Fehime ALASYA
Kimisinde sıra numarası yok, kimisinde sıra yok… Devlet Dairelerindeki yoğunluk çoğu zaman yollara taşıyor, bekleme süresi saatleri buluyor.
Kamu daireleri kapısında işlem yaptırmak için bekleyen vatandaşlar, ‘çağ dışı’ uygulamaları eleştirdi, “Zorla, eziyetle devlete para ödüyoruz” dedi.
Kimisi uzun süre beklemekten dert yandı, kimisi bekleme yerinin tehlike arz ettiğini belirtti. Devlet dairesinden yapılması gereken işlemlerin daha çağdaş koşullarda uygulanabilir olmasını talep eden vatandaş, prosedürlerin, ‘git-gellerin’ yorduğundan dert yandı.
Söz konusu prosedürler ‘angarya işler, vakit kaybı’ olarak nitelendirildi.
Kimlik çıkarma veya yenileme, doğum-ölüm işlemleri, araç muayene, seyrüsefer çıkarma, gibi çeşitli işlemlerde prosedürlerin daha pratik olması gerektiğini savunan vatandaşlar, “İki saat bekledik, daha çağdaş koşullarda, daha basit uygumlalar olmalı” dedi.
Lefkoşa Kaymakamlığı’nda da her gün benzer manzara, gören yok!
İçişleri Bakanlığı’na bağlı Lefkoşa Kaymakamlığı’nda işlem yapmak isteyen vatandaş kuyrukları her gün yola taşıyor…
Kimlik yenileme, kimlik çıkarma veya doğum belgesi alma gibi bazı işlemlerini yaptırmak isteyen vatandaşlar, Kaymakamlık önünde saatlerce beklemek durumunda kalıyor.
Dışarıdaki işlem kuyruğu yola taşarken, içerideki personelin hiç ara vermeden çalıştığı, buna rağmen çalışan kişi sayısının yetersiz olduğu da ifade ediliyor.
Günümüz koşullarında her gün benzer manzaranın yaşanması görenleri hayrete düşürürken, vatandaş bir an önce ilgili daire için çözüm bulunmasını istiyor.
Dairedeki yoğunluk, YENİDÜZEN’in iki farklı tarihteki fotoğraf kadrajına yansıdı, benzer manzaranın uzun süredir değişmediği gözlemlendi.
VATANDAŞ DERT KÜPÜ…
Yusuf Aras:
“Zorla para vereceğiz, devlet almak istemiyor gibi, çile çekiyoruz”
Sabah 06.20’de önce araç kayıtta sıra numarası aldığını, ardından egzos emisyon ölçümü yaptırıp Araç Kayıt Dairesi’ne geldiğini anlatan Yusuf Aras, bunun için 6 saat harcadığını belirtti. Aras, “Her şeyi internette yapsak bile bu araç kuyruğunda yine de bekleyeceğiz. 1.150 TL vererek buraya geldim, zorla para vereceğiz, devlet almak istemiyor gibi, çile çekiyoruz” yorumunda bulundu.
Ege Çakmak:
“Para vereceğiz diye canımız çıkıyor”
Sanayi Bölgesindeki Araç Muayene Şubesi’nin yetersiz kaldığını anlatan Ege Çakmak, ham vatandaşın hem de görevli memurların zarar gördüğünü anlattı.
“Hem vatandaş, hem de çalışanlar eziliyor. Para vereceğiz diye canımız çıkıyor” diyen Çakmak, devletin bir an önce söz konusu ilkel şartlara çözüm üretmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Çakmak, “Vatandaşa da çalışana da günah, herkese günah…” dedi.
Mark Greensall:
“Sistem çok yavaş, eski sistem, yeni bir sisteme geçmek çok zor olmasa gerek”
20 yılı aşkındır adada yaşayan Mark Greensall, hala devlet dairelerinde gördüğü manzaralara şaşırmadığını anlattı.
