Açız aç.
Dünyaya!
O nedenle ilk defa adını duyduğumuz ülkeler olsa da Avrupa ismiyle imzaladığımız "organizasyon" alıyor bizi kucağına...
Onca emeğe elbette saygı duyacağız.
Kendimize güveneceğiz.
Gençlerimizin heyecanını anlayacağız.
"Başarabiliriz" duygumuzu bileyeceğiz.
Ama bileceğiz ki bu değil hedef!
* * *
Dünyanın "kurmaca" devletlerini buluşturan kupada, Padanya şampiyon oldu.
Meşhur Google'da aradım, "Padanya Başbakanı" diye...
Merak ettim!
"Binali Yıldırım KKTC'de" haberi çıkıyor...
Ve "Başbakan Özgürgün kızını evlendirdi..."
* * *
Hani Mağusalı dostlar esprisini yapar bazen, "Biz ayrı cumhuriyetiz" diye ya!
Padanya da İtalya'daki bir siyasi partinin böylesi bir hareketi.
Lega Nord adlı parti % 10 oy oranına kavuştuğu 1996 seçimlerinin ardından "Padanya Federal Cumhuriyeti"ni ilan ettiğini açıklamış.
İtalya'nın kuzeyinde, "biz ayrı cumhuriyetiz" demişler.
Bir de Parlamento kurmuşlar sonra!
Bayrak da çizmişler elbette...
Toprak İtalyan toprağı, ahalinin cebinde de İtalyan pasaportu...
Ama "milli futbol takımları" var, bir de "Miss Padanya" kraliçeleri...
"Devlet"in kurucusu parti dahi merkezi hükümette yerini sağlama alınca, zamanla Padanya'yı sembolik bir "özerk" iddia olarak cepte tutmuş.
Futbol oynayıp güzel seçiyor, arada da Avrupa Birliği'ne kızıyorlar.
Hiç abartmıyorum, Leymosunlular, Baflılar, Mağusalılar "ayrı cumhuriyet ilan" etse pek farkı olmaz.
* * *
"KKTC"ye de benzemiyor değil!
Ve hatta zemini daha sağlam!
Hani bizde "devleti partileştirdiler" deriz ya, bunlar "parti"yi devletleştirmiş.
En azından İtalya'yla "mal mülk pazarlığı"na oturmamışlar!
Hani ganimeti de devletleştirip, eşe dosta dağıtmıyorlar henüz...
* * *
Toplumun siyasi hedefi bu olmamalı.
Bu değil zaten.
Böylesi ülkeler arasında "çakma devlet" gerçeğimizi tescilleyebiliriz...
Ama meşhur laftır, "taklitler asıllarını yaşatır" diye..
Biz "aslını" istiyoruz!
İstemeliyiz...
Sahtesi bir yere kadar...