Kıbrıs kültürüne özgü bir tat olan molehiyada kısa bir süre önce hasat dönemi başladı. YENİDÜZEN’e sezon hakkında bilgi veren üreticiler, satış konusunda bir sıkıntı yaşanmadığını, esas sıkıntının yüksek maliyetlerle üretim olduğunu söyledi.
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Kıbrıs kültürüne özgü bir tat olan molehiyada kısa bir süre önce hasat dönemi başladı. Sezonun başında YENİDÜZEN’e değerlendirmeler yapan kimi üretici satışlarının şu ana kadar iyi gittiğini, kimi üretici de satışların şu anda beklenilen düzeyde olmadığını söyledi. Düşüncelerini aktaran molehiya üreticileri, “molehiya tarlada kalmaz” diyerek, esas sıkıntının pazarlamada değil, üretimin gerçekleştiği andaki yüksek maliyetlerin harcanmasında olduğunu söyledi. Özellikle maliyetlerin ve işçiliğin yüksek olduğuna değinen üreticiler, bu yüzden birçok üreticinin üretimden koptuğunu dile getirdi.
İhracat konusuna da değinen bazı üreticiler, “Yüksek maliyetlerle ürettiğimiz ürünü bir şekilde dışarıya pazarlamalıyız” ifadelerini kullandı.
Üreticiler ne dedi?
Kamuran Ender: “Hasat tam anlamıyla başlamadı”
“Bu yılki satışlar durgun. Geçen yıl böyle zaman daha çok molehiya satmıştık. Bu yıl daha 6’da birini ancak sattık”
“Bu yılki satışlar durgun. Geçen yıl böyle zaman daha çok molehiya satmıştık. Bu yıl daha 6’da birini ancak sattık. Ben bunu hem salgın sürecine, hem de yeni neslin molehiya ayıklamayı sevmemesine bağlıyorum. Bu yıl biraz da havalar düzensiz gitti ve hasat tam anlamıyla başlamadı. Ben 20 yıldan beri molehiya ekerim ve Lefkoşa’daki büyük marketlere hemen hemen molehiyayı ben veririm. Molehiyalarımız tamamen kalıntısızdır. Tabi molehiyayı bugüne getirene kadar çok zorluklar çekiyoruz. Çünkü girdiler bayağı arttı. İşçilik olsun, akaryakıt olsun, gübre olsun, elektrik olsun… Sular da bayağı azaldı. Molehiya da çok su isteyen bir ürün. O yüzden üretim noktasında sıkıntılar yaşıyoruz. Sıkıntı yaşadığımız için birçok üretici üretimden kopmak zorunda kalıyor. Ama yine de gerek Güzelyurt bölgesinde yaşayan, gerekse Gönyeli ve Lefkoşa’da yaşayan insanlarımızdan oldukça fazla talep var. Demek ki iyi işler yapıyoruz, insanlarımıza teşekkür ediyorum.”
Ahmet Baflı: “Bayramdan sonra talep artacaktır”
“Bayram dolayısıyla satışlar biraz durgun gitti. Bayramdan sonra daha yoğun geçeceğini tahmin ediyorum”
“Çok kısa süre önce kesmeye başladım. Bayram dolayısıyla satışlar biraz durgun gitti. Bayramdan sonra daha yoğun geçeceğini tahmin ediyorum. Bu yıl fiyat insanlara pahalı gelebilir ama unutmamak lazım ki, üretimi geçtiğimiz yıllara göre daha yüksek maliyetlerle yapıyoruz. Molehiyanın tarlada kalma durumu olmaz. Zaten üzerinde herhangi bir kalıntı yok. Böyle olduğu içinde kaliteli ürün olarak piyasaya gidiyor. Bayramdan sonra talep daha da artacaktır. Tek sıkıntımız, zamların yapılmasıdır. Son dönemde yapılan zamlar üreticiyi çok etkiledi. Ülke ekonomimiz yok, kendi ayaklarımız üzerinde duramıyoruz dolayısıyla önümüzü göremiyoruz.”
