Bu sonuç ne anlama geliyor?

Mert Özdağ

CTP’nin zaferi, UBP’nin ölümü, DP’nin emaneti, TDP’nin şoku

Seçim sonuçları Kıbrıs’ın kuzeyinde 'yeni bir dönemin' başlangıcında olduğumuzu gösteriyor.

2009’dan beri muhalefette bulunan CTP, bu seçimi % 40’a varan büyük bir zaferle bitirmeyi başardı.
Bu önemli bir oy oranıdır, kimse küçümseyemez…
Ciddi, kayda değer bir başarıdır.
Üstelik Kıbrıs sorunu gibi bir rüzgarın da olmadığı bir dönem, böyle bir oy oranına çıkmak kolay bir sonuç değil…
Tebrik ederim. 
                                                              ***
Ancak diğer yandan, sağdaki bölünmenin DP’ye yaradığını da gördük.
Bu seçimde DP kendi çapında ciddi bir 'OY PATLAMASI' yaşadı, bu da kayda değer bir başarıdır, küçümsenemez.
Hükümetteki icraatlarıyla tepki toplayan UBP ise seçmen tarafından resmen cezalandırıldı.
UBP tarihinin EN KÖTÜ seçim sonucunu yaşadı.
Tarihinde ilk kez % 20’li rakamlara indi.
İrsen Küçük % 44’te devraldığı partisini % 27’ye geriletti.
Ki bu sonuç da istifa gerektiren bir sonuçtur, ama İrsen Bey bu kelimeyi pek tanımaz…
Özellikle DP’nin İskele’de UBP’den daha fazla oy alması dikkat çekiciydi…
Seçim sonuçlarının kesinleşmesi ile 3 vekil çıkaracağı kesinleşen TDP’nin başkanı Çakıcı ise daha önce yaptığı açıklamalarda “Vekil sayımızı artırmazsam istifa ederim” demişti.
Mehmet Çakıcı bu önemli oy kaybının ardından nasıl bir tavır alacak, göreceğiz.
Dün akşamki açıklamasında “Daha önce yerimizde sayarsak istifa edeceğimi söylemiştim, sonuca göre YERiMiZDE SAYDIGIMIZI görüyorum, bu durumu partide değerlendireceğiz” dedi…
Bu 'değerlendirme' sonucunda istifa kararı çıkar mı, izleyeceğiz…
TDP’li gençler ise dün akşamdan sosyal medyada Mehmet Çakıcı’nin istifasını dillendirmeye başlamıştı bile…
                                                              ***
Diğer yandan DP seçimden “kilit parti” olarak çıkmıştır.
DP, CTP ile koalisyona da girebilir, çok riskli bir sayı olsa da, 26 ile UBP ile de hükümet kurabilir.
Bu siyasi açıdan ne kadar mümkün bilinmez, ama matematiksel açıdan mümkün…
Peki sol partiler bir hükümet kurabilir mi?
TDP 3, CTP 21 vekil çıkarır, sonuç böyle kesinleşirse, mümkün olmaz, 24’te kalır…
Yani seçim sandığı bizlere bir “koalisyon” tartışmasını da hediye etti.
Bu koalisyon CTP-DP mi olacak?
Yoksa seçimden birinci gelen parti CTP dışlanıp, UBP-DP 26 milletvekili ile hükümet mi kuracak?
Ya da şimdiki Sibel Siber hükümeti gibi CTP-DP-TDP koalisyonu mu kurulacak?
Hep birlikte izleyeceğiz…
                                                                   ***
Bundan sonra artık koalisyon pazarlıklarının konuşulacağı bir döneme giriyoruz.
Bu pazarlıklarda Anayasa değişikliği, çok tartışılan Seçim ve Halkoylaması Yasası ile Siyasi Partiler Yasası da yer alacak, hiç kuşkusuz…
Yeni dönemde sağda bir ittifak olacaksa, bunun önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yansıması nasıl olacak mı?
Bilemiyoruz, tahmin dahi etmek güç…
Pazarlık henüz başlamadı bile…
Diğer yandan BKP ise barajı geçemese de sokaktaki mücadeleyi seçimde de sürdürerek solda bir alternatif olmayı sürdürdü…
                                                                 ***
Özetle 28 Temmuz seçimi ülkede yeni bir döneme işaret etti, değişime dikkat çekti.
Sandıktan UBP’ye ciddi bir öfke, CTP’ye önemli bir destek çıktı.
DP’ye ise UBP’den kopan emanet bir oy verildi.
TDP ise barajı sıyırdı, yeni döneme çok zayıf bir oy oranı ile girdi.
Seçime katılım da kimilerinin abarttığı gibi çok da düşmedi, boykot safsatası lafta kaldı…
Herkese kutlu olsun…