BİR ŞÜPHE
Çatalköy’deki mühimmat patlamaları sürerken, daha ilk andan itibaren ‘can kaybı yok’ açıklaması yapıldı. Oysa o patlamaları duyan, gören, izleyen herkes çok sayıda kişinin hayatını kaybetmiş veya yaralanmış olabileceğini düşünerek dehşete düştü.
Bölgeye yakın otele yağan şarapnel parçaları nedeniyle dahi otelde yaralanmalar olurken, o şiddetli patlamaların olduğu askeri birlik içerisindeki kimsenin burnunun dahi kanamaması inandırıcı gelmedi.
Kimsenin canına bir şey olmamasını dilesek de, ‘can kaybı yok’ açıklamasına inanamadık.
Günlerdir hemen her ortamda patlamalar konuşuluyor.
Herkesin dilinde de, mutlaka ‘askeri birlik çerisinde ölüm veya ciddi yaralanma olduğu ama gizlendiği’ var.
Geçtiğimiz gün YENİDÜZEN’e konuşan emekli komutanlar da ‘açıklama gerekliliğine’ işaret ederken, böylesi bir olayda ciddi can kayıpları yaşanmasının beklendiğini de ifade ediyordu hatırlayacağınız üzere.
Başbakan Ersin Tatar olay sabah yaptığı basın toplantısında, ‘sadece sorulan bir soru üzerine’ bölgedeki askerin tahliye edildiğini, askeri personelde hiçbir can kaybı ve yaralanma olmadığını söyledi.
Tatar’ın bu açıklaması dışında, askeri birliğin durumu, orada yaşananlar, o askerlerin ne zaman, nasıl, nereye tahliye edildiğine ilişkin bir açıklama yapılmadı.
Oysa, o gece, o birlikte can kayıpları yaşandığına ilişkin ciddi iddialar da var…
İnanmak istemesek de, o korkunç patlamaların, böylesi feci sonuçlar doğurabilecek nitelikte olduğu şüphesiz…
İnanamasak da, ‘sadece’ can kaybı olmadığı açıklaması yetersiz!..
Birliğe yüzlerce metre uzaklıktaki otelde yaralanmalar olurken, askeri birlikteki askerlerin nasıl korunduğu, nereye, nasıl, ne zaman tahliye edildiği detaylandırılmalı!..
O gece o askeri birlikte ne olduğu, o patlamaların neden kaynaklandığı, varsa yangının nasıl başladığı açıklanmalı!..
BİR HABER
O patlamada ‘çok can kaybettik’!
Bizleri her anlamda ‘şiddetle sarsan’ mühimmat patlamalarının etkilerini üzerimizden atmak uzun sürecek belli ki… Hem psikolojik olarak, hem de çevreye verdiği zarar anlamında.
İlk andan itibaren hep ‘ölen var mı’ diye sorguladık bizler de basın olarak. ‘Can kaybı yok’ açıklamalarını da aynen paylaştık…
Gün ağardı…
YENİDÜZEN Muhabirleri’nden Devrim Demir, geceden geriye kalanları aktarmak için bölgedeydi… Haber Merkezi’ne gönderdiği fotoğrafla irkildim…
Yanarak can vermiş kuşların görüntüsü, o patlamalarda ne kadar çok canın kaybedildiğini vurdu yüzümüze…
Ağaçlar, kuşlar, başka birçok canlı… Ne yazık ki doğadaki birçok canlı yanarak can verdi o gece.
Birçoğumuz o anlarda insanlar dışındaki canlılar düşünemese de, sabaha kadar diğer canlıların güvenliği için uğraşanlar da vardı aslında.
Bölgeye çok yakın olan Kyrenia Animal Rescue (KAR) barınağındaki hayvanların çok korktuğu ama durumlarının iyi olduğu belirtildi sabah saatlerinde…
O gece doğadaki çok sayıda canlı yok oldu…
Ekosistemin nasıl etkilendiğini ve bundan bizleri de nasıl etkileyeceğini hep birlikte göreceğiz ama can kaybı’ yok diye sevinirken doğada can veren canlıları ‘nasıl yok saydığımızı’ da görmüş olduk ne yazık ki hep birlikte…
BİR İHBAR
Devlet okulu öğrencilerine, ‘özel okulda kiralık sınıf’ mı?
Bugün Devlet okullarında yeni eğitim öğretim yılının ilk günü… Binlerce çocuk ders başı yapacak… Ama nerelerde?
Öğretmen sendikaları çok sayıda okulun gerek alt yapı, gerekse de öğretmen eksiği anlamında yeni döneme hazır olmadığını açıklamıştı. Girne bölgesindeki okulların artan nüfusa bağlı yoğunluğu da uzun yıllardır bilinen sıkıntılar arasında.
Bu yıl velilerden gelen ihbarlar arasında, 23 Nisan İlkokulu’na kayda giden öğrencilerin bölgedeki ‘özel okullara’ yönlendirildiği var. Sosyal medyaya da yansıyan iddialar arasında 23 Nisan İlkokulu ve Hasan Cafer İlkokulu’nda sınıf yetersizliği nedeniyle bakanlığın bölgedeki özel okullardan ‘sınıf kiraladığı’ var.
Veliler bu nedenle endişeli… Endişeleri de yersiz değil…
Bakanlığın ‘çözüm’ olarak ürettiği özel okullardan sınıf kiralama yöntemi, öğrenciler açısından başka sorunlar yaratma potansiyeli taşıyor. Tam gün eğitim veren özel okullarda öğrenim görecek devlet okulu öğrencileri, özel okul öğrencilerinin yemeğe indiği öğle saatlerinde evlerinin yolunu tutacak…
Daha iyi fiziki koşullara sahip özel okullarda öğrenim görecek devlet okulu öğrencileri, bir süre sonra devlet okullarına döndüklerinde de farklı bir manzara ile karşılaşacak, bundan olumsuz etkilenmesi de ihtimaller arasında…
Neyin ne olduğu bugün daha net ortaya çıkacak ama bu kararın çocuklar açısından gözden geçirilmeye muhtaç olduğu da ortada.
BİR ALINTI: “13 yaşında bir çocuk öldüğü zaman akılınıza gelmeyen tedbirler, 5 işçi yaralandığı zaman çıkartmanız gereken dersler; 5 yıldızlı bir otelin dibinde mühimmat deposu patlayınca mı yoksa villalarla dolu bölgeler boşaltılınca mı aklınıza geldi?” (Hasan YIKICI)