Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), UBP-DP Azınlık Hükümetinin icraatları ile ilgili basın açıklaması yaptı. YENİDÜZEN gazetesinin gündeme getirdiği ve dün mecliste tartışmalara neden olan ‘arazi’ konusuna değinen CTP, Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın Meclis kürsüsünden yaptığı ‘etik’ açıklamasıyla siyaset tarihine geçtiğini söyledi.
UBP’nin, “Erken seçimi görüşüyoruz” açıklamalarının kamuoyunun tepkilerini yumuşatma girişimi olduğuna işaret eden CTP, hükümetin istifa edip, erken seçimin yolunu açmasını talep eden CTP’nin açıklaması şöyle:
"Bu gelecek hırsızlığına dur diyeceğiz!"
UBP-DP hükümetinin on üç aylık görev süresi boyunca, özellikle kamu arazileri ve orman arazileri konusunda yaptığı hukuka ve kamu yararına aykırı işlemleri bıkmadan usanmadan kamuoyunun gündemine getirdik, mahkemelere taşıdık. Bedi’s Piknik Alanı’ndan Salamis Sit Alanı’na, Ötüken’den Kumyalı’ya, Tatlısu’dan Girne ikinci bölgeye, Girne Antik Liman’dan Çıkarma Plajı’na, oradan Karşıyaka’da Gorno Tepesi’ne kadar uzanan gelecek hırsızlığı girişimlerinin pek çoğunu mahkemelerde, bir kısmını da açılan ya da açılacak olan davaların aleyhine sonuçlanacağını anlayan hükümetin işlemleri geri almak zorunda kalmasıyla durdurduk.
Ancak son yapılan ve kamuoyunun gündeminde olan girişim artık her türlü hukuk, etik ve tahammül sınırını aşmıştır. Bu girişim sonrasında, girişimin ana sahibinin, hem de Meclis kürsüsünden, yapılan işin “etik olmadığını” kabul etmiş olması, hangi sebeple ve kim ne derse desin, kim görmezden gelirse gelsin, kim görünmez kılmaya çalışırsa çalışsın, bu ülkenin siyasi tarihine geçmiştir. Yalnızca bu açıklama dahi, herhangi bir ülkede açıklamayı yapan kişinin istifa etmesi için fazlasıyla yeterlidir. Kaldı ki aynı kişinin Meclis kürsüsünden “ama gayri yasal değil” şeklindeki “kanaatinin” doğru olmadığı da Ombudsman tarafından yapılan ve bugün basında yer alan açıklamayla ortaya konulmuştur. Karşımızda hem hukuka aykırı hem de etik olmayan bir davranış vardır. Bu o kadar böyledir ki, iktidarın büyük ortağı olan partiye mensup veya iktidarı destekleyen bazı milletvekilleri de bunu kabul edemeyeceklerini söylemek zorunda kalmışlardır.
Bu noktadan sonra kimse bu yapılanlara daha fazla tahammül göstermemizi bekleyemez. “Erken seçimi görüşüyoruz” açıklamalarıyla kamuoyunun tepkilerinin yumuşatılması girişimleri boşunadır. Her zamanki gibi “zaman kazanalım nasılsa unutulur” anlayışıyla hareket etmeye çalışanlar bilmelidirler ki bu yapılanlar bu halkın haysiyetiyle oynamaktır ve bunların unutturulmasına asla fırsat verilmeyecektir. Bu hükümetin görev başında durduğu her gün, bu ülkenin gelecek kuşaklarının haklarından çalınmış bir gündür. Bu şartlarda yapılması gereken açıktır. Bu hükümet hemen istifa etmeli ve erken seçimin yolunu açmalıdır. Gün, şahsi hesaplar yapma değil, adaletin ve gelecek kuşakların yanında saf tutma günüdür. Kim ne kadar uğraşırsa uğraşsın, adaletten, çocuklarının ve torunlarının haklarından yana saf tutan Kıbrıs Türk halkı, bu yaşananların, bu gelecek hırsızlığı girişimlerinin unutulmasına, mazur gösterilmesine veya görünmez kılınmasına asla fırsat vermeyecektir.