Kaşif Ezer: “Bu yıl fazla bir talep yok”
“Satışlar eskiye göre azaldı artık. Çünkü artık marketten paketlenmiş bir şekilde hazır alma durumu var. Bu da üretici olarak bizleri olumsuz yönde etkiliyor tabi”
“Satışlar eskiye göre azaldı artık. Çünkü artık marketten paketlenmiş bir şekilde hazır alma durumu var. Bu da üretici olarak bizleri olumsuz yönde etkiliyor tabi. Açıkçası bu yıl fazla bir talep yok. Biz üreticiler olarak üretim yaptığımız esnada birçok sıkıntılar çekerek üretimimizi gerçekleştiriyoruz. Bugün girdiler çok yüksek. Alan hazırlaması, taban gübrelemesi, işçiliğin maliyetleri keza öyle… Bunun yanında çok ciddi bir şekilde zaman ayırmanız da gerekiyor. Hasat zamanı işleriniz istediğiniz şekilde gitmediğinde de doğal olarak ertesi yıla biraz daha az ekiyorsunuz. Çünkü bu işi sadece çiftçiler yapmıyor. Polisinden tutalım, emeklisine kadar bu işi yapan insanlar var. Böyle olunca da ister istemez biz çiftçilerin satış yapma imkânı daha da kısıtlanıyor. Çiftçiler bugüne ürettiğini satamadığı için üretimden kopma durumuna geldi.”
Alkan Çoban: “Gücü yetmeyen üreticiler, molehiya üretiminden tek tek kopuyor”
“Gücü yetmeyen üreticiler, molehiya üretiminden tek tek kopuyor. Artık bu işi yapmak kurtarmıyor, üreticiler de haliyle başka üretim dallarına kayıyor.”
“Bu yıl havalar daha düzensiz gitti ve molehiyalar geç açtı. Ben biraz daha erken ektiğim için ben şu anda kesim aşamasındayım. Şu an için satışlarım iyi gidiyor. Molehiya ilaçsız olduğu zaman alıcısı her zaman vardır. Bu konuda ben şu ana kadar bir sıkıntı yaşamadım. Tek sıkıntımız üretim aşamasındaki harcadığımız yüksek maliyetlerdir. En basit haliyle geçen yıl 170 TL olan lastikler bu yıl
250 TL oldu. Bunun yanında işçilik de öyle. Gücü yetmeyen üreticiler, molehiya üretiminden tek tek kopuyor. Artık bu işi yapmak kurtarmıyor, üreticiler de haliyle başka üretim dallarına kayıyor. Yapanlar da sırf kültür devam etsin diye yapıyor. Geçen yıl pandemiden dolayı birçok üretici sezonu zarar ederek kapatmıştı. Umarım bu yıl da öyle olmaz.”
Durmuş Aydın: “Ürettiğimiz ürünü bir şekilde dışarıya pazarlamalıyız”
“Molehiya işi ciddi bir organizasyon isteyen bir iş. Zamanı geldiğinde kesilmesi lazım. Eğer tarlada kalırsa, hem üreticinin, hem de tüketicinin zararına olur”
“Ülkemizde son yıllarda molehiya üretimi oldukça yaygınlaştı. Biz de molehiya işiyle uğraşıyoruz. Şu an için satışlarımız iyi bir şekilde devam ediyor. Molehiya işi ciddi bir organizasyon isteyen bir iş. Zamanı geldiğinde kesilmesi lazım. Eğer tarlada kalırsa, hem üreticinin, hem de tüketicinin zararına olur. İç piyasada sıkıntı yok ama ihracat konusunda kafa yormamız lazım. İhracat anlamında son yıllarda yüzler sadece narenciyede güldü. Bu da narenciyenin bir pazarı olmasından dolayı kaynaklanır. Yüksek maliyetlerle ürettiğimiz ürünü bir şekilde dışarıya pazarlamalıyız.”