Serdar Denktaş'la bir buçuk saat…
Serdar Denktaş'la buluştuk, önceki gün…
Memleketin aksine rahattı Denktaş.
Pek gergin değildi.
Dikkat çeken saptamalar yaptı.
DP'den çıkan çatlak seslere inat hükümetin devamından yana tavır ortaya koydu, Taçoy'un sözleri ile ilgili 'Dizginlemeye çalışıyorum' katılmadığını ima etti.
Kimi CTP’lilerden de rahatsız olduğunu saklamadı, hükümetin devamından yana kimi CTP’lileri hassas olmadığını söyledi.
İlk kez açıkladığı bazı bilgileri de vardı Denktaş'ın…
Mesela DP’deki hükümet oylaması.
Yerel seçimden sonra hükümet devam etsin mi etmesin mi yönünde bir ‘oylama’ yapılmış partide...
Kendisinin kesin bir dille “Hükümet devam etsin” yönünde bir ağırlığı olduğunu, kararın da bu yönde çıktığını açıkladı.
Pek tabii bu karar 'oybirliği' ile çıkmadı.
Yani DP’de “hükümeti bozalım” diyenler de oldu.
Eroğlu’nun partisindeki etkisini gizlemedi Denktaş.
“Bazı arkadaşlarımıza telkinleri olabilir” dedi.
Başbakan Yorgancıoğlu'nun ‘DP içinde iki kanat var’ açıklamasına katılmadığını söyledi ama DP’deki iki kanat söyleminin daha çok yine DP içinden dillendirildiğini ifade etti, bir nevi bu durumdan rahatsız olduğunu ima etti.
Hükümetteki esas sorunun bazı yasaların hazırlanmasında DP’nin ikinci plana itilmesi olduğunu anlattı Denktaş… Bazı örnekler de verdi.
“Bu son getirilen yasalar o anlayıştan tıkandı ve kaldı” diye ekledi.
DP'deki istifaların nedeni açıklamak istemese de istifa edenlerin bazı talepleri olduğunu ima etti.
Yerel seçim öncesinde UBP ile ittifak denemesinin ‘oldukça zemin kaybettirdiğini’ kabul etti, Lefkoşa’da DP tabanının Mehmet Harmancı'ya oy verdiğini kaydetti.
Kesin bir dille “Biz DP olarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Eroğlu'nu destekleyeceğiz” demedi!..
Kapıyı diğer alternatiflere açık bıraktı.
“DP'nin kendi adayı da olabilir” dedi.
“Ercan’ı geri alma düşüncemden milim geri adım atmadım” dedi, 100 milyon Euro bulmak gerektiğini anlattı, “Buluruz, istenirse bulunur” dedi.
Ercan sözleşmesinde bazı değişikliklerin şart olduğunu, alanın toptan devrinin yanlış olduğunu vurguladı.
Sözleşmenin bu haline “Yoktur böyle özelleştirme. Toptan teslimattır, başka bir şey değil” dedi.
Telefon, elektrik konusunda 'Özelleştirmeden uzağız, bunu söyleyeyim' diye konuştu.
Yine ilk kez açıkladığı bir başka konu ise gemiden (yüzen elektrik santralinden) elektrik satın alma konusu oldu.
Konuyu hükümet gündemine getirdiğini açıkladı.
Bu konuda nasıl bir tavır gelişecek, göreceğiz.
Kamu Reformu ise kamuda performans değerlendirmesi olacağını, performansı düşük çıkanın kamu dışına itilebileceğini anlattı.
Hamit Bakırcı konusunda 'Haberim olsa engellerdim' dedi, art niyet olmadığını ifade etti.
En ilginç açıklamasını Polis Genel Müdürü konusunda yaptı Denktaş…
'Vekaleten yürütülen polis örgütü otoriter kaybı yaşadı' dedi ancak, Pervin Gürler’in atanması gerektiğini de söyledi, CTP’den farklı bir tutum içinde olduğunu beyan etti.
“Pervin Gürler konusunda (CTP ile Eroğlu) inatlaşmaya gidildi. Tavır değişmeli. Parti olarak rahatsız olduğumuz konulardan da biri budur” diye konuştu.
Genel olarak Serdar Denktaş’ı biraz yorgun, ancak birçok konuya hakim gördüm.
Partisindeki istifa ve farklı seslerden pek rahatsız değil.
CTP ile limoni olsa da 'uyumlu', hükümetin devamından yana bir tutum içinde… Tek şikayeti “CTP’nin DP’ye sormadan” yasa hazırlaması…
“Cumhurbaşkanlığı seçimi hükümeti etkilemez” görüşünde ısrarlı…
Ve bu hükümetin Kamu Reformu ve Yurttaşlık Yasası gibi önemli yasaları bir an önce hayata geçirmesini istiyor…
Serdar Denktaş cephesinde durum bu… Rahat ve kişisel olarak yorgun....
---------------------------------------
Maliye Bakanlığı döneminde pek çok vergi affı uygulamasının altında imzası bulunan Ersin Tatar, şimdilerde, geçici bir süre için tahsilâtları hızlandırmak adına yapılan uygulama ile ilgili olarak, hiç çekinmeden, “vergi affı birileri için” dedi. Adama sormazlar mı, “Sen bir kalemde yüz milyonlarca liralık kamu alacağını defalarca kimin için silmiştin?”
• BİRİKİM ÖZGÜR