Basın-Sen tarafından bu yıl 19’uncusu düzenlenen Kutlu Adalı Basın ödüllerinde YENİDÜZEN gazetesi en iyi haber merkezi ve yılın haberi kategorisinde iki ayrı ödüle hak kazandı.
YENİDÜZEN gazetesinden Dila Şimşek “İzinsiz Kayıtsız Yatılı Din Kursu” haberi ile yılın haberi ödülünü, ülke gündemini derinden sarsan ve kabine değişikliğe giden yolu açan “Özel Jet Krizi” haberi ile de YENİDÜZEN Haber Merkezi, Basın-Sen Özel Ödülü’nü kazandı.
Dün akşam Büyük Han’da düzenlenen ödül törenine Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı, TÜRK-SEN Genel Başkanı Arslan Bıçaklı katıldı.
ADALI: “SELAMSIZ KALMADIĞINA TANIK OLDUK”
Kutlu Adalı’nın eşi İlkay Adalı eşinin, “Gideyim buralardan diyorum, selamsız kalmaktan korkuyorum” cümlesini hatırlattı ve eşinin anısına toplandıklarını ve selamsız kalmadığına tanık olduklarını söyledi.
İlkay Adalı, daha Kıbrıs bilinci aşılayacakları binlerce gencin de Kutlu Adalı’nın yanında olduğunu kaydetti.
ÇAKMAK: “GURUR DUYUYORUM”
Hakan Çakmak’in eşi İlknur Çakmak, törende olmaktan gurur duyduğunu kaydetti ve herkese teşekkürlerini iletti.
BIÇAKLI: “BU TÜR DEĞERLERE SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ”
Sendikal Platform adına konuşma yapan Türk-Sen Genel Başkanı Arslan Bıçaklı da konuşmasında Adalı’yı ve bıraktığı değerleri saygıyla andığını kaydetti ve “Bizim ülkemizde bu tür değerlere sahip çıkmak zorundayız, bu tür değerler fiziki olarak aramızdan ayrılır; birikimleri, bıraktıkları değerler söylemleri unutulmaz” diye konuştu.
Ülkedeki herkesin bir değeri olduğunu ancak özgür basın ve özgür basın emekçilerinin bir adım önde değeri olduğunu söyleyen Bıçaklı, “Özgür basının bir değeri vardır, kontrol altına alınmış, önü kilitlenmiş basın esas görevini yapamaz, insanlar bilgi alamaz” dedi.
ÖZYİĞİT: “AZİZ NESİNLİK BİR TİYATRO”
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit de ülkede Aziz Nesinlik bir tiyatro oynandığını savundu ve “Öyle bir yönetim anlayışıyla yönetiliyor ki ülke, evlere şenlik. Böyle bir ülkede ne kadar demokratik ve insanca yaşanabiliyor, bu da ayrı bir mesele” diye konuştu.
İfade özgürlüğünün önemine işaret eden Özyiğit, “Kimsenin kişilik haklarına saldırı olmaksızın özgür düşünceyi inandığımız doğrultuda yazacağız, ne patronlara ne sermayeye kalemlerimizi, irademizi teslim etmeden yazacağız. Böylesi bir ülke istiyoruz, bunun için uğraşıyoruz. Bunun için uluslararası hukukun içine girmekten başka bir seçeneğimiz yoktur diyoruz” dedi.
ERHÜRMAN: “EZBERLER VE ALGI OPERASYONLARI TEHLİKELİ”
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da basın özgürlüğünün sadece kendini ifade eden kişinin özgürlüğü olmadığını, bu özgürlüklerin aynı zamanda toplumun özgürlüğü olduğunu kaydetti.
“Erhürman, “Çünkü bu insanlar kendilerini özgürce ifade edebildiği oranda toplum doğru bilgiye, doğru yola ulaşabilir, insanların doğru bilgiye ihtiyacı vardır” dedi.