Yurt dışındaki sistemi örnek gösteren Greensall, “Sistem çok yavaş, eski sistem. İngiltere’de çok polis var ve birçok noktada istasyonlar var. Bunu yapmak çok zor olmasa gerek” şeklinde konuştu.
Dilara Sesli:
“Herkes işinden gücünden geri kalıyor”
İnternet üzerinden yapılabilecek tüm işlemleri online yaptığını anlatan Dilara Sesli, bu uygulamaların arttırılması gerektiğine vurgu yaptı. Sesli, bunun yaygınlaşması, birçok konuda yeni şubeler veya daha güvenilir şubeler açılması gerektiğini anlattı. İçişleri Bakanlığı’ndaki işlemlerin ilerlemesi için saatlerce bekleyenlerin olduğunu işaret eden Sesli, “Oraya hiç girilmiyor, vatandaşa günah, özel sektör çalışanları nasıl uzun süre beklesin ki? Herkes işinden gücünden geri kalıyor.” dedi.
Sesli, “Devlet adeta para almamak için elinden geleni yapıyor, ödeme yapalım derken canımızı eziyorlar” yorumunda bulundu.
Eşref Onbaşıoğlu:
“Bu şekilde olmamalı, daha çağa uygun şartlarda olmalı”
Lefkoşa Araç Muayene’de ana yol içerisinde beklemenin büyük bir tehlike arz ettiğini kaydeden Eşref Onbaşıoğlu, “Bu şekilde olmaması lazım, daha çağa uygun şartlarda olması gerek” dedi.
Doğukan Mert Kurt:
“Tüm işlemleri internetten de yapabiliyor olmalıyız, dairelere yığılmaya gerek olmamalı”
“İnsanları bu çağda böyle bekletmek hiç hoş değil” diyen Doğukan Mert Kurt, bu tür işlemlerin internetten de yapabilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Daire önünde beklerken tanıklık ettiği bazı uygulamaları eleştiren Kurt, şöyle devam etti: “Bir çocuğa kimlik verilecek, hem anne hem baba hem de çocuğu bir arada görmek istiyorlar. Zaten birçok belge ellerinin altında. Bir ailenin bütünlüğünü takip etmek bu kadar mı zor? Anne baba ayrı ise görülmüyor mu? Herkes çalışıyor, aynı anda gelemiyor.”
Başar Efe:
“Bin bir yere git-gel, hep fasarya, adım başı para veya imza… Bu çağda reva mı?”
Annesini birkaç ay önce kaybeden Başar Efe, bazı işlemler için İskele’den Lefkoşa’ya gelmek zorunda kaldığını anlatarak bu durumu eleştirdi.
Efe, “Annem Lefkoşa’daki hastanede ölmüş, bu nedenle Lefkoşa’dan onay gerek, tek tuşla basıp bunu göremezler mi? bu kadar git-gele ne gerek var?” diye sordu.
Daha sistemli çalışmalar yürütülmesi gerektiğini anlatan Efe, “tüm sistemler bir birine bağlı olmalı, bakan herkes görmeli.” dedi.
Kendi adına olan hayvanlarını oğluna devretmek için de benzer uygulamalardan geçtiğini anlatan Efe, “Bin bir yere git-gel, hep fasarya, adım başı para veya imza… Bu çağda reva mı?” şeklinde konuştu.
Turan Kumsal:
“İki saat bekledik, daha çağdaş koşullarda, daha basit uygumlalar olmalı”
Eşine kimlik yenilemek için sabah 9’dan 11’e dek gelip kimlik yenilemek için sıra beklediklerini anlatan Turan Kumsal, “Kızım da gelecek ama çalışıyor, nasıl gelsin? Nasıl bu kadar saat beklesin?” diye sordu…
Devlet prosedürlerinin vatandaşı yorduğunu belirten Kumsal, ‘beklemek’ dışında bir çözüm olmamasını eleştirdi.
“Güneye de kimlik için gittik, randevu aldık, 5 dakikada işlem yapıp çıktık” diyen Kumsal, daha çağdaş koşullarda, daha basit uygumlalar olması gerektiğini anlattı.