de dar bölge kurbanlarından.
Tıpkı şimdi olduğu gibi yeni dönemde de sadece 1 sandalyeli bir temsiliyet ihtimali yüksek, Yeşiller için.
***
Ve bu öyle bir tablo ki, iki büyük parti eşleşmesini dışarda bırakırsak, Muhafazakar Parti-SNP olasılığı hariç (ki bu da bıçak sırtı bir matematik) hiçbir iki partinin oy toplamı, parlamentoda çoğunluğu sağlamak için gerekli olan 326’yı bulmuyor.
Ancak her ne kadar Ed Miliband, ‘hiçbir şekilde, ülkemizi bölmek isteyen SNP ile bir koalisyona girmem’ demiş olsa da, ufak aritmetik oynamalar, İşçi Partisi-SNP koalisyonunu pek âlâ gündeme getirebilir.
Ve yine bu tabloya göre, Avam Kamarası’nda (House of Commons) çok az sayıda milletvekili bulunan diğer küçük partilerin dışardan desteğiyle kurulabilecek bir Muhafazakar Parti-Liberal Demokrat Parti azınlık hükümeti ihtimali, yani mevcudun devamı da, hiç de öyle uzak bir ihtimal değil.