Bu şans nereye kadar

Lapta sahasının bozulan zemini yüzünden cumartesi oynanması gereken Lapta-Yenicami maçı, dün Alsancak Mustafa Çağlar sahasında oynandı. Federasyon, bir an önce Lapta sahasına çözüm getirmelidir. Her yağmur yağdığında maç oynanması tehlikeye giren Lapta sa

 

 

Lapta sahasının bozulan zemini yüzünden cumartesi oynanması gereken Lapta-Yenicami maçı, dün Alsancak Mustafa Çağlar sahasında oynandı. Federasyon, bir an önce Lapta sahasına çözüm getirmelidir. Her yağmur yağdığında maç oynanması tehlikeye giren Lapta sahasıyla ilgili, fikstür ayarlaması yapılmalıdır. Yağmur yağmadığı zamanlarda bile futbolcuların sakatlanmasına yol açabilecek bir zeminde maç yapmak futbol adına bir katliamdır.

Maça gelince. Lider Çetinkaya’nın Bağcıl galibiyetinden sonra, ikinci sırada yer alan Yenicami, Lapta maçı mutlak suretle kazanmak arzusundaydı. Bu düşüncelerle oyuna hızlı ve tempolu başlayan Yenicami daha onuncu dakika dolarken 3-0’lık bir skor avantajı yakalamıştır. Ne var ki bu skordan sonra maçın sonuna kada sahada futbol adına hiçbir şey yapmadı.

Lapta’yı, karşılaşmadan mağlup ayrılmasına rağmen yürekten kutluyorum. 3-0 yenik duruma düşen bir takım oyun disiplininden uzaklaşır ve daha fazla gol yememek için oyunu sertliğe dönüştürür. Fakat öyle yapmadılar. Canla başla mücadele ederek 73’üncü dakika dolarken beraberliği yakalama şansını yakaladılar. Ancak 83’üncü dakikada Massa’nın serbest atıştan gelen golüne müdahale edemeyince, iyi mücadele ettiği ve en az bir puanın hakkı olduğu maçtan mağlup ayrılmak zorunda kaldılar.

Yenicami maalesef her geçen hafta daha kötü bir oyun oynuyor. Kazandığı veya yenilmediği maçlara baktığımda, tamamen şansa bağlı puanlar elde ettiğini rahatlıkla söyleyebilirim.

Düşünün bir kere, maçın onuncu dakikası dolarken, 3-0 gibi net bir skor yakalıyorsunuz. Gerçi atılan dört golün üç tanesi duran, bir tanesi de ofside kokan bir durumdan gelmiştir. Ama ne isterse olsun siz skor avantajı yakalamışsanız ve daha rahat bir futbol oynamanız gerekirken, futbol adına sahada hiçbir şey yapmıyorsunuz takımın oyun anlayışında bir sorun var demektir.

Doksan dakika boyunca hiçbir organize atak yapamayan, bırakın organize atağı yapmayı, top çevirip iki pas yapamayan bir takım görüntüsü veriyor. Takımda sadece ne yaptığını bile iki tane oyuncu vardı. Joseph ve Massa. Üç gol yemesine rağmen savunmadaki müdahaleleri ve futbol bilgisi ile Joseph mükemmel oynadı. Üç gol atan Massa ise takımının kötü oynadığı bir maçta üç puanı almasına neden oldu.

Son haftalarda dikkatimi çeken başka bir olumsuzluk ise, takımın fizik gücündeki düşüştür. İlk yarıdaki maçlarda rakiplerini son 20 dakikada boğan, sıkıştıran oyunundan çok uzaklaştı. Ayrıca Osman hocanın takıma yaptığı müdahaleler, her zamanki gibi yanlış ve hatalıydı. Örneğin, takımın orta sahası çok kötü idi. İlk çıkması gereken oyuncular sırası ile Adil, İbrahim ve Behiç olmalıyken, Evren oyundan alındı. Zaten Evren oyundan çıktıktan sonra kötü olan orta saha daha da kötü oldu ve arka arkaya yenen gollerle tüm takımın ecel terleri dökmesine neden oldu.

Her zaman söylüyorum Osman hoca şanslı bir çalıştırıcıdır. Yıllardır Yenicami’ye çalıştırıcı olan kişiler hiç bu kadar olanaklara sahip olmamıştı. Ancak ne yazık ki, bu şansını pervasızca harcamaya başladı. Bu kadar geniş bir kadroya sahipsinin, isteklerinine mümkün olduğu kadar cevap veren, teknik çalıştırıcı olmadığın halde, her maç için federasyona asgari ücret ödeyen bir yönetim kurulunun sana ne kadar önem verdiği ortadadır.

Bütün bu özveriyi yönetim gösterirken elbette ki takımın iyi futbol oynamasını arzulamaktadır. Takımın sorumlusu olan Osman hocanın da artık duygusallıktan uzaklaşması ve camianın başarısını düşünmek zorunluluğu vardır. Dün ortaya konan futbol gerçekten yürekler acısıydı. Çekirge bir atlar iki atlar üçüncüde yakalanır ve öyle bir darbe yer ki yerden kalkamaz.

İşte Yenicami bu noktaya geldi. Futbol adına ortaya hiçbir şey koymadan sadece şansa dayalı galibiyetlerle bir yere varamazsınız. O nedenle Osman hoca artık başını iki elinin arasına koyup karar vermelidir. Ya prensiplerini ortaya koyup bu yolda emin adımlarla yürüyeceksin, ya da duygusal olmaya devem edip ipi kendi boynuna geçireceksin. Unutulmasın ki sporda duygusallığa yer yoktur. Başarı, otoriteden, başarısızlık da otorite boşluğundan gelir. 

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri