Çal, oyna !..

Cenk Mutluyakalı

 

Kafasına kafasına!
Çivi gibi çivi gibi..
Çak çak çak!..

***

Eski kuşak 'adımlar'a kapıldım dün!
Ayağın ucuna elden beş parmak...
Çak!
Gözlerde alaycı bir gülüş...
Eller nakış işler gibi gibi kadınlar...
Adamlar çakır, keyif!..
İnadına gülümse yurduna!
Bir alem, curcuna..
Düğün dernek, çalgı aşkına...

***

Öncesinde çocuklar...
Elde oraklar!
Üst üste bardaklar, başta...
Bir sirto, bir zeybek, bir karşılama...
Elek fıldır fıldır dönmekte!
Gözler güleç...
Nasıl da kopmakta naralar, haydaaaa!

***

Geçenlerde bir lâf etmiş Reis-i Cumhur!
"Türkiye'den de figürler katmak gerek araya, KKTC kültürü oluşturmak zaruret!"
Kelime kelime böyle değilse de, meaili bu işte!
Tutmaz bu dilek!
Yıllar yıllar önce denediler, 'eğreti' kaldı, parmak uçlarına...
Şimdi çakılıyor dört bir yanına coğrafyanın, çivi gibi Kıbrıs!
Baf'tan Karpaz'a, Omorfo'dan Leymosun'a, Girne'den Lefkoşa'ya aynıdır sirto, kadın karşılama, dolama...

***

İşte budur zenginlik!
Çünkü adımların yoktur milliyeti...

***

Hani her şölende, şenlikte, festivalde...
Kimileri dudak büker ya, 'gene mi folklor'
Bu insanlar 'memleket' çakıyor ha bire, acılı coğrafyanın ortasına..
"Gene mi" ne ki....
- Az bile!..
Çak!

***

Anibal'dan anılma bir şehr-i efsaneyi değiştirerek vuralım çekici:
- Almaz be annem bu harita!
"KKTC" dediğin "temsili" hüvviyeti...