Hükümet, anayasaya rağmen yaptırmadığı yerel yönetimler seçimlerini Kasım ayının son Pazar günü yapmak ve bu arada da yerel yönetimlerde çok konuşulan reformları da uygulamak üzere düğmeye bastı.
Bu süreçte yapılacak olan yerel yönetimler reformundan “Reform” denilebilecek bir sonuç çıkması olası değil… Meclis kısa süre sonra tatile girecek; açılınca da Türkiye hükümeti ile imzalanan Protokol’de üstlenilen birçok yasa ve düzenlemelerin yapılmasına odaklanılacak… Yerel yönetimler reformu onlardan sadece biri… Bunlara süre yetmeden seçim yasakları başlayacak, 2023 yılı bütçe çalışmaları da var…
Bu har gür içinde, tutun ki hükümet eni-konu bir yerel yönetimler reform düzenlemesi için ısrarla çalışma yapmak isteyecek… Birçok belediye ve belde halkı buna muhalif… Eylemler gene başlayacak… Hükümet partilerini yerel seçimlerde tertiplemek de bu muhalif belde halkının vereceği etkili bir mesaj olacak… Hükümet her halükârda ilerlemek isteyecek ama partilerinin örgütleri yerel seçimler konusunda havlu atacak…
Hükümet partileri zevahiri kurtarmak için ara formüller bulmak isteyebilir… Bir seçenekleri Türkiye hükümetini ikna edip, “Vallahi, billahi yapacağız; yapmazsak Kur’an çarpsın” deyip reformu seçimlerden sonraya ertelemek… Sözü verebilirler ama parayı alamayacaklar; hükümet için hayra alamet olmaz…
Diğer seçenek ise, acele ile ve sadece belediyeleri birleştirerek sayılarını azaltmak ve yerel seçimleri yapmak… İstimi arkadan gelsin babından da birleştirmeler ile ortaya çıkan garabetleri seçimlerden sonra çözeme vaatlerini vermek… Bu arada da Türkiye hükümetinden de bu reform karşılığında finansman almak… Onda da varsa alabilecekler ya, o başka konu…
Ancak, alelacele ve hele ki seçimlerden önce birleştirilmiş belediyelerde sıkıntılar yaşanacağı bir kehanet değildir. Konunun idari tarafından başlanırsa, önce birleştirilmiş belediyelerde eş ve benzer görev yapan kadrolar sorunu çıkacak. Bir emir ile çözmeye çalışabilir hükümet ama o emre muhatap olanların tepkilerinin emrin uygulanmasında sorun çıkaracağı da kesin… Birleştirme operasyonu ile büyük belediyenin altına sokuldukları gibi bir vehme kapılan diğer küçük belediyelerin halkı kendi belediyelerinin çalışanlarının uğrayacağı idari sıkıntıları sessiz sedasız geçiştirmeyecektir. Bu aceleye getirilen birleştirmeler, idari konularda ve belediye çalışanlarının yeni belediyede kadro intibakları bağlamında birçok kargaşaya, tartışmalara ve hatta çatışmalara gebedir.
Mali tarafından bakıldığında da batık durumda olan belediyelerin borcu birleştirilmiş belediyeye devredilecekse, diğer belediyeye haksızlık olacak, belde halkı da bunu kabullenemeyecek… Bankalar, alacakları konusunda, yeni muhatapla anlaşmaya çalışacak ama yeni muhatap eski koşulları kabul ederse… Halen borçlanma kapasitesi olan belediyeler, birleştirilmeden sonra bu kapasiteyi kaybedecek; yüzen belediyeler de batak sınıfına dahil olacak…
Belediyelerin yetkili sendikalarla yaptığı toplu iş sözleşmeleri de birbirinden farklılıklar göstermektedir. Yeni yapı nedeniyle, tüm belediyelerde toplu iş sözleşmeleri yenilenecek… TC ile imzalanan Protokol’de yenilenene kadar eski toplu iş sözleşmesinin geçerli olmaması maddesi var… Uygulansa, geçerli bir toplu iş sözleşmesi olmadığı için belediye çalışanları iş güvencesinden yoksun olacak… Uygulanmasa, hangi toplu iş sözleşmesinin geçerli olacağı sorunu çıkacak. Ve ayrıca, yetkili sendika belirleme süreci başlatılacak ve birleştirilmiş belediyelerde yetkili olan sendikaların yarışı başlayacak; toplu iş sözleşmesi süreci uzayıp giden ve yoğun tartışmalı bir hal alacak…
Belediyelerin vereceği hizmetlere uygulayacağı fiyatlara gelince… Her biri farklı idi, birleşince aynı yapmak çok da kolay olacak değil… Uygulanacak projelerde de birleştirilmiş beldeler açısından dengeler kurmak zorunluğu çıkacak yoksa yurttaş “Belediyemi kapattınız, hizmet alamıyoruz” yorumları ve tepkileri ile siyaseti perişan edecek… Alelacele yapılan reformda yerel yönetimlerin yerinden yönetim organları haline getirilmesi mümkün olmayacağına göre ve dolayısıyla görev yetki ve sorumluluklarında da artış olmayacağına göre, birleştirilmiş yerel yönetimlerin vereceği hizmetlerde de nicelik ve nitelik olarak daha gerileme kaçınılmaz olacaktır.
Konun özü şu ki, yıllarca önce, yerinden yönetime geçmek üzere projelendirilen yerel yönetimler reformu şimdiki hükümet marifetiyle sadece belediyelerin sayısını azaltmak amaçlı bir birleştirmek düzeyine indirgenmiştir; yapılınca da kargaşaya sebebiyet veren bir girişim olacak…
Reformlar sağ partilerin işi değil, yapmaya kalkışırlarsa da işte böyle hilkat garibesi bir sonuç yaratmayı başarırlar… Onların bozduğunu düzeltmek de sol partilere ödev olacak; reform ve devrim onların işi…
Not:
Bugün ve yarın üniversiteye giriş sınavına oturacak olan tüm gençlere başarılar…
Yarın Babalar Günü; hayattaki tüm babalara kutlu olsun, göçmüş olanlar da ışıklar içinde uyusun…