Günümüzde basın ve ifade özgürlüğünün Adalı’yı kaybettikleri günlerdekinden daha farklı tehlikelerle karşı karşıya olduğunu kaydeden Erhürman, o zamanlar basın özgürlüğünü devletin ihlal etmemesi gereken bir özgürlük olarak algıladıklarını belirtti.
Günümüzde başka birtakım risklerle de karşı karşıya oldukları gerçeğiyle yüzleşmeleri gerektiğini belirten Erhürman, gazetecilerin ezberlerden ve algı operasyonlarından kendi kendilerini korumaları gerektiğini vurguladı.
Erhürman, bunun yeni yeni konuşmaları gereken bir şey olduğunu dile getirerek, “Çünkü ezberler ve algı operasyonları kendinizi ifade ederken özgür sanmanıza rağmen ifade ettiklerinizi özgürce ifade etmenizi engellemektedir. Gazetecilerin daha çok okumak, sorgulamak, öğrenmek ve ezberlerden algı operasyonlarından kendilerini ayrı tutmaları, kendilerini sermayeden özgür kılmaları gerekiyor, bu topluma karşı sorumlukları” diye konuştu.
AKINCI: “TOPLUM OLARAK GEÇMİŞİMİZLE HESAPLAŞMA DÜZEYİNE BİR TÜRLÜ GELEMEDİK”
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da törende yaptığı konuşmada, gazeteci Kutlu Adalı’nın Kıbrıs Türk toplumunun aydınlık yüzlerinden biri olduğunu kaydetti.
Adalı’nın, 24 yıl önce bir gece vakti evinin önünde karanlık güçler tarafından tuzağa düşürülerek katledildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kutlu Adalı’yı rahmet ve saygıyla anmanın herkesin boynunun borcu olduğuna işaret etti.
Toplum olarak geçmişleriyle hesaplaşma düzeyine bir türlü gelemediklerini dile getiren Akıncı, şöyle konuştu:
“Karanlık güçler diyoruz, ama hepimiz aşağı yukarı ne olduğunu biliyoruz. 1990’lı yıllarda Türkiye’de de epey faili meçhul cinayetler vardı, o dalgının içerisinde 1996 yılında burada da bu cinayet işlendi. Elinizde yeterli deliller olmadan adını koyamıyorsunuz ama hepimiz yüreğimizde ne olduğunu tahmin edebiliyoruz, hissedebiliyoruz. Bunu kendi aramızda konuşabiliyoruz… İşte toplumumuz ne zaman ki bunların açık hesaplaşmasını da yapabilecek bir düzeye gelebilecek işte o zaman bu topraklarda onurumuzla yaşamayı hep birlikte daha çok hak etmiş olacağız diye düşünüyorum…”
Konuşmaların ardından, ödül alanlara plaketleri takdim edildi.
19’uncu Kutlu Adalı Basın Ödülleri’ni almaya hak kazanan isimler şu şekilde:
Kutlu Adalı Onur Ödülü: İsmail Kemal
Basın-Sen Özel Ödülü: Serhat İncirli
Hakan Çakmak Özel Ödülü: Senih Çavuşoğlu
Yeni Medya Ödülü: Haber Kıbrıs
Genç Basın Çalışanı Ödülü: Meyil Avcan
En İyi Haber Ödülü: Dila Şimşek (İzinsiz Kayıtsız Yatılı Din Kursu)
Yılın Videolu Haberi: Ertuğrul Senova (Geri dönmemek şartıyla Güney’e geçtiler)
Basın Emekçisi Ödülü: Afet İlban, Emine Uysal, İsmet Oyal, Onur Evrensel
Mesleğe Emek Verenler Ödülü: Fatma Tahsin Keleş, Erten Kasımoğlu, Fatma Oya Kişmir, Rasıh Reşat
Ayrıca Serhat İncirli de Basın Sen Özel Ödülü’nü almaya hak kazandı. Yılın En İyi Spor Ödülü, İbrahim Özsoy’a verildi.